Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 5 Ağustos'ta Vladimir Putin'le görüşmek üzere Rusya'nın Soçi kentine gidiyor.

Ziyaret öncesinde Rusya'nın ünlü "kamuoyu diplomasisi" ekibi boş durmuyor.

21 Temmuz'da Akkuyu Nükleer Santralı'nın (ANS) 4. ünitesinin temeli atılmıştı. Tören sırasında, 2019 yılından bu yana santralın inşaat işlerini üstlenen ve büyük ilerleme kaydeden şirketten övgüyle söz edilmişti. O şirket, yüzde 50 ortağı IC İçtaş olan TITAN 2'ydi.

Temel atma törenini başka bir olumlu gelişme izledi.

29 Temmuz'da uluslararası medyaya, "Rusya'dan Türkiye'ye 15 milyar dolar" başlıklı bir haber servis edildi. Habere göre Rusya 5 milyar doları Akkuyu'da yapılan harcamaların karşılığı olarak kullanılmak üzere Türkiye'ye gönderecekti. Geri kalan 10 milyar dolar da iki yıl boyunca Türkiye'de tutulacaktı.

Bu haber Türkiye'de piyasaları heyecanlandırdı.

Ancak aynı gün bütün bunların Türkiye açısından olumsuz bir gelişmeyi duyurmanın ön hazırlıkları olduğu ortaya çıktı.

ANS'ın sahibi Rosatom, 29 Temmuz günü, IC İçtaş şirketiyle sözleşmenin feshedildiğini duyurdu. Ciddi suçlamalar yönelttiği IC İçtaş'ı binlerce işçisiyle, mühendisiyle birlikte kapı önüne koydu. Bununla da yetinmedi şirketin 2019'dan bu yana milyarlarca dolarlık iş yaptığı şantiye alanına, makina parkına çöktü.

★★★

Rusya hukuk devleti olmayabilir.

Rusya'da Her şey, gece uyuyup sabah kalktığında komşu ülkeyi işgal etme emri verebilecek kadar acımasız bir lider olan Putin'in iki dudağı arasında olabilir (Sözleşmeyi fesheden Rosatom'un 2007'de Putin tarafından kurulduğunu anımsatmakta yarar var).

IC İçtaş, iktidarın 21 B ile dağıttığı devasa ihalelerden nemalanan, Akkuyu işine de iktidarın referansıyla girmiş yandaş bir şirket olabilir.

Ancak ANS Türkiye'dedir.

Türkiye teorik olarak bir hukuk devletidir.

IC İçtaş'a acımayabilirsiniz ama IC İçtaş'ın bünyesinde çalışan Türk işçilerin, mühendislerin, IC İçtaş'a mal ve hizmet tedarik eden Türk şirketlerin hakkı ve hukuku vardır.

İktidar, bu hakkı hukuku savunmak zorundadır.

İktidar Rusların gelip Türkiye topraklarında bu tür bir ekonomik terör uygulamasına karşı durmalıdır.

Buna karşın, iktidar olup bitenler karşısında sağır dilsiz.

Belki de Erdoğan'ın 5 Ağustos'ta yapacağı Soçi zirvesine helal gelsin istemiyorlardır.

Belki de Rusya'dan gelecek 15 milyar dolar için IC İçtaş binlerce işçisiyle, mühendisiyle, tedarikçisiyle gözden çıkarılmıştır.

Ancak her durumda, Rusların bu kabadayılığına göz yumulması anlaşılır gibi değildir.

Bu durum "bağımsız Türkiye" kavramıyla da iktidarın en popüler klişesi olan "yerli ve milli" anlayışıyla da bağdaşmamaktadır.

★★★

Şimdi gelin bir parantez açıp biraz önce aktardığım olaydan daha ciddi bir soruna, Akkuyu'da nasıl kazıklandığımız meselesine göz atalım:

Rusya, ANS'nın ikizini Mısır'da da Dabaa Nükleer Santralı (DNS) adıyla yapıyor.

İki santral da 1200 mW'lık 3. nesil VVER-1200 tipi dört reaktör içeriyor. Ancak iki projenin finansman modelleri arasında ciddi farklar var.

DNS Mısır'a ait olacak.

Mısır, DNS’nin maliyetinin yüzde 85’ini Rusya’dan yıllık yüzde 3 faizle kredi olarak temin edecek. DNS bu modelle Mısır’a 27.5 milyar dolara mal olacak. Mısır’ın geri ödemeleri 2029’da başlayıp 22 yılda tamamlanacak. DNS için Rusya Mısır’a 60 yıl boyunca yakıt sağlama, 10 yıl boyunca teknik destek ve bakım garantisi vermiş. 1 kilowatt elektriğin maliyetinin 7-8 dolar/cent olması bekleniyor.

ANS ise Rusya'ya ait olacak.

Türkiye, 15 yıl boyunca şirketin ürettiği toplam 17 milyar 500 milyon kilovatsaat elektriği kilowatt başına 12,5 dolar/cent ücret ödeyerek almak zorunda. Sonraki 45 yılda da fiyat piyasa koşullarında belirlenecek.

Basit bir hesapla da göreceğiniz gibi, Rosatom ANS'nın maliyetini 15 yılda karşılayacak ve santralın Türkiye'ye maliyeti Mısır'daki DNS'nin kat kat üstünde olacak.

★★★

Sizce Ukrayna işgali nedeniyle dünyada bu kadar yalnızlaşan Rusya, Türkiye'de nasıl bu denli pervasız davranabiliyor?

Acaba Putin, ekonomik krizle mücadele eden Erdoğan'ın denize düşen yılana sarılırcasına kendisine "mecbur" kaldığına inanıyor olabilir mi?

Erdoğan, 5 Ağustos'ta gerçekleşecek Soçi ziyareti öncesinde Rusyay'nın attığı bu adımın Türkiye'ye saygısızlık olduğunu unutmamalıdır.

IC İçtaş Erdoğan'ın dediğinden çıkmayacak yandaş bir şirket olabilir ama Türkiye de Putin'in çiftliği değildir.

Erdoğan, temsil ettiği Türkiye halkı adına bu hukuksuzluklara geçit vermemelidir.