Tüm ülke soracak: Narin nerede?

O gül yüzlü kız nerede?

Bir gonca gibi açıp sevinçle gülen,  

Çiy damlası gibi tertemiz kız nerede?

Narin nerede hani?..

★★★

Biri anlatsın bize,

Neden o gül goncası kız, 

Kopartıldı dalından?..

★★★

Gezinirken bir kelebek gibi,

O incecik kanatlarıyla,

Omzunda “Elifba” çantasıyla.

O güzel gülüşüyle,

Neşe, sevinç saça saça,

Birden kayboldu ortadan...…

★★★

Kurumuş yürekleri insanların,

Bir mumya, bir fosil gibi,

Orta Çağ’ın karanlığında.

Ne gül goncası biliyorlar,

Ne sevinçle gülen çocuk,

Kurutuyorlar, kendi kuru
yürekleri gibi...…

★★★

Ölü evine çeviriyorlar, 

Sevinçle yaşanması gereken dünyayı.

Karanlıklar fışkırıyor her yanlarından,

Paslı dikenli telleriyle,

Kanlı küflü duvarlarıyla sarıyorlar her yanı,

Güzel bir dünyayı, 

Ölü evine çeviriyorlar...…

★★★

Dişi kurtlar bunlardan daha vicdanlı,

Bir bebek bulsalar ormanda,

Çaresiz, kimsesiz,

Emzirir büyütürler korurlar onu...…

★★★

Hatırladınız mı Asena efsanesini?

Ey halkım, hatırladın mı Asena efsanesini?

Türk halkının nasıl yaratıldığını anlatan,

Eski Türk efsanesini hatırladın mı?

Kuzey Çin’de küçük bir Türk köyü, 

Çinli askerler tarafından basılır, 

Ancak geride küçük bir bebek kalır. 

“Asena” adlı gök mavisi yelesi olan, 

Yaşlı bir dişi kurt, 

Bu bebeği bulup emzirerek, 

Türk neslinin devamını sağlar...…

★★★

Hatırladın mı, ey halkım?

Bir dişi kurt bile daha merhametli,

Daha vicdanlı. 

Hatırladın mı, merhameti, vicdanı?

İşte o dişi kurttaki merhamet, vicdan,

Olsaydı bu yürekleri kurumuşlarda,

Narin, bir kelebek gibi dolaşırdı aramızda...…

★★★

Kardeşlerim unuttuk Ağustos’un ışığını, 

Beşinci mevsim Eylül’ün şarkısını,

Derenin çamuru doldurdu,

O gül yüzlü küçük kızın ağzını.

Kardeşlerim,

Kardeşlerim... 

Her şey bitti artık o gül yüzlü,

Gonca gibi gülen, 

Küçük kız için,

O şarkılı türkülü sesler, yemeklerin lezzeti,

Oyunların neşesi,

Kızarmış lavaş çıkaran gömme çömlek fırınlar,

Ve allı güllü terlikler satılan Diyarbakır pazarı,

Kurumuş çamura bulanmış bir yaprak artık Narin...…

★★★

Narin dere kenarında,

Bir çuvalın içinde. 

Çakıl kum yosun tuz,

Madem incitecektiniz, 

Adını neden ‘Narin’ koydunuz?..