YÜZEN ADA
Bingöl'ün Solhan İlçesi'nde bulunan 'yüzen adalar', halk arasında Yüzen Ada olarak bilinmekte ve krater gölü olduğu değerlendirilmektedir. Turnalar Gölü, düz arazi üzerinde bulunuyor. Gölde toprak parçalarının ayrılmasıyla oluşan, birbirinden ve zeminden bağımsız 3 adacık mevcut. Adacıklar itilerek hareket etmekle birlikte, rüzgar etkisiyle de hareket edebiliyor. Yüzen Adalar Tabiat Anıtı olarak koruma altına alınmıştır.
SÜLBÜS DAĞI
Yayladere'nin kuzeyinde ve Deşt Düzü'nün batısında yer alan Sülbüs Dağı (2884 metre) çok yüksek volkanik bir dağdır. Bulunduğu sıradağın ortasından birden bire yükselmektedir. Karları en geç eriyen yerlerdendir. Sülbüs'ün üstü ve etekleri yayla olarak kullanılır. Uzaktan sivri bir koni şeklinde görünse de üstü düzlüktür. Tepesine kadar yol olduğu bilinmektedir. Dağa adını veren Sülbüs Ziyareti dağın tepesindedir. Rivayete göre; "Sülbüs" adındaki genç bir delikanlı, "Starı" adındaki güzel bir kıza aşık olur. Araya giren bir cadı bu aşka engel olur. Oğlan aşkından verem hastalığına yakalanarak ölür. Bu üzüntüye dayanamayan kız da çok geçmeden ölünce vasiyeti üzerine sevgilisinin yanına gömülür. Fakat cadı mezarlarının bile arasında dikenli bir ağaç şeklinde filizlenerek onları orada da ayırmak ister. Sülbüs ve Starı'nın öteki dünyada bile birbirlerine kavuşmadıkları rivayet edilir.
YOLÇATI KAYAK MERKEZİ
Bingöl Merkeze bağlı kayak merkezi 25 kilometre uzaklıktadır. Aralık ve Mart aylarında sezon yapılan kayak merkezinde profesyonel ve amatör kayakçılar için ayrı pistler bulunur. Pistin uzunluğu 1 kilometredir. Yüksekliği ise 1890 metre ile 1650 metre arasındadır. 50 yataklı bir konaklama yeri de mevcuttur.
ZAĞ MAĞARASI
Zağ Mağarası, Murat Nehri kıyısında, Gökçeli ve Yenidal köyleri arasında sarp bir kayalıkta bulunmaktadır. Murat Nehri'ne bakan tarafı yerden 200-300 metre yükseklikte doğal kayalık kütlenin ön cephesinde, kayalık alanın hemen tamamına yayılmış olan mağara/odalardan oluşmaktadır. Mağara insan eliyle yapılmış, iç tarafları birbirine kademeli geçişlerle bağlantılı ve çok katlıdır. M.S. 5. yüzyıl başlarına, Erken Hristiyanlık Dönemi'ne tarihlenen mağaralar, Roma İmparatorluğu'nun baskısı altında olan, Hristiyan toplulukların gizli yerleşim, yaşam ve ibadet alanı olarak kullanılmıştır.
ÖLMEDEN ÖNCE GÖRÜLMESİ GEREKEN 5 YER