AK­P’­nin “a­kil adam­la­r” lis­te­sin­de yer alan­lar­dan bi­ri, Cem Vak­fı Baş­ka­nı, Ale­vi ön­der­le­rin­den Prof. Dr. İz­zet­tin Do­ğa­n’­dı. TO­Kİ­’ye ar­sa sat­tı­ğı, bu­nun kar­şı­lı­ğın­da 196 dai­re ve 5 mil­yon li­ra al­dı­ğı­nı du­yur­muş, Do­ğa­n’ın söy­le­ye­cek­le­ri­ni ak­ta­ra­ca­ğı­mı­zı be­lirt­miş­tim.
Er­zin­ca­n’­ın Ke­mah il­çe­sin­de ara­zi­le­ri su­lar al­tın­da ka­lan­lar­dan 73 ki­şiy­le bir­lik­te ha­re­ket edip yak­la­şık 40 yıl ön­ce ara­zi­ler alı­yor. Do­ğan, ara­zi­le­ri­ni sat­mak is­te­yen­ler­den de ara­zi­le­ri alıp dö­nem için­de en bü­yük pay sa­hi­bi olu­yor, açık­ça­sı ka­zan­dı­ğı­nı gay­ri­men­ku­le ya­tı­rı­yor. Za­man ge­li­yor, o ara­zi­le­re TO­Kİ ta­lip olu­yor. Do­ğa­n’a gö­re TO­Kİ, ara­zi­yi ken­di­sin­den dört­te bir fi­ya­tı­na alı­yor.

Pa­ra­nın öde­me vak­ti gel­me­den, TO­Kİ yet­ki­li­le­ri “pa­ra ye­ri­ne dai­re ve­re­li­m” di­yor. 31 mil­yon 830 bin li­ra kar­şı­lı­ğı olan 196 dai­re ve­ri­li­yor ar­tı 5 mil­yon li­ra da na­kit öde­me ya­pı­lı­yor. İz­zet­tin Do­ğan, sü­re­ci an­lat­tık­tan son­ra “Giz­li ka­pak­lı bir şe­yim ola­bi­lir mi?” di­yor. He­le si­ya­set­le hiç il­gi­si­nin ol­ma­dı­ğı­nı be­lir­ti­yor. Ken­di­si­ne de­ği­şik dö­nem­ler­de ya­pı­lan mil­let­ve­kil­li­ği, ba­kan­lık öne­ri­le­ri­ni ka­bul et­me­di­ği­ni de ek­li­yor. Cem Vak­fı Baş­kan Yar­dım­cı­sı Ce­mal Can­po­la­t’­a da ar­sa­nın kar­şı­lı­ğın­da 29 ko­nut ve­ri­li­yor. O da, ge­liş­me­ler ko­nu­sun­da CHP Ge­nel Baş­ka­nı Ke­mal Kı­lıç­da­roğ­lu­’ na da­ha ön­ce bil­gi ver­di­ği­ni bil­di­ri­yor.

“Ça­tış­ma­ çıksın is­te­yen­ler”

İz­zet­tin Do­ğan, sadece “a­kil ada­m” ol­du­ğu için de­ğil Fet­hul­lah Gü­len ile bir­lik­te ay­nı bah­çe­de ca­mi ve ce­me­vi yap­tı­rıl­ma­sı­na des­tek ver­di­ği için de eleş­ti­ri­li­yor. Do­ğa­n’­dan si­ya­se­te ba­kı­şı­nı, Ale­vi va­tan­daş­la­rı­mı­zın so­run­la­rı­nı din­li­yo­rum:
“Dün­ya­da en de­ğer­li olan ba­rış­tır. Kar­ga­şa ne­re­den ge­lir­se gel­sin kar­şı­yım. Fet­hul­lah Ho­ca­’ya da onun için des­tek ver­dim. İs­lam ül­ke­le­rin­de gi­de­rek de­rin­le­şen bü­yük bir ya­ra var. Ale­vi-Sün­ni ça­tış­ma­sı is­te­yen­ler var. Bu­gün Su­ri­ye­’de ya­şa­nan­lar da med­ya­da Ale­vi-Sün­ni ça­tış­ma­sı şek­lin­de gös­te­ri­li­yor. Böy­le­ce Tür­ki­ye­’ye de bu ke­li­me yo­luy­la bağ­lan­tı ku­ru­yor­lar. Ale­vi­li­ğin vur­ma-kır­may­la işi ola­maz. Ama zul­me bo­yun da, baş da eğ­mez. Bu, bi­ze Ker­be­la­’nın bı­rak­tı­ğı mi­ras­tır.

AK­P’­nin 5 pa­ra­lık fa­ali­ye­ti yok

AK­P’­nin, Ale­vi va­tan­daş­la­rı­mı­zın hak­kı için 5 pa­ra­lık fa­ali­ye­ti yok. Tek ya­pı­lan, is­te­di­ği­miz dü­zey­de ol­ma­sa bi­le Ale­vi­li­ğin ders ki­tap­la­rı­na ko­nul­ma­sı ol­du. Ana is­tek­ler ol­du­ğu gi­bi du­ru­yor. Ale­vi­ler açı­sın­dan ku­rum­sal­laş­ma­nın önü­nü aç­mak, ge­nel büt­çe­den pay ve­ril­me­si­nin sağ­lan­ma­sı ge­re­ki­yor. Yak­la­şık 25 mil­yon Ale­vi­’nin eşit­li­ği­ni ya­sa­lar önün­de sağ­la­ya­maz­sa­nız han­gi de­mok­ra­si­den söz ede­cek­si­niz? 25 mil­yon in­san yok sa­yı­lı­yor. Ana me­se­le­ler hal­kın önü­ne ko­nul­mu­yor. İş­te, bun­la­rı biz gös­ter­me­nin gay­re­ti için­de­yiz, bu­na da de­vam ede­ce­ğiz.
Hü­kü­me­tin be­lir­le­di­ği ‘a­kil ada­m’ ol­du­ğum için eleş­ti­ril­dim. Akil adam ol­ma­ya ben aday ol­ma­dım. ‘Bi­zim kat­kı­mız is­te­ni­yor­sa mem­nu­ni­yet­le­’ de­dik. Bi­zim gru­bun ver­di­ği ra­po­ra da ka­tıl­ma­yıp ben ken­di ra­po­ru­mu ver­dim. Kürt­le­rin de, Ale­vi­le­rin de hak­la­rı­nı ve­re­cek­si­niz. Ver­mi­yor­sa­nız bu­nun adı de­mok­ra­si ol­maz.

Ay­nı bah­çe­de ca­mi ve ce­me­vi

Din­le­rin kar­şı kar­şı­ya ge­ti­ril­me­si­ni sağ­la­ya­cak yan­lış bil­gi­ler in­san­la­rı bir­bi­ri­ne düş­man edi­yor. Bu yüz­den, Fet­hul­lah Gü­le­n’­in ay­nı bah­çe için­de hem ca­mi, hem ce­me­vi bu­lun­ma­sı pro­je­si­ni çok doğ­ru bu­lu­yo­rum. Ale­vi­le­rin, Sün­ni­le­rin bir­bi­ri­ni ta­nı­ma­la­rı ge­re­kir. Her yer­de de­ğil sem­bo­lik ola­rak 4-5 yer­de ca­mi ve ce­me­vi ay­nı bah­çe için­de bu­lu­na­cak. Ara­sı­na ku­ru­la­cak aşe­vin­de de fa­kir-fu­ka­ra ge­lip ka­rın­la­rı­nı do­yu­ra­cak. İn­san­lar bir­bir­le­ri­ni ta­nı­sın­lar. Mum mu sön­dü­rü­lü­yor, an­ne-ba­ba mı ko­va­la­nı­yor, yok­sa se­mah eş­li­ğin­de, mü­zik eş­li­ğin­de Ku­r’­an ayet­le­ri mi oku­nu­yor bu­nu gör­sün­ler, duy­sun­lar.

Si­ya­set ya­pan­lar kar­şı çı­kı­yor

Ba­zı­la­rı Ale­vi-Sün­ni ça­tış­ma­sın­dan me­det umu­yor. Ca­mi­i ve ce­me­vi pro­je­si için be­ni çe­vi­rip ‘Al­lah iki ho­ca­dan da ra­zı ol­su­n’ de­yip du­a eden­ler olu­yor. Bu pro­je­ye Ale­vi ke­si­min­den de önem­li des­tek var. Kar­şı çı­kar­lar ise Ale­vi kim­li­ği ön pla­na ko­yup si­ya­set ya­pan, Tan­rı ta­nı­ma­yan, pey­gam­ber ta­nı­ma­yan­lar­dır. Tan­rı­sız ye­tiş­me­ler ger­çe­ği­ni gör­dü­ğü­müz için dev­le­tin nok­san­la­rı­nı na­sıl ta­mam­la­rız di­ye ce­me­vi yap­ma pro­je­si­ni baş­lat­tık, bu­gün İs­tan­bu­l’­da 70’e ya­kın ce­me­vi var.
Her ‘A­le­vi­yi­m’ di­yen, Ale­vi inan­cı­nın şart­la­rı­nı bil­mi­yor. Ya­ni, Sün­ni ke­sim­den fark­lı de­ğil. Ale­vi­li­ği vu­ru­cu-kı­rı­cı, kav­ga­cı ha­le ge­tir­mek is­te­yen çev­re­ler ve on­lar­dan ge­len kış­kırt­ma­lar var. Bir şey da­ha söy­le­mek is­ti­yo­rum. Bu ül­ke­nin Sün­ni ne şa­ir ne fi­lo­zof ye­tiş­tir­me şan­sı yok. 100 ta­ne bi­li­nen şa­ir var­sa, bu­nun 98’i Ale­vi­dir.”
Cem Vak­fı Baş­ka­nı İz­zet­tin Do­ğa­n’­ın son söz­le­ri ise Cem Vak­fı üze­ri­ne olu­yor. Vak­fın ayak­ta dur­ma­sı, Cem TV’­nin ya­şa­ma­sı için sa­tı­şı ya­pı­lan ara­zi­le­rin ge­lir­le­rin­den de har­ca­nı­yor. Önem­li bir boş­lu­ğu dol­du­ran Cem TV ve Cem Rad­yo­’nun mut­la­ka ya­yı­nı­nı sür­dür­me­si, ayak­ta kal­ma­sı ge­re­ki­yor.