Merkez Bankası’nın önümüzdeki günlerden itibaren, yüklü sıcak para girişi beklediği anlaşılıyor. Merkez Bankası yönetiminin geçen hafta sonunda aldığı döviz kredilerindeki artışı sınırlayan kararının altında, bu nedenle oluşacak “açık pozisyonların artması kaygısı”nın yattığı belirtiliyor.
Merkez Bankası faiz indirimlerine başladı ama indirimlerin hızlı olması beklenmiyor. Hâlâ yüksek olan faizler ve TL’deki değerlenmenin devam edeceği beklentisi, yabancı sermaye girişini tetikleyecek gibi gözüküyor. Merkez Bankası, geçen yılki ani yüklü girişler nedeniyle yaşadığı likidite sıkıntısını gözönüne alarak, bu beklentilere karşı şimdiden önlem almaya başladı.
Bir süredir piyasalarda, yabancıların hem tahvile girmesi, hem de yabancı bankaların Türkiye’ye daha fazla kredi açma hevesi içinde oldukları konuşuluyordu. Merkez Bankası geçen hafta aldığı, kredi sınırlarını değiştiren kararıyla, hem fazla girişini frenlemek, hem de KOBİ’lerin kredi sıkıntısını yumuşatmayı amaçladı.
Bankaların bu ay geri dönüşü yoğunlaşacak, yurt dışından yaptıkları sendikasyon kredisi maliyetlerinin ucuzlaması, bu nedenle ödenecek miktarlardan çok daha yüksek miktarda yeni sendikasyonlar yapılması bekleniyor. Bankalar sendikasyon kredilerini alıp içeride döviz kredileri kullandırıyor. Bu beklenti nedeniyle, alınan kararla bankalara “aşırı sendikasyon yapmayın” demek istendi. Böylece özellikle küçük ve orta ölçekli şirketlerin döviz kredisi alıp, yüklü açık pozisyona girmeleri şimdiden engellemeye çalışıldı. Çünkü daha önce döviz kredilerinin, kurlar artmaya başladığında büyük sorun yarattığını yaşamıştık.
Bu nedenle Merkez, döviz kredilerindeki aylık artış sınırını yüzde 1.5’ten 1’e düşürdü. Böylece döviz kredilerinde yaklaşık 20 milyar dolarlık olası artışın, 13 milyar dolarla sınırlanacağı tahmin ediliyor. TL ticari kredilerdeki artış ise yüzde 2’den 1.5’e indirirken, KOBİ’lerde 2’den 2.5’e yükseltildi.
KOBİ KREDİLERİNDE YUMUŞAMA
Büyük şirketlerin doğrudan yurt dışı bankalardan kredi almasını sınırlayan bir engel ise bulunmuyor. Piyasalarda bu konuda da yüklü artışlar olabileceği konuşuluyor. Merkez Bankası’nın duruma bakıp, ileride büyüklerin doğrudan dışarıdan döviz kredileri çok artarsa, bunu da frenleyebileceği belirtiliyor. Merkez, kaynak kullanım destekleme fonu (KKDF) kesintisi gibi araçları kullanarak, bu kredi kullanımını ileride sınırlayabilir.
Merkez Bankası aylık artış sınırını yüzde 2’den 2.5’e çıkardı ama KOBİ’lerin talepleri çok daha yüksekti. Merkez belli ki burada da kademeli bir geçiş hedefliyor. KOBİ’lerin durumlarını yakından izleyen iktisatçılar, bu değişimin yeterli olmayacağını ama bir süre bekleyip görmek gerektiğini belirtiyorlar.
Eğer bankalar bu kararın ardından, faiz indiriminin süreceği beklentisiyle, KOBİ’lere verdikleri kredilerin faiz oranlarını yüzde 40’lara doğru indirirlerse, o zaman piyasanın beklentisinin bir ölçüde karşılanabileceğini belirtiyorlar. Bankaların kredi faizlerindeki tavrına bağlı olarak, bu artış sınırının önümüzdeki dönem tekrar artırılmasının gündeme gelmesi kaçınılmaz olabilir.
Hep söylüyoruz; asıl zorluk şimdi başlıyor, parasal gevşeme sürecinin sıkılaşmaya kıyasla, çok daha dikkatli yönetilmesi şart.