“Sayın Uğur Dündar ve Değerli Arena Ekibi,
Geçtiğimiz yıl İstanbul Anadolu Adliyesi’nde ortaya çıkan rüşvet çarkına dair Başsavcı İsmail Uçar’ın ihbar sürecini başlatması sonucunda bizler de devletimize başvurduk.
Biz de bazı hakim ve savcıların suçlarını ve yaşattıkları mağduriyetimizi belgeledik.
Bu süreçte tarafımıza çeşitli yollardan ulaşmaya çalıştılar, polisler aracılığıyla üzerimize geldiler ve bize saldırı girişiminde dahi bulundular.
Başımıza bir şey gelirse diye şimdiden size göndermek istedik.
Sizlerden yanıt bekleyeceğiz.
Saygılarımla,
M.T.”
★★★
İsmi bizde saklı olan okurumuzun, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) üzerinden Adalet Bakanlığı’na yaptığı, Bakanlığın da Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) gönderdiği şikayet başvurusu ise şöyle:
“T.C. Adalet Bakanlığı’na,
İstanbul Anadolu Adliyesi’nde yaşanan rüşvet skandalları ile ilişkili olduğunu kuvvetle düşündüğümüz, elimizde bulunan kanıtlara ve mahkemelerde yaşanan usulsüzlüklere binaen haklarında soruşturma açılması ve bunu müteakip suçlarının tespit edilmesiyle görevlerinden ihraç edilmeleri gerektiğine inandığımız hakim ve savcılar hakkında beyanımızdır.
★★★
Elimizdeki evrakları mahkemelere sunmamız neticesinde (X) Sulh Hukuk, (X) Asliye Ceza Mahkemesi, Bölge Adliye Mahkemesi (X) Hukuk Dairesi ile (X) ve (X) Aile Mahkemelerinde mağdur edilmiş bulunmaktayız. Ayrıca Adli Komisyon da baştan savarak iddia ve belgeleri ciddiye almadan dosyayı aynı şekilde kapatmıştır.
Verdiğimiz raporlarımız ve ihbarlarımızı içeren bilgiler dosyalara konulmamış, mahkemelerde yok edilmiş, tarafımızın başvuruları sümen altı edilmiş ve işleme alınmamaya çalışılmıştır.
Tamamen organize şekilde hareket eden bir yapı ile onların mafya avukatı üyesi olan bir şahıs tarafından bunları yaşamaktayım.
★★★
Eğer devletinizin ve vatandaşınızın onurunu korumazsanız mağduriyetimi ispat eden belgeleri yurt dışından yayımlarım. KVKK nedeniyle burada yayınlayamadığım evraklarda hasta olan 23401769XXX T.C. kimlik numaralı annem T.T’ya Tuzla Devlet Hastanesi’nde ve Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde tanı konulmuş olmasına rağmen, ona yine Tuzla Devlet Hastanesi’nde sağlıklı olduğuna dair rapor hazırlanmıştır.
Hasta olan annem T.T. akli dengesi yerinde olmayan bir insandır. Annemin değerli arsaları elinden gitmiştir ve 13 yıldır elinden 3 adet maaşı da alınmaktadır. Aşırı şeker tüketen ve alzheimer benzeri rahatsızlığı olan annemin akli dengesinin gidip gelmesinden faydalanan aile çetesi, komşu kızımız olan ve kirli işlere giren bu avukat Ö.U. adlı şahsın telkinleri ve emekleriyle mahkemelerde olağanüstü hukuksuzluklara imza attılar. İstanbul Anadolu Adliyesi’nde açığa alınan Hakim S.D. bu çetenin sadece görünen bir yüzüdür.
★★★
Eğer ben sadece elimde olan evrakları yayınlarsam, kamuoyu nezdinde devletin itibarına da zarar vermiş olacağım. Hayatımda her zaman devlet ve millet mücadelesi içinde oldum. Vatansever bir insan olarak bu ülkeyi terk edip aleyhinde bulunuyor gözükmek istemem. Ancak hukuku istismar eden ve açıkça insanlara sahte rapor ayarlayan, hasta kadının, oğlunun ve yetimlerinin mallarını ve parasını başkalarına peşkeş çeken bu vatan hainleri ceza almalı ve benim dosyalarım tekrar açılıp mağduriyetimiz giderilmelidir.
Gereğini yüce devletimden ve onun temiz hukuk ve devlet adamlarından istemekteyim.
Saygılarımla arz ederim.
M.T.”
★★★
Dilekçeye ek olarak kanıt niteliğinde başkaca belge gönderilmediği için, kişi adlarını ve mahkemeleri, sorumlu gazetecilik anlayışım ve kişilerin lekelenmeme haklarına duyduğum saygı nedeniyle, açıkça belirtmedim.
Ancak şundan eminim:
“HSK, bu belgeyi titizlikle inceleyecek ve iddiaların doğruluğu halinde gereğini yapacaktır.”