Koçun ne demek olduğunu Sarunas Jasikevicius bize hafta sonunda gösterdi. Oyun nasıl okunur, her oyuncudan nasıl maksimum verim alınır, nasıl takım olunur, kriz anlarından nasıl çıkılır hepsini Fenerbahçe Beko’yu keyifle izlerken görebiliyorsunuz. Jose Mourinho da bir sezondur anlattığı masalların sonuna geldi. Ne kadar tazminat istiyorsan açık açık söyle de bitsin bu çile. Çünkü geçmişle yaşanmıyor ve seninle Fenerbahçe’nin bir geleceği yok. Futbol senin takıntılarını kaldıracak dönemleri kapattı dünyada. Dünkü mağlubiyetten ötürü yazmıyorum bunları. Sezonun özeti kocaman bir Jose Mourinho hayal kırıklığı.

Fenerbahçe camiasının uzun süreden sonra yüzü gülmüş, insanlar sokaklara atmıştı kendini, çubuklu giyen çocuklar ilk defa mutlu, bayraklar tozlu sandıklardan çıkmış. 24 saat geçmeden yine başlarını öne eğdirdin Jose, partiyi de mahvettin. Bugün hangi yüzle gideceksin kutlamalara?

Sezon bitmiş kabul. Bu tür maçları oynamak da zordur, ona da kabul. Ama tam Fenerbahçe’deki kara bulutlar dağılmış, onun yüzü suyu hürmetine düşmüş Hatay’ı da yen bi zahmet. 99 puanla devraldığın bir takımı ne hale getirdin? En ufak bir dokunuşunu görsek eyvallah diyeceğiz. O da yok! 70-80 milyon Euro harcattın, sonuç hüsran. Yerliler küstü, yabancılar kaçmak için yer arıyor. Darmadağın bir takım bıraktın ardında. Genç Ertuğrul’u kimse suçlamasın. Takımı deneme tahtasına çeviren de Mourinho.

Fenerbahçe bir spor kulübü olabilir ama Türkiye’de hayat futbolla akar. Ana yemek futboldur. Pazar gecesi Fenerbahçe Beko Fransızların meşhur tatlısı Creme Brulee ile damakları çatlattıktan sonra dün Mourinho ile tavuk dönerden yapılmış kötü soslu bir Hatay dürümü yedi. Haliyle ağızda ne tat kaldı ne de tuz. Bir söz de futbolculara… Maç bitimi koşa koşa soyunma odasına gitmek için attığınız deparları maçta atsaydınız 4 yemezdiniz