Ağır kuraklık koşulları ile 2023’e giren Türkiye’de başta buğday, arpa, mercimek, şeker pancarı ve pamuk olmak üzere, tarımsal üretim alarm veriyor. Yağışların geçen yıla göre yüzde 75’e varan oranlarda azalması ile tarım alanlarında büyük bir endişe hakim. İklim şartlarının don ve sel tehlikeleriyle de bu şekilde devam etmesi halinde ise azalan üretimle birlikte son olarak yüzde 77.87 olarak ölçülen gıda enflasyonunun 2023’te daha da artması bekleniyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü raporlarına göre, 2022 yılı aralık ayı yağışlarında yüzde 57 azalma söz konusu. Tüm bölgeleri etkileyen bu kurak iklimde en ağır darbeyi ise yağışların yüzde 75 azaldığı Güneydoğu alırken, Doğu Anadolu Bölgesi aralık ayı yağışları son 27 yılın en düşük seviyesine indi.

VERİMDE KAYIP VAR

Bu şartlar altında bu yıl buğday arpa mercimek başta olmak üzere tahıl ve sebze ürünlerinde büyük kayıplar yaşanabileceğini kaydeden Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez, “Artık ülkemizde bütçenin otoyollara paralı köprülere değil sulamaya, tarıma yatırarak kuraklığın etkilerini en aza indirecek mühendislik çalışmaları yapmak gerekiyor” dedi. Suiçmez, buğday, arpa ve mercimekte verim kayıpları yaşandığını ancak henüz oranının tespit edilemediğini belirtti. Barajlardaki suyun sulama yerine içme suyuna verilmesi durumunda ise mısır, ayçiçeği, yem bitkileri ve sebzelerde de verim kaybı yaşanacağını aktaran Suiçmez, “Gelecek günlerde rekolte kayıpları olabilir” dedi.

Üretim düşer, enflasyonu tetikler


Özellikle şubat mart ayı yağışlarının kritik olduğunu ve yaşanan durumun 2008 dönemindeki krizden daha ağır bir tabloya işaret ettiğini anlatan Antakya Ziraat Odası Başkanı Mehmet Muzaffer Okay ise şu değerlendirmeyi yaptı: “Arz azaldığı için fiyatlar artacaktır. Kuraklık nedeni ile yapılan ekstra sulama için maliyet dönüm başına 1.200 TL. Geçen yıla göre iki katına çıktı. Kuraklık buğday üretimine yansıyacak. 2 sene önce bir kuraklık olmuştu 20 milyon ton buğday üretimi 16 milyona düşmüştü. Ancak o yıl bu kadar kötü değildi. Süreç daha kötüye doğru işliyor. Talep olacak arz yok, ithalatta sınırlamalar var bu durum enflasyonu tetikler.”