Tek çaresi yalan ve iftira olan siyaset erbabının kaybetmesi çok normaldir.
Aradaki 806 bini aşan fark, milletin karar vermesi halinde, karşısında hiçbir gücün duramayacağını bir kez daha kanıtladı.
Halkın parasını koruyan, israfa karşı çıkan, lüks ve gösterişten uzak durup, tasarruf ve üretimden yana olan, ahlâklı, hak, hukuk ve adaletten yana olan bir anlayış göreve geldi.
Tarih boyunca her toplumda haksızlıklara karşı çıkan ve halk için mücadele eden kahramanlar olmuştur:
Malkoçoğlu, Dadaloğlu, Köroğlu gibi... İşte bu da İmamoğlu... Halkın kahramanı!
Mazbata iptalinden sonra yeni seçimle hak yerini buldu ama bitmedi.
Eğer iktidar, çeşitli manevralarla İmamoğlu’nun önünü kesip, elini kolunu bağlayarak onu iş yapamaz hale getirmeye kalkışırsa, milletin büyük tepkisine de hazır olmalıdır.
Çirkinlik, kabalık, görgüsüzlük yapanların, kibir içinde herkese tepeden bakanların halktan yediği bu ağır tokat, sonun başlangıcıdır!



İstanbul seçmeni, vicdansızca hak yiyenlere lâyık oldukları dersi verdi: 806 bin 715 farkla ağır bir yenilgi!
Yapılan bir belediye seçimi değil, Türkiye Cumhuriyeti için referandumdu... Bu halk oylamasını, Atatürk ilkelerine gönülden bağlı olan ve ezeni değil, ezileni savunan yurtseverler kazandı.
İktidar, yaşadığı bu acı hüsrandan kendisine ders çıkarır mı, bilemem!
İftirayla, yalanla, birtakım Bizans oyunlarıyla sonuç alınamıyor demek ki!

★★★

Son anda umutlarını bebek katili Apo’ya bağlamalarına ve dört elle ona sarılmalarına ne demeli? Kepazelik!
Apo’nun kanlı kardeşi Osman Öcalan’ı devletin televizyonu TRT’ye çıkartarak seçim propagandası yaptırmaları da utanılacak bir olaydı.
Kürt vatandaşlarımızı AKP adayına oy vermeye çağıran Osman Öcalan da kurtaramadı bunları! Neden? Kürtler akıllı insanlardır çünkü...
Bir teröristin devlet televizyonuna çıkartılıp konuşturulması tam bir skandaldır, büyük bir rezilliktir ama “Denize düşen yılana sarılır” derler ya, AKP’liler de o haldeydi işte... Paçayı kurtarmaya çalışıyorlardı ama Apo yılanı da kurtaramadı onları!

★★★

Halk masallara, sahte vaatlere inanmadı doğrudan, haklıdan yana oldu.
Atılan çamurların hiç biri tutmadı! Yalanlar kendi ayaklarına dolandı!
Kaybettikleri 31 Mart seçimini YSK’ya iptal ettirip 23 Haziran’da tekrarlatmakla kendi kuyularını kendileri kazdılar!

Berkay’ın Ekrem abisi...


CHP adayı Ekrem İmamoğlu’nun zaferiyle sonuçlanan İstanbul seçiminde kazanan Türkiye’dir.
Demokrasiyi sadece hedefe ulaşmak için kullanılan bir tramvay gibi gören zihniyet fena kaybetmiş ve gerçek demokrasi kazanmıştır.
Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, HER ŞEY GÜZEL OLACAK.
Milyonların diline yerleşen ve halkın sloganı haline gelen bu sözlerin mucidi olan 16 yaşındaki Berkay Gezgin seçimde öne çıkan isimlerden biri oldu.
İmamoğlu’nun mazbatası iptal edildikten sonra seçim otobüsünün yanına kadar gidip “Ekrem abi, her şey güzel olacak!” diyen Berkay’ın, kazanılan zaferdeki payı büyük...

★★★

“Senin için İmamoğlu ne ifade ediyor?” sorusuna Berkay’ın verdiği cevap ilginçtir. Şöyle diyor:
“İmamoğlu benim için her zaman umudu ifade ediyor. Onu tanıdığım zaman demiştim ki ‘İşte bizim sesimizi duyuracak insan orada!’ Hâlâ aynı şeyi düşünüyorum. Bu yüzden bugün çok sevinçli ve umutluyuz. Ekrem abi çok pozitif, hiç yakınmayan ve herkese sevgi aşılayan biri... Onu kendime çok yakın görüyorum.”
Böyle diyor Berkay... Fakat yalnız o değil, milyonlarca kişi, candan ve güler yüzlü İmamoğlu’nu kendisine yakın görüyor.

TEBESSÜM

Temel’in boy tahmini!


Temel komando kampında teftişte...
Gelen bölük komutanı soruyor:
“Söyle bakalım, benim boyum kaç?”
Temel hiç tereddüt etmeden:
“Bir seksen altı komutanım” diyor.
Komutan “Vay canına! Tam isabet! Nasıl bildin yahu?” diyor. Bunu öğrenen diğer bölük komutanları da Temel’e “Bizim boyumuz kaç?” diye soruyorlar. Bir, üç, beş... Tamamını doğru biliyor...
Hepsi de şaşkınlıkla bunu nasıl becerdiğini soruyorlar. Temel:
“Ben” diyor “Daha önce kereste fabrikasında çalışıyor ve bütün keresteleri boylarına göre tasnif edeydum!”

GÜNÜN SÖZÜ

Hayat bir taksi gibidir. Gitseniz de, dursanız da taksimetre işliyor!