* Yolsuzluk ve siyasal çürüme bakımından ülkemiz dünyada ön sıralarda.
* Devlet ve toplum hayatını tahrip eden rüşvet, yolsuzluk, usulsüzlük ve partizanlık gibi yozlaşmaların yaygınlaşması siyasete güvenin sarsılmasına sebep oldu.
* Kamuda yapılan kaynak kullanma ve aktarımları toplumun bilgisine açılarak yolsuzluklara imkan vermeyen şeffaf devlet anlayışı yerleştirilecektir.
* Kamu açıklarının başlıca nedenlerinden biri yolsuzluktur.
* Yabancı sermaye akışının önündeki en büyük engellerden biri yolsuzluktur.
* Yolsuzluk, kamu imkanlarının kişisel çıkarlar için kötüye kullanılmasıdır!
* Yolsuzluk, ahlaki çöküntü ve çürümüşlüğün ürünü ve göstergesidir.
Bu bilgileri verdikten sonra, “Yolsuzlukla mücadelede cesur adımlar atılacaktır” diyerek, alacakları önlemleri tek tek şöyle sıralamıştı...
* Siyasetçilerin ve kamu yöneticilerinin mal varlıkları şeffaf hale getirilecek!
* Bütün iş ve işlemlerde şeffaflık asıl, gizlilik istisna olacak!
* Yolsuzluklar ortaya çıkarılacak!
* Kamu yönetiminde gereksiz yere genişletilen ‘gizlilik kültürü’ ile mücadele edilecek!
* İhale sistemi yolsuzluk faktörü dikkate alınarak AB normlarına uygun hale getirilecek!
* Kamu, rant dağıtma mekanizması olmaktan çıkarılacak!
* Yolsuzluk konusundaki cezalar ağırlaştırılacak, hukuki süreç hızlandırılacak!
* Denetim elemanlarının bağımsızlığı sağlanacak, denetime kapalı alanlar en aza indirilecek!
* Kamu yöneticilerinin atanmasında dürüstlük ölçüt olacak, liyakat sistemi hayata geçirilecek!
* Siyasal sistem, medya, yargı, kamu yönetimi, sivil toplum ve özel sektör temsilcilerinin katkısı ile yolsuzluk sorununa çözüm aranacak, mekanizmalar kurulacak!
* Yolsuzlukların önlenmesinde uluslararası işbirliğine önem verilecek!
3 Kasım 2002 genel seçimlerine ilişkin ‘AKP Seçim Beyannamesi’nde yazıyor bütün bunlar... Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan 26 Eylül 2002’de basın toplantısında açıklamıştı. Beyannamenin başlığı ise Her Şey Türkiye İçin’di...
20 yıl önce o gün 24 kez ‘yolsuzluk’ iki kez de ‘rüşvet’ kelimesini kullanan Erdoğan sloganı patlatmıştı: “Yakın ışıkları yolsuzluklar bitsin...”

4 Kasım 2002 sabahı ışıklar içinde uyandık! Erdoğan’a güvenenler sandıkta AKP’nin ampulünü yakmıştı.
Yereli geneli 13 seçimde ‘Her Şey Türkiye İçin’ dedi ve hep aynı sözü verdi Erdoğan... Yolsuzlukları, rüşveti biz bitireceğiz!
AKP’ye oy verenler de hep inandı, her seçim öncesi ‘sözler bu defa tutulur belki’ diyerek ampulü yaktı.
***
Dünyanın neresinde seçim var siyasetçi milleti böyledir; açar devletin hazinesinin ve vaad kesesinin ağzını... Yurttaşlar da eğriyi doğruyu ayırabildiği için sandıkta verir kararı denilebilir.
Misal, Afrika kabilesinden bir Zululu’ya oralı bir siyaset erbabı 20 yıl boyunca her seçimde, Sizoyiqeda inkohlakalo (yolsuzluğu ortadan kaldıracağım) diye söz verse, ama durum aynı tas aynı hamam devam etse ne olur?
Beyninde bir iki seçim sonra ışık yanan Zululu yapılacak ilk seçimde oyunu kullanmadan önce şöyle der kendine: Akunakwenzeka! (Zekamla alay mı ediyorsunuz manasına bir laf)
Şimdi bizde 2023’te seçim var ya... Erdoğan 13 seçimdir seçmenlerine verdiği ‘ampul yakan’ sözü, 14’üncü seçim için bir kez daha hatırladı!
Geçen gün Tügva’cıların toplantısında sanki onca yıldır iktidarda uzaylılar varmış gibi şöyle demiş: “Yolsuzlukların olmadığı, rüşvetin olmadığı, yoksulluğun Allah’ın izniyle olmayacağı bir Türkiye’yi biz hallederiz! Bunu biz yaparız! Şu an itibarıyla onun hazırlığı içindeyiz!”
Ne dersiniz, yurdum seçmeni 20 yıldır hazırlığı yapılan mevzuda bu defa oy pusulasına mührü basmadan önce akunakwenzeka der mi acaba?