Erkek egemen kültürün baskın olduğu, kadınlara uygulanan şiddetin normal karşılandığı ve hatta kadına şiddet uygulayan erkeklerin dolaylı-dolaysız normalleştirildiği bir ortamda kadının rolü nedir? Çocuk eğitiminde kadının temel hataları gelecekte nelere mal olabiliyor?
Bu konuda tek bir şey söyleyeyim, bu sorunu kadının sorumluluğunda görmek, bu bile cinsiyetçi bir bakış açısı. Türcü, cinsiyetçi, homofobik ve ırkçı yetiştirmeyeceğiz çocuklarımızı. Eşitlikçi, adil bir devlet ancak bunu eğitim sistemine taşıyarak yapabilir. Ailede, toplumda, ülke yönetiminde şiddet bir iletişim dili olmamalı. Ayrıca, toplumumuz cinsel eğitimi olmayan bir toplum. Eğitim sisteminde cinsel eğitimin yer alması gerek. Çok ciddi bir iş bu. Ve aile bir bütün, kadın erkek birlikte çocuk yetiştiriyor.
"TECAVÜZ TOPLUMUMUZDAKİ ERKEKLİK KÜLTÜRÜYLE İLİŞKİLİDİR"
Son günlerde birçok kişi, Türk toplumunda bebeklikten itibaren penisin kutsandığını ve istismar, tecavüz, kadına şiddet olaylarında erkek çocuklarına gerek aile fertlerinin gerekse toplum fertlerinin yaklaşımının etkisinin olduğunu düşünüyor. Ve gördüğümüz kadarıyla gidişat ne yazık ki kötü. Sizce neler yapılmalı, kadına yönelik şiddet, çocukların istismar edilmesi, kadın ve çocuk cinayetleri ile nasıl mücadele edilmeli?
Sağlıksız bir erkeklik kültürü var toplumumuzda. Tecavüz, yapısal ya da erkeğin hormonları sorunu yani biyolojik bir sorun değildir. Sosyaldir, erkek kimliği ve toplumumuzdaki erkeklik kültürüyle ilişkilidir. Otoritenin, kişiler arası hiyerarşinin olduğu ortamlarda gerçekleşir ve erkek egemen sistem, heteroseksizm, katı totaliter iktidar mekanizmalarından beslenir. Cinsel şiddet güç kullanımı ile ilgilidir. Kadına bakış açısının da bir yansımasıdır. Cinsel şiddetin tecavüz dışında onlarca farklı türü var, bunu unutuyoruz yorum yaparken. Dolayısıyla cinsel isteğin kimyasal hadımla kontrol altına alınması gibi basit ve yanlış çıkarımlarla cinsel şiddetin önlenmesini bekleyemeyiz. İdamla da çözemeyiz bu yüzden. Ayrıca kadın doğanın bir parçası kadına böyle bakan erkeklik çocuğa ve hayvanlara da aynı yaklaşıyor. Erkeklik kültürü evet penisin kutsanmasının bir sonucu erkeğin zayıflıklarını kabul edememesinden, kadına benzememesi gerektiğinden yola çıkılarak sorunlu ülkemizde, çocuk yaştan itibaren böyle. Kadın ve erkeğin eşit olmadığı toplumlarda yozlaşma kaçınılmaz. Daha fazla toplumsal cinsiyet eşitliği ve ataerkil olmayan evrensel hukuk için çalışmak zorundayız.
'OLAYLARIN ARTMASI SOSYAL, EKONOMİK, EĞİTİM VE HUKUKLA İLGİLİ'
Türkiye'de istismar, cinayet, tecavüz olaylarının artmasında gözden kaçırdığımız bazı unsurlar mı var? Geçmişte bu kadar fazla gündem olmayan tatsız hadiseler artık neden daha çok yaşanıyor?
Artık bu tür olayların haberlerin yayılma kanalları çeşitli. Sosyal medya görünür hale getirdi, ancak olaylardaki artış da çok fazla. Bu kadar artışın birbiriyle ilintili sosyal, ekonomik, eğitimle ilgili ve hukuki pek çok nedeni var. Bütün bu alanlardaki eşitsizlikler en önemli nedeni .Toplumsal cinsiyet eşitliğinde geri kalışımız en önemli nedeni. Bunu çözmek zorundayız. Taahhüt ettiğimiz uluslararası kadın ve çocuklara dair sözleşmelere uymak, bu doğrultuda yasal düzenlemeleri yapmakla yükümlüyüz. Bu, devletin görevi. Biz de bu görevi hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz.
ÖZEL HABER / MUSTAFA BÜYÜKSİPAHİ
Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu: 'Tecavüz toplumdaki erkek kültürüyle ilişkili'
Sosyal medya, gazeteler, TV'ler, internet portalları... Artık neredeyse tüm mecralarda kadına şiddet, tecavüz, cinsel istismar, kadın ve çocuk cinayetleri haberleri okuyoruz. Toplumun birçok ferdi, bu korkunç olayların faillerinin idam edilmesini istiyor. Medya çoğu zaman cinsiyetçi ve şiddete yönelik dili destekliyor. İstismar, tecavüz olaylarıyla birlikte hukuk dışı cezalandırma yöntemleri artıyor. Şiddet sarmalı büyüyor. Yüz binleri bazen milyonları aşkın takipçisi olan ünlüler toplumu yanlış yönlendiriyor ve şiddeti kutsuyor. Peki istismar, tecavüz, cinsiyetçilik, erkek egemen kültürün ve şiddetin kutsanması ile nasıl mücadele edilmeli? Profesör Doktor Şengül Hablemitoğlu, Sözcü'ye anlattı. Hablemitoğlu, "Tecavüz, biyolojik bir sorun değildir. Sosyaldir ve toplumumuzdaki erkeklik kültürüyle ilişkilidir" diyerek toplumdaki kültürel arızaya dikkat çekti.
Erkek egemen kültürün baskın olduğu, kadınlara uygulanan şiddetin normal karşılandığı ve hatta kadına şiddet uygulayan erkeklerin dolaylı-dolaysız normalleştirildiği bir ortamda kadının rolü nedir? Çocuk eğitiminde kadının temel hataları gelecekte nelere mal olabiliyor?
Bu konuda tek bir şey söyleyeyim, bu sorunu kadının sorumluluğunda görmek, bu bile cinsiyetçi bir bakış açısı. Türcü, cinsiyetçi, homofobik ve ırkçı yetiştirmeyeceğiz çocuklarımızı. Eşitlikçi, adil bir devlet ancak bunu eğitim sistemine taşıyarak yapabilir. Ailede, toplumda, ülke yönetiminde şiddet bir iletişim dili olmamalı. Ayrıca, toplumumuz cinsel eğitimi olmayan bir toplum. Eğitim sisteminde cinsel eğitimin yer alması gerek. Çok ciddi bir iş bu. Ve aile bir bütün, kadın erkek birlikte çocuk yetiştiriyor.
"TECAVÜZ TOPLUMUMUZDAKİ ERKEKLİK KÜLTÜRÜYLE İLİŞKİLİDİR"
Son günlerde birçok kişi, Türk toplumunda bebeklikten itibaren penisin kutsandığını ve istismar, tecavüz, kadına şiddet olaylarında erkek çocuklarına gerek aile fertlerinin gerekse toplum fertlerinin yaklaşımının etkisinin olduğunu düşünüyor. Ve gördüğümüz kadarıyla gidişat ne yazık ki kötü. Sizce neler yapılmalı, kadına yönelik şiddet, çocukların istismar edilmesi, kadın ve çocuk cinayetleri ile nasıl mücadele edilmeli?
Sağlıksız bir erkeklik kültürü var toplumumuzda. Tecavüz, yapısal ya da erkeğin hormonları sorunu yani biyolojik bir sorun değildir. Sosyaldir, erkek kimliği ve toplumumuzdaki erkeklik kültürüyle ilişkilidir. Otoritenin, kişiler arası hiyerarşinin olduğu ortamlarda gerçekleşir ve erkek egemen sistem, heteroseksizm, katı totaliter iktidar mekanizmalarından beslenir. Cinsel şiddet güç kullanımı ile ilgilidir. Kadına bakış açısının da bir yansımasıdır. Cinsel şiddetin tecavüz dışında onlarca farklı türü var, bunu unutuyoruz yorum yaparken. Dolayısıyla cinsel isteğin kimyasal hadımla kontrol altına alınması gibi basit ve yanlış çıkarımlarla cinsel şiddetin önlenmesini bekleyemeyiz. İdamla da çözemeyiz bu yüzden. Ayrıca kadın doğanın bir parçası kadına böyle bakan erkeklik çocuğa ve hayvanlara da aynı yaklaşıyor. Erkeklik kültürü evet penisin kutsanmasının bir sonucu erkeğin zayıflıklarını kabul edememesinden, kadına benzememesi gerektiğinden yola çıkılarak sorunlu ülkemizde, çocuk yaştan itibaren böyle. Kadın ve erkeğin eşit olmadığı toplumlarda yozlaşma kaçınılmaz. Daha fazla toplumsal cinsiyet eşitliği ve ataerkil olmayan evrensel hukuk için çalışmak zorundayız.
'OLAYLARIN ARTMASI SOSYAL, EKONOMİK, EĞİTİM VE HUKUKLA İLGİLİ'
Türkiye'de istismar, cinayet, tecavüz olaylarının artmasında gözden kaçırdığımız bazı unsurlar mı var? Geçmişte bu kadar fazla gündem olmayan tatsız hadiseler artık neden daha çok yaşanıyor?
Artık bu tür olayların haberlerin yayılma kanalları çeşitli. Sosyal medya görünür hale getirdi, ancak olaylardaki artış da çok fazla. Bu kadar artışın birbiriyle ilintili sosyal, ekonomik, eğitimle ilgili ve hukuki pek çok nedeni var. Bütün bu alanlardaki eşitsizlikler en önemli nedeni .Toplumsal cinsiyet eşitliğinde geri kalışımız en önemli nedeni. Bunu çözmek zorundayız. Taahhüt ettiğimiz uluslararası kadın ve çocuklara dair sözleşmelere uymak, bu doğrultuda yasal düzenlemeleri yapmakla yükümlüyüz. Bu, devletin görevi. Biz de bu görevi hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz.
ÖZEL HABER / MUSTAFA BÜYÜKSİPAHİ