Futboldan sonra basketbolda da bavul topladık 3 maçta. Asıl sorunun saha dışında olduğunu da, hedef maçlarını yanlış seçtiğimizi de gördük yine...

Ev sahibi Kanada'nın finali göremediği olimpiyat elemelerinde altın tepsiyle önümüze gelen fırsat göz göre göre uçtu. Grupta 17 farkla yendiğimiz Çekler, oyun kurucu farkıyla bizi dümdüz eden Yunanistan'ı finalde paketleyip Tokyo'ya gitti. Biz de kafaları öne eğip eve döndük.

Eksik Yunanistan'dan yediğimiz 18 farkın, koçun dediği gibi tecrübesizlik ile ilgisi yok. NBA patentli 4, EuroLeague patentli 3 oyuncu. 1 NBA yolcusu. Sorun başka yerde; koç da biliyor!

Kanada'da bunlar yaşanırken, yönetilmeyen federasyonun başkanı ne yapıyordu? Bodrum'da tatil ve adam kovdurma operasyonu!

Takımı yalnız bıraktığı yetmedi; bir klavye kahramanına Twitter'da 'başkan' sıfatıyla yanıt verirken, basketbola (medya ayağında) yıllardır emek veren Murat Kosova oyuncuları eleştirdi diye, NTV yönetiminden gereğini yapmasını istedi.

Buna ayıp, skandal, ne derseniz deyin. Ben şunu söyleyeyim: 'Derya gibi' danışmana ve dava kazanamayan avukata (dolar bazında) yıllardır ne kadar maaş verdiklerini açıklasınlar, başkaları gereğini yapsın!

Tutunacak son dal da koptu. Yıkılan Abdi İpekçi'nin maketinden başka bir şey kalmadı, elde avuçta. Seçim yakında!

* * *

Milli takım ekseninde bunlar yaşanırken; Şehmus Hazer yüzünden ortalık karıştı. Kanada'daki iki maçta 12 dakika süre alıp 3 sayı - 1 asistle oynayan biri için uçuk rakamlar, Fenerbahçe'nin ayartma iddiaları vs...

Sonra... Bandırmalı gençleri toplayıp Beşiktaş'a götüren menajerin pişmanlık açıklaması ve suçlamaları. Koçun yanıtı.

Beşiktaş ile ilgili yazımın üzerinden çok geçmeden ya 'Öküz öldü ortaklık bozuldu' ya da 'Al gülüm ver gülüm' durumu!