Karanlıkları seven bir iktidar tarafından yönetiliyoruz.

Son 21 yılda geldiğimiz nokta bu maalesef!

İnsanlarımızı yoksullaştıran ekonomik çöküntüden başka, hem fizikî, hem gerici karanlığın içindeyiz!

Anlaşılan o ki, böyle bir yönetim anlayışıyla Türkiye aydınlık yüzü görmeyecek!

★★★

Ülkemizde 2016 yılından beri “Kalıcı Yaz Saati” uygulanıyor.

Tüm halkımıza, özellikle küçük öğrencilere tam bir eziyet, hatta işkence bu!

Halkın oyuyla göreve gelenler, halka eziyet ediyorlar. Nasıl oluyor bu?

Kalıcı yaz saatine haklı tepkiler sürerken Enerji Bakanı Yusuf Tekin anlamsız bir inatla “Uygulamaya devam edeceğiz!” dedi.

Bu yıl da kış ayları vatandaşlar için soğuk ve karanlık geçecek!

★★★

Gelelim gerici karanlığa...

Tuzla Piyade Okulu’nda tarikatçı olduğu anlaşılan bir teğmenin Atatürk’ün resmini yakasına takmaması, bu anlayıştaki kişilerin orduya sızdığını göstermesi bakımından dikkat çekicidir.

Atatürk karşıtı bu teğmen Türk Silahlı Kuvvetleri’ne nasıl girebilmiştir, onu imtihan eden kurulda kimler vardır?

Tarikat ve cemaat mensubu kişilerin orduya girip subay olabilmesi, iktidarın “Hain FETÖ” kalkışmasından ders almadığını gösteriyor.

Atatürk resmini “Toplu iğne bulamadım” diye yakasına takmayan öğrenciyle birlikte, ona tepki gösteren Atatürkçü teğmenler hakkında da soruşturma başlatılması, siyasetin orduya girdiğini göstermesi bakımından çok üzücüdür.

Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusudur. Ona saygı göstermeyen, hatta düşmanlık hisleri besleyen kişi ya da kişilerin Türk ordusunda ne işleri var?

Daha da hazin olanı, eski bir Genelkurmay Başkanı olan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in:

“Bunda bir şey yok” der gibisinden “Teğmen toplu iğne bulamadığı için resmi yakasına takmamış!” diye olayı hafife almasıdır!

Tekrar soralım:

“Sizler FETÖ’nün hain darbe teşebbüsünden hiç ders almadınız mı?”

★★★

Gelelim Milli Eğitim’e... Orada da karanlık bir yolda ilerliyoruz!

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Meclis’te, tarikat ve cemaatlerin eğitime girmesini savunarak:

“O sizin yaşadığınız eski Türkiye bitti. Vedalaşın. Uyanın, uyanın! Türkiye artık bambaşka bir ülke. Sizin TARİKAT, CEMAAT dediğiniz, bizim STK (Sivil Toplum Kuruluşu) dediğimiz yapılarla toplam 10 tane protokolümüz var. Onlarla protokol yapmaya devam edeceğiz.” diye tüm ilericilere kafa tuttu!

★★★

Tarikat ve cemaatleri öven, onlarla protokol yapan bu Bakan derhal görevden alınmalıdır fakat, nerede o günler?

Arkasının güçlü olduğuna inanan Bakan Bey:

“O sizin yaşadığınız eski Türkiye bitti! Vedalaşın! Uyanın, uyanın!” sözleriyle baklayı ağzından çıkarttı zaten! Amaç apaçık belli!

Ah keşke uyanabilsek ve toplum olarak aklımızı başımıza toplayabilsek!

O zaman Yusuf Tekin gibiler o makamları rüyalarında bile göremezler!

TEBESSÜM

İş bulamayan delikanlı...

Uzun süre iş arayıp bulamayan delikanlının psikolojisi bozulunca hiç çalışmadan yaşamaya karar vermiş. Torununun boş boş oturduğunu gören yaşlı dedesi ona sormuş:

“Evladım, ben bu yaşta çalışıyorum, sen neden çalışmıyorsun?”

“Neden çalışayım ki dede? Çalışınca ne olacak?”

“Tembeller için şans diye bir şey yoktur. Çalışıp para kazanacaksın!”

“Para kazanıp ne yapacağım?”

“Biriktireceksin”

Peki, biriktirip de ne olacak?”

“O paralarla ileride hiç çalışmadan yaşayacaksın be evladım.”

Delikanlı tebessüm etmiş:

“Ne değişecek ki dede? Ben şimdi de çalışmadan yaşıyorum!”

GÜNÜN SÖZÜ

Yaratıyoruz derler,  

Her gün yeni bir eser,

Bol bol tıraş ederler,

Bunlar çok usta berber!