Trabzon ve Düzce'den sonra Diyarbakır'da da imamlar gençlik ve spor müdürü olarak atandı. Müftülük kadrosunda imam ve müzezzin olarak görev yapan beş isim farklı tarihlerde açıktan atama yoluyla Diyarbakır’daki beş ilçeye Gençlik ve Spor İlçe Müdürü olarak atandı.

Kentin en kalabalık nüfusuna sahip merkez Bağlar İlçesine Mehmet Masum Ayhan, tarihi Sur merkez ilçesine Ferzende Lale, Lice ilçesine Vahap Battal, Kulp ilçesine Ekrem Kaya ve Kocaköy ilçesine de Mehmet Necat Yiğit’in atandığı öğrenildi.




Mehmet Masum Ayhan

Bu kişilerin belli bir zaman aralığında müftülük kadrosunda görev yaptıktan sonra değişik tarihlerde Gençlik ve Spor Bakanlığı kadrosuna açıktan atamayla geçiş yaptıkları bildirildi.


İlçe müdürlüklerine atandıkları için boşalan müftülük kadrosuna ise AKP kontenjanından yeni imam kadroları atandığı ileri sürüldü. Atamaların yeni olmadığını ileri süren Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü yetkilileri yasa ve mevzuata aykırı bir durumun söz konusu olmadığını savundu.




Mehmet Necat Yiğit

ATANAMAYAN ÖĞRETMENLER TEPKİ GÖSTERDİ


Atamalar, özellikle de atanamayan öğretmenler başta olmak üzere eğitim camiasında büyük tepkilere neden oldu. İmamların kendi meslekleri dışında farklı kurumlara liyakatten uzak biçimde atamalarının haksızlık olduğunu belirten eğitimciler, "İmamlar vaaz versin, camilerde namaz kıldırsın. Herkes kendi işini yapsın. 2 milyon nüfuslu bu kentte bu alanda uzmanlaşmış kadro sıkıntısı mı var da gidip Diyanet kadrosundan atama yapılıyor. Herkes kendi işini yapsın" diye tepki gösterdiler.




Ferzende Lale...

 “İKTİDARIN GÖREVİ LAİKLİK İLKESİNE GÖRE HAREKET ETMEKTİR”


Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası Diyarbakır 1 No’lu Şube Başkanı Zülküf Güneş imam atamalarıyla ilgili SÖZCÜ'ye yaptığı açıklamada, “İktidarın görevi toplumun din ve vicdan özgürlüğünü sağlayarak, laiklik ilkesine göre hareket etmektir. Ancak yaşananlara bakıldığında kurumlarda yaratılan siyasallaşma her geçen gün daha da pervasızlaşıyor" dedi.

Güneş şöyle devam etti:
"Bağlar, Sur, Kocaköy, Lice ve Kulp Gençlik Spor İlçe Müdürlüklerine imamların atanması da bu zincirin son halkasıdır. Her dönem diyanete aktarılan devasa bütçelerle bu denli kadrolaşmalar yaratılıyor.

Farklı kurumlarda atamalar KPSS ile yapılıyorken Diyanet İşleri Başkanlığı istisnai kadrolarla dilediği kişilere istihdam yaratarak kurumlar arası geçişlerle diğer kurumlara aktarıyor ve yönetici yapılıyorlar. Binlerce beden eğitimi ve spor meslek yüksek okulu mezunu varken böylesi bir kadrolaşmanın yapılması çok manidar. İmamların görevi toplumun manevi değer ve sıkıntılarıyla ilgilenmektir.

Böyle bir atamanın yapılması toplumun din ve inanç özgürlüğüne de müdahaledir. Bu atamalarla Müslüman olmayan yurttaşların bu kurumlara güven duygusunun da zedelendiğini söyleyebiliriz. Her konuda olduğu gibi liyakat esas alınarak bu alanda eğitim almış mezunlar varken böylesi atamalar kabul edilemez."