Hakim, avukat eteğine öfke yaptı. Jandarma, yazara kelepçe taktı.
Bu ne tesadüf!
2 farklı haber.
Aynı gün oldu.
Aynı saatlerde.
Adalet Bakanı, anında harekete geçti. “Etek boyuna değil dosyaya bak... Hakim Bey” diye ayağa kalkan avukatların önerdikleri çizgide açıklama yaptı.
HSK uyarıldı.
Adaleti etek bekçisi durumuna düşüren Hakim, açığa çekildi. Bu açıdan Adalet Bakanı, eksiksiz adalet bekleyenlerin alkışını aldı. 24 saat sonra aynı avukat hanım, aynı etek boyu ile aynı mahkeme salonuna yine geldi.
Eteğe öfke!
Adaletten döndü.
Yazara kelepçe ise adaletsizliğe, kanunsuzluğa, devlet gücüyle yazar onurunu yok etmeye gömüldü.
Korkunç olan ikincisi!

★★★

İçişleri Bakanı da, Adalet Bakanı’nın gösterdiği  “sorumluluğu” üstlenebilirdi. Çünkü Jandarma Genel Komutanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nden alınmış İçişleri Bakanlığı’na bağlanmıştı. İstanbul Çağlayan’daki Adliye binasına kendisi gelmiş, kendisi teslim olmuş, oradan Metris’teki hapishane kapısına kadar “hapse konulmaya” yine kendisi gitmiş gazete yazarı Kadri Gürsel’e jandarma eri, niçin kelepçe taktı?
Hangi yasaya göre!
Hangi kurala göre!
Hangi emre göre!
Kaçma şüphesi yok.
Birine zarar veremez.
Tekrar tekrar yazayım.
Hapse girmeye gelmiş.
Kendi ayağıyla gelmiş.
Hapishane kapısında kelepçe takılır, kelepçe takılırken fotoğraf çektirilir, gazeteye bassınlar, TV’de canlı yayımlasınlar diye medyaya dağıtılır, sonra da kelepçeleri çıkartılıp, muayeneden geçirildikten sonra hapse konur. Böyle bir kanun maddesi mi var?

★★★

Varsa korkunç.
Yoksa daha korkunç
Yazar Kadri Gürsel’i yazdığı “Erdoğan Babamız olmak istiyor” başlıklı masum, son derece kibar, yol gösterici bir yazıdan savcı, “bilerek ve isteyerek FETÖ’ye yardım etti” sonucunu çıkardı, mahkeme Gürsel’i  2.5 yıl hapse mahkum etti. Fakat üst mahkeme (AYM), “bu yazıdan bu sonuç çıkmaz, çıkamaz, çıkartılamaz” diyerek ve yazar Kadri Gürsel’in “haksız ve delilsiz” hapiste yatırıldığı sonucuna vardı ve “hak ihlali yapılmıştır” kararı verdi. Yani alt mahkemedeki savcı ve hakimlerin yazar Kadri Gürsel’in hakkını yemiş olduklarını varsayarak; adaletin özür dilemesi ve onu hapse koymaktan vazgeçmesi kararına varıldı.
Durum buyken!
Yazara kelepçe!
Ara Notu: Nitekim Kadri Gürsel, hapishane önünde kelepçeli fotoğrafı çektirilip hapse konulduktan 5 saat sonra (15.30 giriş-20.30 çıkış) Anayasa Mahkemesi kararı hatırlandı, yazar serbest bırakıldı, evine döndü.
Şimdi vicdanla soralım.
Niçin yazara kelepçe?
Kim emir verdi?
Böyle bir yasa mı var?
Varsa bile kaldırılmaz mı?

★★★

Amaç korku vermek.
Yazma, konuşma, eleştirme, haksızlığı görme: Yoksa jandarma eri kelepçiyi bileğine geçirir. Yazma, konuşma, eleştirme, haksızlığı görme: Yoksa ellerine sopa veririz seni evinin önünde dövdürür, hastanelik ederiz. Yazma, konuşma, eleştirme, haksızlığı görme: Yoksa bir inek hırsızı bulur şehit cenazesinde seni yumruklatırız. Yazma, konuşma, eleştirme, haksızlığı görme: Yoksa göndeririz kalabalığı evinin önüne seni yuhalatırız.
Yazar Kadri Gürsel’e kelepçe!
Bilerek.
Planlayarak.
Takıldı.
Yazar Selim Demirağ’a darbe!
Bilerek.
Planlayarak.
Vuruldu.
Yazar S. Önkibar’a yumruk!
Bilerek.
Planlayarak.
Atıldı.
Kemal Kılıçdaroğlu’na linç.
Bilerek.
Planlayarak.
Yapıldı.
Meral Akşener’e linç.
Bilerek.
Planlayarak.
Uygulandı.
Türkiye adalete susadı!