Eski Bakan Erdoğan Bayraktar’ın yeni işi, hayvancılık ve tarım...

1970’lerde yap-sat’çılıkla başlayan “inşaatçılık kariyerini”, KİPTAŞ, Ankara Belediyesi, TOKİ, Emlak Konut’la devam ettiren ve son olarak “Çevre ve Şehircilik Bakanı” olarak tamamlayan Bayraktar, “Ödenemeyecek borcum, söylenemeyecek derdim, iyileşmeyecek hastalığım yok; yalnız yeteri kadar şükretmiyorum” diyor.

Bayraktar ailesinin Ankara, İstanbul ve Bodrum’da yapımı süren gayrimenkul projelerini ise çocukları yürütüyor.

2013 yılında gerçekleşen 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda isimleri geçen 4 AKP’li bakan bugün nerede, ne yapıyor; önce bir hatırlayalım...

Görevlerinden alınan dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve İçişleri Bakanı Muammer Güler sağlık sorunları nedeniyle evlerinde...

AB Bakanı Egemen Bağış, Prag Büyükelçisi yapıldı.

17-25 Aralık Meclis Araştırma Komisyonu kurulması gerekliliğini savunan Bayraktar ise milletvekilliğinden istifa ederek, bakanlık görevinden ayrılmıştı.

FETÖ tarafından servis edilen tapelerde yer alan kendisi hakkındaki iddiaların “doğru” olduğunu açıklayarak, diğer 3 bakandan ayrışan Bayraktar, “Benim için kamuoyu vicadında aklanmak önemli. İçim rahat” diyor.

Yolsuzluk ve rüşvet torbasına atılmasını yadırgayan Bayraktar, “Görev sürelerim boyunca 5 bin ihale gerçekleştirdim, bakanlık dönemimde 10 projeye imar izni verilmiş. Soruşturmaya konu olan ses kayıtları imar durumuyla ilgiliydi. Ortada suç yoktu. İmarı denetleme görevi belediyededir” diyerek, dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı merhum Kadir Topbaş’ın sorumluluğuna işaret ediyor.

Lisans eğitimini Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nde tamamlayan Bayraktar, İstanbul Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü İnşaat Anabilim Dalı’nda yüksek lisans derecesine sahip.

“Yetim büyüdüm, kendi imkanlarımla okudum; 5 çocuğum, 14 torunuma temiz bir isim bırakmak istiyorum” diyen Bayraktar’a tarım ve hayvancılık teşviklerinden yararlanıyor musunuz, diye soruyorum.

“Teşvikten aldığım para yok. Devlet teşviklerinden gerçek çiftçi değil; teşvikleri almayı öğrenen uyanıklar yararlanıyor. Teşvikler çok sıkı denetlenmeli, kurumlar hesap verebilir olmalı, istikrarlı ve kaliteli üretim desteklenmeli” diyen Bayraktar, “Ekonomik kurumlar matematik kafalı insanlar tarafından yönetilmeli, her yere işletmeciler atanıyor” eleştirisi de getiriyor.

Erdoğan Bayraktar


‘KİPTAŞ BELEDİYENİN HACETHANESİ’

İş hayatını zorluk derecesine göre sıralıyor; İBB’nin iştiraklerinden İstanbul Konut İmar Plan Sanayi ve Ticaret A.Ş’yi (KİPTAŞ) başa koyuyor. Belediyenin Kiptaş’a ekonomik bir değer yaratmaktan ziyade “hacethane” olarak baktığını vurguluyor.

İkinci ve üçüncü sıraya Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı yerleştirmiş.

“Çiftçilik hepsinden zor” diyor.

‘HİÇ YALAN KONUŞMUYOR’

Bayraktar, 2018 yılında Bulgaristan sınırına yakın Kırklareli’nin Demircihalil köyü sınırları içinde yaklaşık 1 milyon metrekarelik bir arazi satın almıştı.

Burada kurulan “Alemdar Çiftliği”nde son 3 yıldır jersey sığır, tavuk, koyun besiciliği ve tarımsal üretim yapıyor.

Bayraktar, yeni işini “Sığırları bekliyorum; bebek gibi bakıyorum onlara...” diye açıklıyor.

Haftasının 4 gününü çiftliğine ayırdığını belirten Bayraktar ineklerle kurduğu muhabbeti,

“Çok iyiler, hiç yalan konuşmuyorlar” diye anlatıyor.

Taşlık olduğu için ucuza aldığı araziyi tarıma elverişli hale dönüştürmek epey zahmetli...

Bugüne kadar araziden 2 bin TIR dolusu taş ayıklamış; daha da ayıklanacak...

650 bin dönüm arazide mısır, arpa, yulaf, tritikale otu ve silaj dahil memeli hayvanları besleyen yem bitkileri üretilen çiftlikte; jersey ırkı sığırın yanı sıra, tavuk ve 400 baş koyun da besliyor.

Günde 2.5 ton jersey süt aldığı çiftlikte üretimin 10 tona; mevcut 310 olan jersey sayısını önce 400’e, sonra da 1.000 adede çıkarmayı hedefliyor.

Jersey sütünün litresini piyasaya 9 TL’den satıyor. Krema, tereyağ gibi işlenmiş ürün de üreteceğini söyleyen Bayraktar, “Şu anda zarar ediyoruz, yatırımlarımız tamamlanınca kâra geçebileceğimizi düşünüyoruz” diye ekliyor.


‘2023’te süt değil, süt tozu tüketeceğiz’


Yükselen yem, mazot, elektrik ve gübre fiyatlarından dolayı hayvanların kesime gittiğini söyleyen Bayraktar, “Tarım Kredi Kooperatifleri’nin süt üretimi düşüyor. Süt fiyatları daha da yükselecek. İş öyle bir yere gidiyor ki 2023’te ancak süt tozu tüketilebilecek” diyor.

Elektrikli araçlar için batarya üretecek


Bayraktar, ekonomik kalkınma sağlayan alanlara işaret ediyor:

İçinde yazılım, uzay teknolojilerinin yer aldığı bilişim-Makine sanayinde ileri teknoloji-Koruyucu sağlık hizmetlerini destekleyen ilaç ve vitaminler-Meslekli ve teknik eğitim-Yenilenebilir enerji...

1 kız yurdunun yanı sıra, Halkalı’da 2019’da açtığı “Volt Teknoloji Kolejleri” yüzde 100 eğitim burslu uygulamalı mesleki ve teknik eğitim veriyor.

İkinci kız yurdu ve okulunu Sancaktepe’de açacağını söylüyor.

Yenilenebilir enerji alanında ise elektrikli araçlarda kullanılmak üzere Çinli bir firma ile Türkiye’de batarya yatırımı yapmayı planlıyor.


Vergi cenneti Jersey adası sığırlarıyla ünlü


Kalsiyum, protein ve yağ oranı yüksek süt veren inek türü; yetiştirildiği bölge olan Birleşik Krallık’a bağlı “vergi cenneti” adalarından Jersey’in adını taşıyor.

Hostein gibi büyük gövdeli ırklara göre daha az miktarda süt vermesine karşılık, daha az yem gerektiriyor.

Özellikle “kıraç” arazilerde kurulan çiftliklere maliyet avantajı sunuyor.

Tohumlama yöntemi ile Jersey ırkı inekleri çoğaltmanın 7 yıl aldığını belirten Bayraktar, devletin tohumluk Jersey ithal edip, büyütüp çiftliklere satmasını öneriyor.