AK Parti’nin İstanbul Adayı Murat Kurum’un tanıtım toplantısı hayli görkemliydi.
Belli ki bakanlık döneminde iş verdiği müteahhitler kesenin ağzını açmışlar, Kurum’un ekibi de masraftan kaçınmamış.
Salonda ilk dikkatimi çeken şey, sahnenin sağ tarafında duran devasa Tayyip Erdoğan fotoğrafıydı.
Kurum’un o devasa fotoğrafın önünde küçücük kalan görüntüsü de aslında seçimlerdeki gerçek durumu da özetliyordu:
İstanbul’da Ekrem İmamoğlu ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın gölgesi yarışacak.
★★★
Kurum, Erdoğan’ın fotoğrafının yarısı kadar olsa da Atatürk’ün fotoğrafını sahnenin sol tarafına koyarak cumhuriyetçi, milliyetçi seçmenlere selam çakmıştı.
Erdoğan’ın Tevfik Göksu gibi gerçek muhafazakârlar yerine özellikle “Cumhuriyet’le ve Atatürk’le sorunu olmayan” izlenimi veren isimleri aday yapacağını daha önce altını çizerek yazmıştım.
Cumhuriyet’in 100. yıl kutlamalarında ve Atatürk’ün ölüm yıldönümü 10 Kasım’da halkın ortaya koyduğu yoğun hassasiyet ve net tavır kendilerini buna zorlamıştı.
Yakın çevresine göre Kurum da Bakan olmadan, AK Parti içinde yükselmeden önce hayli “seküler” bir hayat yaşıyordu.
Ankara adayı Turgut Altınok’un da muhafazakâr değil milliyetçi biri olduğunu hatırlatmak isterim.
★★★
Kıyafeti, kravatının rengi, el kol hareketleri, görsellerle desteklenen konuşması, Kurum’un hayli profesyonel bir ekip tarafından hazırlandığını gösteriyordu.
Ancak acemiliğini ve heyecanını tam olarak attığını, kürsüde iyi bir siyasetçi kıvamına gelebildiğini söyleyemem.
Kurum’un ekibi vaatler konusunda ise aynı performansı gösterememişti.
Bir defa bazı vaatler merkezi hükümet seviyesinde ele alınacak şeylerdi.
Konut yapımı mesela...
Bir dönem karar mekanizmasında yer aldığı TOKİ’nin İstanbul’daki başarısız projeleri, binlerce TOKİ mağduru ortadayken, konut yapımıyla ilgili vaatler biraz havada kalıyordu.
Kurum’un konut konusundaki vaatlerini dinlerken 2009’dan bu yana devletin konut üretimiyle ilgili en önemli kurumları olan Emlak Konut GYO, TOKİ, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nda yöneticilik ve bakanlık yaptığını anımsadım ve aklıma ilk gelen şey “bakanlık yaparken elinizi kolunuzu ne tuttu” sorusu oldu.
Eğitim meseleleri de benzer şekilde...
Belli ki AK Parti, 1994-2019 yılları arasında İstanbul’u yönetirken fark edemediği eğitim, gençlik ve kreş meselelerini İmamoğlu döneminden öğrenmiş.
Öğrenci evlerine yüzde 25 doğalgaz desteği verilecekmiş. Kiralık ev ve yurt bulmakta zorlanan buldukları evin kirasını ödeyemeyen öğrenciler ne olacak acaba?
Kurum üniversite öğrencilerine 10 bin TL burs vereceklerini de açıkladı. İmamoğlu zaten burs verme işini gayet iyi bir şekilde yapıyordu. Kurum’un okullara beslenme desteği verme vaadi de Milli Eğitim Bakanlığı’nın engellemelerine karşın CHP’li belediyeler tarafında sürdürülen bir hizmetti.
Kurum ilk defa evlenecek olan gençlere verilecek 50 bin TL beyaz eşya desteği de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “ilk defa evleneceklere 150 bin lira faizsiz kredi” vaadini anımsatıyordu.
★★★
Tanıtım toplantısı sonrasında bana “Kurum’u nasıl buldun” diye sorarsanız yanıtım şu olur:
“Aday olan Kurum değil hükümet olmuş!”
Yerel bir yöneticiden, hatta kendisinden çok Erdoğan kabinesinin bir üyesi gibi vaatler sıralamış olması bu düşüncemin en önemli sebebi.
Bir de doğal olarak, gölgesinde kaldığı Erdoğan’ın yoğun bir şekilde görünen varlığı.
★★★
Bu arada iktidar, Kurum’dan beklediği sonucu alamayacağını görmüş olmalı ki DEM Parti İstanbul’da aday çıkarsın diye yoğun bir propaganda çalışması başlatmış.
Bir yandan PKK ve terörle ilişkilendirilerek olası CHP-DEM parti ilişkisinin önüne geçilmeye çalışılıyor.
Diğer yandan DEM Parti’yle İstanbul’da aday çıkarsınlar diye adı konulmamış bir pazarlık yapılmaya çalışılıyor.
Anlayacağınız, iktidar cenahında Kurum’la İstanbul zaferi zor görünüyor, umut biraz DEM Parti adayına bağlanmış.