TÜRK otomotiv sanayinin öncü şirketi Ford Otosan’ın Genel Müdürü Haydar Yenigün, pandemi nedeniyle üretime verilen araların kademeli olarak sona ermesinin risk içerip içermediğini Otoyaşam’a değerlendirdi.
Haydar Yenigün: “Bilinmez geleceği yönetme üzerine kaslarımızı ne kadar geliştirdiysek, bu dönemi şirketler o kadar başarılı yönetecek.”“Daha önce hiç pandemi yaşamadık dolayısıyla ne yapacağımızı esasında bilmiyoruz” yorumunu yapan Yenigün, “Biz normale ne zaman döneceğimizi bilmediğimiz için bunu, ‘yeni normale dönme çalışması’ diye değiştirdik.
Üretime yeniden başlamak çok sıkıntılı, çok zor ve çok maliyetli ama çarkların dönmesi için gerekli” diye konuştu. Yeni normal dönemde asla eskisi gibi omuz omuza çalışılamayacağının altını çizen Yenigün şunları söyledi:
KATLANILACAK GİBİ DEĞİL
*Sosyal mesafe kuralları gereği aynı ekiple çok daha az araç üreteceğiz. Biz Ford Otosan olarak eskiden günde 1500 araç üretirken, şimdi ister istemez 500-600 adet üreteceğiz. Bu da her bir aracın maliyetini ciddi şekilde artıracak.
*Eskiden fiks bir maliyetle yaşarken şimdi bu ciddi şekilde artacak. Bu katlanılabilir bir durum değil. İşin maddi kısmı olduğu kadar psikolojik kısmı da var. Mesafe kuralları nedeniyle eskisi gibi herkesi aynı anda fabrikaya getiremeyeceğimiz için farklı çalışma saatleri oluşacak.
*Hiç kolay değil ama ne yazık ki bazı arkadaşlarımızı 5’te işe getireceğiz. Bir grup çalışanı ise işe getiremeyeceğiz. Ben ne zaman normale döneceğimizi bilmiyorum ve inanın kimse bilmiyor.
KATASTROFİK DURUM OLMAZ
Yenigün, Avrupa’da daralmanın yüzde 20 ile sınırlı kalması halinde otomotiv ihracatında sıkıntı yaşanacağını ama katastrofik (felaket) bir durumun olmasını beklemediğini de sözlerine ekledi. Yenigün, “Katastrofik olması için ikinci dalganın gelmesi gerek” dedi.
DEVLER YÜZEMEZSE ÇARKLAR KIRILIR
Aynı zamanda Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Başkanı da olan Haydar Yenigün, “Bugün Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği’ne (ACEA) üye şirketler, AB Komisyonu’na gidip, “Biz çok zor durumdayız, yüzebilmemiz için önümüzü açmanız gerek” diyerek özellikle emisyon sınırlamasını erteleme konusunda talepte bulunuyorlar.
Bizde onların durumuna ek olarak bir de yüksek vergiler ve hızla artan kur var. Zaten pandemi nedeniyle ekonomik sıkıntı yaşayacağız, durum bir de vergiler ve yüksek kurla iyice içinden çıkılmaz hale gelecek. Bunları bakanlara anlatmaya başlayacağız.
Bizler devletten bir şey isterken çok dikkatli davranıyoruz ama Avrupa’da şirketler çok net bir şekilde, “Bana para desteği ver” diyorlar. Bu şirketleri bugün devletler fonluyor.
Çünkü bu dönemde devler yüzemezse ekonominin çarklarının bozulmasına, kırılmasına neden olur. Bu da devletlerin asla istemeyeceği bir şey. Normal zamanda değiliz, o yüzden devletten taleplerin ekosistemin bozulmaması için istendiği bilinmeli” açıklamasını yaptı.
Alper KancaOTOMOTiVDE 5 MiLYAR DOLARLIK KAYIP
Taşıt araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Alper Kanca ve Başkan Yardımcısı Kemal Yazıcı, geçen hafta online basın toplantısıyla bir durum değerlendirmesi yaptı.
Kemal Yazıcı, pandemi nedeniyle 2020 yılında Avrupa’da 3.5 milyon, Türkiye’de ise 250-300 bin adet arasında bir üretim kaybı yaşanacağını belirterek, “Tabi ki üretim düşüşlerinin bize bir bedeli olacak.
2020’de yüzde 20 kayıp ile ihracat ve iç pazar satışlarımızı düşündüğümüzde tedarik sanayi açısından baktığımızda çok basit bir hesap yaparsak; yaklaşık 3 milyar dolarlık bir ciro kaybı olacağını söyleyebiliriz. Ana sanayiyi de içene katarsak rakam 5 milyar doları bulur” diye konuştu.
Kemal YazıcıUZAKDOĞU’YA ÜRETEN DURMADI
Pandemi sürecinde üyelerinin büyük bir çoğunluğunun düşük kapasite ile çalışmaya devam ettiğini kaydeden Alper Kanca ise şunları söyledi:
*Yani biz ana sanayi firmaları gibi değiliz. Onlar “dur” denildiğinde, durmak zorundalar, çok büyük yapılar. Ama bizim üyelerimizin hizmet etmek zorunda olduğu birçok müşterisi var. Şöyle bir örnek vereyim; bazı üyelerimizin işleri azalmadı çünkü Uzakdoğu’dan sipariş alan üyelerimiz var.
*Mesela Uzakdoğu şu an yükselişe geçiyor, üretim artışı var, dolayısıyla üyelerimizin işlerinde neredeyse bir kayıp yok. Böyle baktığımızda üyelerimiz çoğunlukla yüzde 20-30 kapasiteyle çalışıyor.
EN DİP NOKTAYA GELDİK
Türk firmalarının İtalyan ve Fransızlara göre işi daha iyi yönettiğini belirten Kanca, “İşler açıldıktan sonra da otomotiv sektörü olarak çok iyi bir sınav vereceğimizi düşünüyorum” diye konuştu.
Murat ŞahsuvaroğluBayileri ancak 2. el ayakta tutar
Türkiye’de otomotiv pazarının haziran itibarıyla normale dönmesini uman Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) Başkanı Murat Şahsuvaroğlu, pandemi nedeniyle büyük yara alan bayilik sisteminde bundan sonra başarılı olmanın anahtarının 2. el olduğunu söyledi.
Şahsuvaroğlu, Türkiye’deki sıfır otomobildeki kâr marjlarıyla ABD’dekinin hemen hemen aynı olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
*Oradaki yetkili satıcıların avantajı 2. el araç satışlarına çok büyük önem vermeleri. 3 bin adet 0 km. otomobil satışı gerçekleştiren bir bayi 15 bin adet 2. el araç satışı yapıyor.
*Avrupa’da da bayilerin sattığı 2. el araçlar toplam satışların yüzde 48’ini teşkil ederken bu oran ülkemizde sadece yüzde 2. Bu örneklere bakarak 2. eli de kendi içerisinde ayırıp özel olarak yetişmiş istihdamıyla işimizin ana motoru gibi görmeliyiz.
*Yetkili satıcılık sistemini ayakta tutmak için tıpkı ABD ve Avrupa’da olduğu gibi 2.el satışlarını kendi bünyemizde yapmak en önemli unsur.
Cenevre’ye niyet internete kısmet
İlk kez Cenevre’de tanıtılması planlanan ancak pandemi önlemleri nedeniyle fuarda gösterimi gerçekleştirilemeyen Toyota’nın tamamen yeni modeli Yaris Cross, internet üzerinden dünyaya tanıtıldı.
Fransa’da üretilip 2021 yılında Avupa’da satışa sunulacak B-SUV sınıfındaki yeni model, eş zamanlı olarak Türkiye’de de satışa sunulacak. Yeni Yaris Cross modeli her ikisi de tamamen yeni 3 silindirli 1.5 litre benzinli ve 1.5 litre hibrit motor seçenekleri ile sunulacak.
