Seçime 7 ay kala halk düşmanları yine sahneye çıktı.

Alçaklık ve kalleşliğin sonu yoktur!

Masum insanları haince katletmenin insanlıkla bir ilgisi olamaz.

Kirli ruhlu karanlık yaratıkların (onlara insan diyemiyorum) yaptıkları halk düşmanlığının amacı ülkede korku iklimi yaratarak paniğe, kaosa, kargaşaya yol açmak!

Fakat bu, aslında onların ahmaklığını gösteriyor. Koca Türkiye’nin korkup sineceğini sanmak budalalıktır.

Bu akılsız, ahlâksız, vicdansız yaratıklar asla amaçlarına ulaşamayacaklar.

Kimsenin şüphesi olmasın. Karanlık güçlerin (insan müsveddelerinin) hain hesaplarını bozacağız.

★★★

Terör belası yakıcı, kahredici bir kavram...

Son 40 yılda, 40 binden fazla insanımızı teröre kurban verdik.

Son büyük terör saldırısı 10 Aralık 2016’da Dolmabahçe’de meydana gelmişti.

6 yıldır bu çapta bir terör eylemi yoktu.

Seçime 7 ay kala, karanlık eller tekrar terör düğmesine bastı?

İstiklâl Caddesi’ne o bombayı koyan siyahlı kadın hangi millettendir? Türkiye’ye sızan azılı teröristlerden biri midir? Ya da sığınmacı kimliğiyle ülkemize giren yabancılardan mıdır?

Onun arkasında kimler vardır, bilmiyoruz.

Güvenlik güçlerimizin ve istihbarat servislerimizin bu hainlerin kimliğini en kısa zamanda tespit edip onları yakalamaları gerekiyor.

Aksi halde bu alçaklıklar durmaz, ulusça derin acılar çekmeye devam ederiz.

★★★

Toplum olarak her türlü teröre karşı birlik olmak, ortak mücadele etmek zorundayız.

Kirli hesaplarla Türkiye’yi kargaşaya sürüklemek isteyenler mutlaka yakalanıp cezalandırılacaktır.

Bu ülke, bu ulus, korku iklimine asla teslim olmaz!

Barış içinde, huzurlu ve güvenli yaşayacağımız günlere mutlaka kavuşacağız.

★★★

Turizm Bakanlığı’nın talebiyle resmi makamlar İstiklâl Caddesi’ndeki terör saldırısına mahkeme kararıyla  yayın yasağı koydurdu ve interneti yavaşlattı.

Bunu neden yaptı anlamak pek mümkün değil. Çünkü, patlatılan bomba haberi anında tüm dünyaya yayılmıştı.

İngiliz Haber Ajansı Reuters ve Fransız Haber Ajansı AFP’nin İstanbul’dan bütün yabancı ülkelerdeki bütün gazete ve televizyonlara verdiği haber her ülkede dehşetle izlendi.

Yabancıların bildiğini bizim halkımı bilmeyecek!

Doktor göçü, 10 yılda 40 kat arttı


İktidarın “Giderlerse gitsinler” diye âdeta dışladığı doktorların yurt dışına göçü son 10 yılda 40 kat arttı. Sadece geçen yıla göre 2 misli artış var!

Bir doktor kolay mı yetişiyor? Neden bu değerlerimizi kaybederek toplum sağlığını tehlikeye sokuyoruz?

Başka ülkelerde hekimlik yapmak için Türk Tabipleri Birliği’nden “İyi hal belgesi” alan doktorların sayısının her geçen yıl katlanarak artmasının nedenleri arasında Sağlık Bakanlığı’nın izlediği politikaların büyük etkisi var.

Halk sağlığı uzmanları “Uygulanan sağlık sistemi hem doktorların, hem de toplumun sağlığını bozmaktadır” görüşünde...

Bu yılın ilk 9 ayında yurt dışına göç eden doktorların sayısı 1938... Belge almak için sırada bekleyen daha çok sayıda hekim var.

TEBESSÜM

Falcının kehaneti!


Müjdat Gezen’in anlattığı fıkralar her zaman önemli anlamlar taşır, insanları düşündürür. İşte ondan son fıkra:

Falcıya sormuşlar:

“Bu iktidar ne zaman gider?” diye...

“Bir bayram günü gidecek” demiş...

“Nereden bildin?” diye sormuşlar.

Falcı:

“Çünkü, o gün halk bayram yapacak da ondan” demiş...

GÜNÜZ SÖZÜ


Korkulu rüyalar görmemek için her zaman uyanık olmalıyız