Adı James Woolsey
Dünyanın en derin, elleri en kanlı gizli istihbarat teşkilatı CIA’nın eski başkanı... ABD’nin çıkarlarına hizmet etmeyen ülkelerde darbeler yaptıran, “dost olmayan” devlet adamları, siyasetçiler ya da muhaliflere suikastlar düzenleten, iç savaşlar, kaoslar yaratılması için emirler veren Woolsey, Irak’ta oluşturulacak yeni yönetimde Enformasyon Bakanı olarak görev alacak…
-Kanlı bir şaka gibi!..
Yeni görevine hazırlanan James Woolsey, İngiliz Guardian Gazetesi’ne yazdığı makalede, Amerika’nın 21. yüzyıl hesaplarını ve ABD’yi yönetenlerin gerçek niyetlerini, maskenin ardındaki yüzlerini tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor. Irak’taki işgali henüz bir başlangıç olarak niteleyen Woolsey, net bir dille “4. Dünya Savaşı başladı” dedikten sonra ABD’nin amacını şöyle anlatıyor:
-Bu savaş, 20. yüzyıl boyunca inşa edip savunduğumuz liberal uygarlığa, Arap ve Müslüman dünyasından gelen tehditlere karşı demokrasiyi genişletme savaşıdır. Soğuk Savaş gibi 40 ylı aşkın süreceğini sanmıyorum ancak 1 ve 2. Dünya Savaşları kadar da kısa olmayacak. 4. Dünya Savaşı, belki 10, belki de 20 yıl sürebilecektir…
CIA eski başkanı Woolsey bu satırları basireti bağlandığı için kaleme almıyor… Yalnızca ABD imparatorluğunu hakim kılmak için yıllardır uğraş verenlerin ve onların peşine takılan işbirlikçilerin Sovyetler Birliği yıkıldığı andan itibaren yürürlüğe soktukları kanlı planı itiraf ediyor…
-Bunun adı haçlı Seferidir!!!
Üstelik bu ilk itiraf da değil…
11 Eylül saldırısının hemen ardından önce Amerikan Başkanı Bush “Haçlı Seferi” sözcüğünü ağzından kaçırmış,  sonra bin bir özürle dil sürçmesi olduğunu söylemişti. Ardından İtalya Başbakanı Berlusconi hem de gazetecilerin karşısında, “Bizim uygarlığımız Ortaçağ’da kalan İslam uygarlığından üstün… Halkları fethederek Batılılaştırmak Batı için bir kader” deyivermişti!.. O da büyük tepkiler karşısında geri adım atmak zorunda kalmıştı… Onların isteyip de bir türlü söyleyemediklerini siyasetçi kaypaklığına sahip olmayan yazar Oriana Fallaci tüm nefretiyle, adeta kusar gibi söylemişti:
-İkiz kulelerin yıkıldığı an cihat başladı, siz uyuyorsunuz… İslam eşittir Usame Bin Ladin…Cihada cihatla karşılık vermek, üstün Batı medeniyetini korumak için İslam’ı Avrupa’dan kovmak şarttır…

“ABD’nin gerçek yüzü bu!”


Amerika şimdi aynen bunu yapıyor!... Huntington’un yıllar önce ortaya attığı “medeniyetler savaşı” nın fitili ateşlendi. Amerika ve İngiltere şimdi 20. yüzyıl boyunca kendi elleriyle inşa ettikleri rejimleri yine başka kukla rejimlerle değiştirmek için savaş veriyor. Çünkü onlar için insanlık, eşitlik ya da demokrasi yalnızca egemenliklerini sürdürmenin içi boş vasıtaları olarak geçerli. CIA eski başkanı bunu da itiraf ediyor, Irak’ın yalnızca bir başlangıç olduğunu üstüne basa basa söylüyor…
-ABD’nin gerçek yüzü bu!..
Ve ABD kanlı yüzünü saklayamadığında köpürüyor!..
Özgürlükle, demokrasiyle, insan haklarıyla en ufak bir ilgisi olmadığı ekranlara, fotoğraf karelerine yansıdığında “kanlı sansüre” başvurmaktan zerre kadar çekinmiyor…
-Irak’ta göz göre göre öldürülen gazeteciler ABD’nin kanlı ve acımasız yüzüdür!..
Bağımsız, “iliştirilmiş” olmayı reddeden gazetecilere ABD’nin  “madem öyle, işte böyle” şeklindeki yanıtıdır bu ölümler. El Cezire bürosunun ve gazetecilerin kaldığı Mısır’daki sağır sultan tarafından bile bilinen otelin bombalanması bağımsız ve onurlu gazetecilere “defolun” mesajıdır!.. Çünkü ABD, Bağdat sokaklarında boğazlayacağı çoluk çocuk Iraklıların görüntülerinin yaratacağı tepkiyi gayet iyi bilmektedir!..
Ancak şu da iyi bilinmelidir; insanlığı kan denizinde boğanlar ve onların dünyadaki işbirlikçileri; iliştirilmiş gazeteciler, iliştirilmiş siyasetçiler, İliştirilmiş işadamları mutlaka ama mutlaka “savaş suçlusu” olarak yargılanacaktır…
-İnsanlık, üzerindeki kapkara lekeyi ancak böyle silebilir…

Sırada İran var ya sonra?!.


Tam 15 yıl öncesinden ABD’nin “insanlık suçlarını” anlatan bir yazım...
Aslına bakarsanız, “Süper güç” olmaya soyunduğu 2. Dünya Savaşı yıllarından beri ABD’nin elleri hep kan içindeydi!.. Bugün de değişen hiçbir şey yok; ülkeler, aktörler değişiyor ama kanlı oyun hiç durmaksızın sürüyor!..
Şimdilerde bu oyunun Suriye/ İdlib bölümü oynanıyor... ABD, ülkeyi 7 yıl kanlı bir savaşın içinde tutan, milyonlarca insanın ölümüne, yaralanmasına, yurdundan olmasına neden olan sanki başkasıymış gibi, “Suriye rejimi sivillere karşı kimyasal silah kullanırsa müdahale ederiz” türünden mide bulandıran açıklamalar yapıyor!..
Hayretle izlediğim kadarıyla Türkiye’de, ABD’nin tam istediği şekilde hareket ediyor!.. Astana’da altında imzası bulunan “Suriye’nin toprak bütünlüğü” anlaşmasına karşın Esad’ın kendi topraklarını teröristlerden temizleme harekatına “büyük felaket olur” gerekçesiyle karşı çıkıyor!..
Halbuki Suriye’de oyun ABD’nin istediği şekilde bittiğinde Fırat’ın doğusunda bir Kürt devletinin kurulması önünde hiçbir engel kalmayacağını, sıranın İran’a geleceğini Mısır’daki sağır sultan bile duymuş durumda!..
-Peki sonra sıra kime gelecek acaba?..
Haydi bilin bakalım!..

plusbanner2x