Bugün bayram...
Bir-iki günlük olsun, her şeyi unutun...
Ne aklınızda kahrolası korkular, ne yüreğinizde hüzün, ne göz pınarlarınızda yaş olmasın...
Efsaneye göre Erciyes’in zirvesine oturmuş melekler, bütün gece birbirlerine ‘‘Güneşin mutlaka doğacağını’’ tekrarlayıp dururlar...
Ve güneş mutlaka doğar...
Onları duymalısınız...

*

Olmadı, kendi kendinize fısıldayın.
“Mutlaka, mutlaka...”

*

Bizler bu kadar kavgayı, bu kadar kargaşayı, bu kadar çıkmazı, bu kadar acıyı hak ettik mi?..
Bu cumhuriyeti kuran biziz...
O salağa bakmayın; demir ağlar bizim...
Bu güzel bayrak, bu marşlar, bu destanlar, bu ovalar-denizler-dağlar, bu cennet ülke bizim...
Yüreğinizdeki o sızı dinmiyor biliyorum ama, bugünlük her şeyi unutun gitsin.

*

Bayramlar sevgi ve barış günleridir...
Bu köşede aklıma her gelişinde yazdığım uykudan önce o çocuğun kısa masalını anımsayın...
Çocuk annesine ‘‘Bana bir masal anlat anne’’ dedi:
‘İçinde kurtlar da olsun, kuzular da... Ama kurtlar, kuzuları yemesin...’’
Kendi kendinize anlatın masalı:
Sokaklar yanmıyor, silah ve bomba sesleri yok...
Kimse korkmuyor...
Kimse ölmüyor...
Kimsenin canı yanmıyor...
Ne anneler ağlıyor, ne de çocukların babasını vurdular...
Kurtlar da var, kuzular da...
Ama kurtlar kuzuları yemiyor...

*

Masalım sizlere uyduruk geldiyse, Erciyes’in tepesine oturmuş melekleri dinleyin bu gece...
Güneş er geç doğacak...
Mutlaka...
Olmadı; yüreğinize kulak verin gitsin.
Bir-iki günlük her şeyi unutun...
Bugün bayram...
Bayramınız kutlu olsun...