Üç gündür dönüp dönüp CHP Parti Meclisi Üyesi Gökhan Günaydın’ın hafızama mıh gibi yerleşen o sözlerini dinliyorum.
Diyor ki;
“Seçimlerde sandıkların bir kısmına egemen olabildik. Egemen olamadığımız sandık sayısının seçim sonuçlarını değiştireceğinden haberdarız. 14 Mayıs itibarıyla durum böyle. 28 Mayıs’ı bilmiyorum. CHP’nin bilişim sistemi çalışmıştır. Buna karşılık sandıklara hakimiyet ve ıslak imzaların toplanması konusunda eksiklikler olmuştur. Bunları gerçekçi biçimde ortaya koyalım. Bu bir sistem ve kurumsallık sorunudur. Biz Cumhuriyet’ten önce kurulmuş bir partiyiz ve 100 yılımızı doldurmakla övünüyoruz. Dünyanın en eski beşinci partisi olma iddiasını taşıyan bir partinin Türkiye’nin gerçeklerini bile bile hâlâ sandıklara tam olarak sahip çıkamama meselesi benim açımdan kabul edilebilir değildir...”
★★★
Benim açımdan da öyle!..
Bunlar geçiştirilebilecek iddialar değil. Tam tersine seçmenin “sandıklara hakimiz” denilerek yanıltıldığını ortaya koyan vahim açıklamalar.
Üzerinden üç gün geçmiş olmasına karşın yetkili birilerinin çıkıp “Hayır, Gökhan Günaydın doğru konuşmuyor. İşte tüm sandıklardan gelen ıslak imzalı tutanaklar, işte sandık görevlilerimizin isim listeleri” diyememiş olması da ayrıca üzüntü verici.
Bu skandalın sorumluları kimlerse derhal tespit edilip görevlerinden uzaklaştırılmalı ve bir daha da CHP Genel Merkezi’ne ziyaretçi olarak bile alınmamalı!..
Zira seçim süreci başlar başlamaz “Sandık güvenliği çok önemli. Muharrem İnce, ‘2018 seçimlerinde 10 binden fazla sandıkta görevli bulundurulmadı’ diyor. Bu kez de aynısı olmamalı” demekten dilimizde tüy bitti.
Ama şimdi görüyoruz ki her seferinde “Merak etmeyin, tüm sandıklara hakim olacağız” diye cevap verenler bizi doğru bilgilendirmemişler!..
★★★
10 ay sonra yerel yönetim seçimleri var.
Şimdi soruyorum;
Gerçek dışı söylemlerle yanılttığınız seçmeni o gün sandığa nasıl götüreceksiniz?..