Recep GENEL/ Sözcü

Batık krediler sorunun değerlendiren İstanbul Sanayi Odası Başkanı (İSO) Erdal Bahçıvan, bankaların geçmişte kredi verirken, çok rahat davrandığını söyledi. Bahçıvan, “Hatalardan ders almamız gerekiyor” dedi. İSO’nun, Anadolu illeri ziyaretleri kapsamında İstanbullu sanayiciler, Şanlıurfa ve Gaziantep’te sanayi odalarını ziyaret etti, bölge sanayicileri ile bir araya geldi. Şanlıurfa ziyareti kapsamında gazetecilerle de bir araya gelen Bahçıvan, gündeme ilişkin değerlendirmelerde de bulundu.

KAYNAKLARI HEBA ETMEMELİYİZ


Gazetecilerin 47 milyar doları bulan enerji kredilerinin 10 milyar dolarlık diliminin batık kredilerinden oluştuğuna dikkat çekmesi üzerine Başkan Bahçıvan, geçmişte bankaların kredi verirken yeterince seçici davranmadığına işaret etti. Yakın dönemde kredi yeniden yapılandırmalarının yoğun şekilde gündemde olduğunun hatırlatılması üzerine Bahçıvan, yapılan hataların benzerlerinin tekrarlanmaması gerektiğin dile getirerek, “Vazgeçmesini artık bilmemiz gerekiyor. Umut olmayan ve gereksiz kaynak israfı olan zoraki bir dönemden kol kesip vazgeçmek lazım. Bu ülkenin kaynakları sonsuz değil, bu bilinçte olmalıyız. Günü kurtarma noktasında olmamalıyız” uyarısında bulundu.

[old_news_related_template title="Patronlardan doğalgaz zammına tepki!" desc="İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, doğalgaz fiyatına yapılan yüzde 14,90 zam oranına ilişkin olarak 'Bu zamlar üretim ekonomisine zarar verebileceği gibi destek olduğumuz enflasyonla mücadele programı ile de bağdaşmıyor.' ifadelerini kullandı." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2019/08/31/iecrop/bahcivanvanvanvan_16_9_1522732356_16_9_1567256807.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2019/ekonomi/patronlardan-dogalgaz-zammina-tepki-5310088/"]

Bahçıvan, “Yani şimdi burada maalesef bankacılarımızın çok rahat birtakım sektörlere kredi verdiği gerçeğini herkesin kabullenmesi gerekiyor. Bence Türkiye’nin alması gereken en büyük ders bu kredileri verirken, biz nerede hata yaptık, bu kredileri nasıl bu kadar rahat dağıttık, diye sormak olacak” ifadelerini kullandı.

İHRACATTA ZORLANACAĞIZ


Önümüzdeki aylarda yurt içi pazarların biraz daha önce çıkacağına işaret eden Bahçıvan, “İç pazar bu sefer biraz daha önümüzdeki ayların kurtarıcısı olacak. İhracatta biraz zorlanacağız gibi bir tablo var. Onun işaretleri de fazlasıyla geliyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın bu konudaki günden güne, saatten saate değişen kararları, ticari savaşlar çok belirleyici oluyor” şeklinde konuştu. Bahçıvan, “Otomotivde farklı firmalarda çok üst düzeyde görev yapan insanlarla sordum, ‘Sen Volkswagen’in CEO’su olsan, bu yatırım için Türkiye mi seçilir’ dedim, ‘Evet’, dediler. Otomotivin guruları bunu söylüyor. Demek ki bu ülkenin bir değeri var. Volkswagen kesinleşirse onu referans alacak olan yatırımcıların da Türkiye’ye gelmesini bekliyorum” değerlendirmesini yaptı.

İSTANBUL İÇİN EN BÜYÜK TEHLİKE DEPREM


İSO Başkanı Bahçıvan, olası bir depremde, sanayicilerin bulunduğu binalar konusunda İstanbul’da bir tehdidin olduğunu, bunun artık açık açık konuşulması gerektiğini söyledi. Depremin İstanbul ve Türkiye için en büyük risk olduğunu belirten Bahçıvan, “5.8’li bir deprem hepimizi tekrar uyandırdı... İşte bir anda geldi, salladı. Büyük bir deprem geliyor. 20 sene sonra gelsin, 15 sene sonra gelsin ama yani bu gelmeyecek rahatlığında, umursamazlığında olma lüksümüz yok. Depremle ilgili öz eleştirimizi yapmak, yapabileceklerimizi öne çıkarmak adına İSO olarak, sorumluluğu almaya kararlıyız” diye konuştu.

İstanbul’daki tüm sanayi firmalarının hakikaten samimi ve sağlıklı bir check-up’ının yapılması gerektiğini belirten Bahçıvan, “Bu check-up neticesinde uygun olmayan firmaların da çok hızlı bir şekilde dönüşümlerinin yapılması lazım. Her sektörün kendi öz eleştirisini en sağlıklı şekilde yapması gerek. Bu konuda artık üç maymunu oynama dönemimiz bence bitti” dedi.

DÖVİZ MEVDUATLARI BİR SİGORTA


Döviz mevduatının Türkiye için önemli olduğunu ifade eden Bahçıvan, “Toplumun muazzam bir döviz tasarrufu var. Yani 200 milyar dolara yaklaşan bir döviz mevduatı var. Bu önemli bir sigorta. Yani bu kadar yüksek bir döviz mevduat hem piyasaların şu anda belki kilitlenmesi için bir neden olarak görülüyor. Ama öbür taraftan da döviz kurlarının dengelenmesi açısından bir sigorta işlevi görüyor” değerlendirmesini yaptı.