Ali Babacan... AKP kurucu üyesi, merkez karar ve yönetim kurulu üyelisi, uzun bir dönem ekonomi yönetiminin anahtarı ona verilmişti, dışişleri bakanlığı da yaptı. Dünya lideri çok güveniyordu, AB işinde başmüzakereci yaptı.

Aynı Babacan bugün hem kurucusu olduğu partiye hem de eski liderine deyim yerindeyse ‘günahı kadar’ güvenmiyor! İktidara o kadar güvenmiyor ki, “Vaka sayısını gizleyen hükümetin önerdiği aşıya bile güvenmekte zorluk çekerim” diyor!

Ahmet Davutoğlu... Dünya liderinin en güvendiği danışmanıydı. Ona danışa danışa komşularımızla sıfır sorunlu hale erdik. Dışişleri bakanı oldu. Güven tavan yapınca dünya lideri partiyi ona emanet etti, başbakan koltuğuna oturttu.

Aynı Davutoğlu bugün AKP’yi yönetenlere, dünya liderine demediğini bırakmıyor ve her açıklamasında iktidara ‘zerre’ güvenmediğini söylüyor.

Bülent Arınç... AKP kuranların arasındaydı. Dünya lideri ona öyle güveniyordu ki, milletvekili seçildiği yıl Meclis başkanlığı görevini iki dönem ona verdi. 6 yıl boyunca başbakan yardımcısı ve hükümet sözcüsü yaptı. Milletvekilliğinden sonra da güvendi, Cumhurbaşkanlığı yüksek istişare kurulu üyesi yaptı.

Aynı Arınç, ‘zerre’ demeyeyim ama artık ‘pek’ güvenmiyor kurduğu partiye ve dünya liderine artık. Birileri güvenini öyle fena sarstı ki, “Bir kısım örnekler insanları dinden soğutuyor, milliyetçilikten soğutuyor” bile dedi!

Bir zamanlar AKP’li olup, AKP’de zirvelerde görev alan, bir numara olan isimlerden üçünün son halleri... Çok güvendikleri dünya liderinin gözünün içine bakanlar bugün güveni sıfırlamışlar! Sadece bu 3 kişi mi güven sorunu yaşıyor?

Hayır... Dünya liderinin bizzat güvenip çok kritik koltuklara oturttuğu yüzlerce isim artık ona güvenmiyor! Kimi, konulduğu kapı önünden açık açık, kimi kızım sana söylüyorum gelinim sen anla usulü konuşuyor. Çoğu da başka partilerde her gün eski defterleri açıp, bildiklerini ‘geç de olsa’ bilmeyenlerle paylaşıyor!

“Bunlara hiç güvenmiyorum” diyenlere son örnek, AKP’nin fiyatları ayarlama enstitüsü TÜİK’den, dünya liderinin ‘güvenip’ 2011-2016 yılları arasında TÜİK’in başkanı yaptığı bir isimden, Birol Aydemir’den geldi.

Aydemir çok şey söyledi de, en çarpıcısı güvenle ilgili: “TÜİK’e baktığımızda, şu anda üretici fiyatları yüzde 45-46, tüketici fiyatları yüzde ise 19.5-20... Makas üç dört aydır böyle. Aradaki fark en fazla 10 puan. Bu şu demek; üretici fiyat arttırıyor fakat bunu satan kişi fiyat arttırmadan sürekli zararına satıyor! Sizce mantıklı mı? Bu olamaz yani. İnsan sürekli zararına satış yapar mı? İşte ben bu yüzden TÜİK verilerine güvenmiyorum!”

Valla, TÜİK’te 6 yıl rakamlarla oynamış, enflasyonun ciğerini bilen biri bunları söylüyorsa kesin doğrudur. Adam açıkça güvenmiyorum diyor. 

Güvenen kaldı mı peki? Kaldı, ama hızla eriyor sayıları...

Son bir anket yayınlandı. Şu partiyi, bu partiyi bırakıp yurttaşların verdiği yanıtlara baktım. Dünya liderinin yerinde olsam, ter içinde sıçrayarak uyanmıştım rüyadan!

Bir zamanlar, yapılıp edilen her ne olursa olsun hülooo deyip oy vermiş milyonları temsilen ankete katılanların yanıtları şöyle...

Yeniden Cumhurbaşkanı adayı olursa Erdoğan’a oy verir misiniz? Yüzde 52.1 vermem! Yüzde 17.4 diğer adaylara bakarım!

Erdoğan’ın ekonomiyi iyi yönettiğini, mi kötü yönettiğini mi düşünüyorsunuz? Yüzde 74.6 kötü yönetiyor! (Aynı soru 15 gün önce sorulduğunda oran yüzde 62!) İyi yönetiyor diyenler mi? Yüzde 16.9!

Çık sokağa, önüne ilk çıkana ‘senin enflasyon yüzde kaç’ diye sor... Cebinden çıkanı bildiği için en az yüzde 40-50 der! AKP’nin TÜİK’ine bak ‘ayarlanmış resmi rakamlar’ kaç gösteriyor enflasyonu? Yirmi bile değil, yüzde 19.89! 

Son 9 ayda dolar karşısında yüzde 48 değer yitirdi, pul oldu Türk parası. Adsız devalüasyon yapıldı, 9 ay öncesine göre en az yüzde 48 yoksullaştık. Bebeler bile mamasına, bebek bezi fiyatlarına bakıp inanmıyor iktidara, onun TÜİK’ine.

Millet AKP’nin TÜİK’ine alternatif bile oluşturdu! ENAGrup yani Enflasyon Araştırma Grubu kurdu uzmanlar. TÜİK’in enflasyon sepetinde ne varsa aynısından kendileri bir sepet yaptı. Tek fark, onlar ürünlerin fiyatı neyse onu yazıyor listeye.

Sonuç... Tüketici Fiyat Endeksi’ni açıkladılar Ekim’de (Kasım ne getirecek henüz belli değil)! Senin, benim yani ‘tüketilen’ yurttaşın enflasyonu yüzde 49.87 çıktı! Dünya liderinin TÜİK’i kaç diyor? Yüzde 19.89... Aradaki ‘yersen’ farkı yüzde 30!

Görüldüğü gibi ne olanları sessizce izleyen yurttaş, ne bir dönemin muktedir AKP’li yöneticileri, ne yıllardır oyları ile AKP’yi iktidarda tutan seçmeni yemiyor artık!

Sözün özü, ‘yersen çağı’ kapandı, ‘palavralarınızı alıp milletin yakasından düşün artık’ çağı başladı.