ACAİP YAZILAR

O kadar kasma evladım Arda’nın kazancı yanında senin 200 binin ne önemi var ki?


Türkiye gerçekten çok tuhaf bir ülke.
Adam diyor ki “kazancımı ulu orta söylemeyeyim, asgari ücretlilere ayıp olur.”
Bunun neresi garip diyebilirsiniz?
Şurası.
Çünkü bu adam aslında hiç kimsenin duyamayacağı bir yerde kazancını saklamış.
Herkesin duyduğu yerde ise bağıra bağıra “biliyor musunuz benim aylık kazancım 200 bin lira” demiş.
Anlamadınız değil mi?
Yazının başlığı “acayip yazılar” ya ben de böyle kimsenin anlamayacağı acayip biçimde girdim yazıya.
Hadise şu;
Bir süre önce futbolcu Hacı Arda’nın sabaha karşı kafası hayli iyi olmuş halde şarkıcı bir arkadaşının karısına tacizde bulunduğu ileri sürülmüştü.
Şarkıcı Berkay Şahin, karısına “sarktığını” söylediği Arda ile kavga etmiş, Arda da şarkıcıyı yumruklamıştı.
Arda bununla yetinmemiş Berkay Şahin’in tedavi için gittiği hastaneyi basmış, tabancasını da çıkarıp bir el ateş etmişti.
Olay yargıya intikal etmişti.
İşte hafta içinde bu olayın duruşması vardı.
Mahkemede hakim usulen iki ünlü isme “aylık kazançlarını” sormuş.
Hacı futbolcu Arda göğsünü gere gere “Aylık kazancım asgari 300 bin Euro” demiş.
Berkay Şahin de “Ben ayda bin lira kazanıyorum efendim” beyanında bulunmuş.
Bu beyan sosyal medyada alaya alınınca şarkıcının avukatı bir televizyon programına telefonla bağlanarak Berkay Şahin’in asıl kazancının aylık 200 bin lira olduğunu söylemiş.
200 bin lira neredeeee bin lira nerede?
Tuhaf ülkeyiz diyorum ya, avukat bey bu anormal farkın nedenini nasıl açıklamış biliyor musunuz?
200 bin liralık aylık gelirin ulu orta açıklanması asgari ücretlilere karşı ayıp olurmuş.
İyi mi?
Avukat Ayşegül Hanım diyor ki “Mahkemeyi kandırmak, sayın hakime saygısızlık etmek gibi bir düşüncesi olamaz. Sadece telif haklarından gelen aylık 200 bin TL gelirini söylememe nedeni asgari ücretle geçinen topluluğu düşündüğümüz zaman ayıp olmasın diye... Asla kötü bir niyet yoktur.”
İyi de avukat hanım “mahkemede ayıp olmasın” diye saklanan geliri canlı bir televizyon programında açıklayınca çok daha büyük kitlelere ulaştığının farkında değil mi?
Sadece mahkeme dosyasında kalabilecek bir konu bu sayede canlı yayınla bütün Türkiye’ye duyurulmuş oldu. Aslında Berkay Şahin’in 200 bin liralık aylık gelirinin, Hacı Arda’nın 1 milyon 850 bin liralık gelirinin yanında lafı bile olmaz.
Tabii sorun şu ki; kıçına don alacak parası olmayanlar Hacı Arda’nın aylık kazancının “hakkı olduğunu” söylerler ama şarkıcının aldığı para hepsine batar.

KOMİK

Bu haftanın duvar yazıları


İbrahim Ormancı’dan gelen  aforizmalardan bu pazar için seçtiklerimi sizlere de sunuyorum;

Hanımefendi orada dur. KÜTÜK dediğin adama körKÜTÜK aşık olmuştun bir zamanlar!

★ ★ ★

Bazen mahkemeler öyle yanlış kararlar veriyor ki, sinirlerime HAKİM olamıyorum.

★ ★ ★

Ötme bülbül ötme. Gönlüm yetenek yarışması jürisi değil.

★ ★ ★

Bunu yazan Tosun, imla kurallarına uysun.

★ ★ ★

Türküm, doğruyum, çalışkanım. KPSS’de 98 puan alıp, mülakatta eleniyorum.

★ ★ ★

Hayatımda hep bir arayış içindeyim. Bahane arayışı içinde!

★ ★ ★

Akılsız başın cezasını, ayak takımı çeker asıl.

★ ★ ★

Yemek programlarından aldığım ilhamla hanımın yemeklerini eleştirince , tencereyi başıma yedim ayıptır söylemesi.

★ ★ ★

Hep makus talih yerine, azıcık da payıma makul talih düşseydi iyiydi!

★ ★ ★

Ben sevdim, eller aldı. Birazcık enayi miyim ne?

★ ★ ★

Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar. Elektrikler kesilince birden sizin farkınıza vardım.

★ ★ ★

İnsan düşünce suçunu icat eden bir hayvandır!

★ ★ ★

Vapurda martılara simit atayım dedim. Birden üzerime pislediler. İyilik haram bunlara yeminle.

★ ★ ★

Ülkemizde herkes birbirini hedef gösterirken, atıcılıkta neden dünya çapında başarılar yaşayamadık merak ediyorum hani.

★ ★ ★

Cennetten tapu vaat eden siyasetçilere soruyorum. İmar izni var mı? Kaç kata kadar çıkabiliyoruz?

★ ★ ★

Aşk bir sudur. Ama arıtma cihazından geçirmeden içmeyiniz lütfen.

★ ★ ★

İlim Çin’de bile olsa arayacağız ama yol parasının altından kalkar mıyız bilemiyorum.

★ ★ ★

Turp gibiyim maşallah. Ama turp dediysem pazarda satılmayan elde kalan turp gibi hani.

★ ★ ★

Kılı kırk yaracağına, bir işe yara derim ben.

★ ★ ★

Ne kadar ŞIK olursan ol , YILIŞIK isen nafile.

★ ★ ★

Diyete başlamanın şerefine, mangal partisi vermeyi düşünüyorum.

★ ★ ★

Biz her gece Heybeli’de - iki tek attıktan sonra  ülkeyi kurtarırdık.

KAFAMI BOZAN ŞEYLER

İBB zeytinyağı gibi üste çıkmak istemiş ama olmamış


Tarık Balyalı İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi üyesi, muhtemelen biliyorsunuz.
Balyalı yıllardır AKP’li belediyenin yaptığı usulsüzleri ortaya serer, üstelik hepsinin belgesini de gösterir.
Bir haftadır Büyükşehir Belediyesi’nin saraya çok yakın vakıf, dernek ve kuruluşlara yaptığı maddi destekleri anlatıyor.
Üstelik bu veriler bizzat belediye uzmanları tarafından hazırlanıp raporlaştırılmış belgeler.
Önce Sözcü’den Çiğdem Toker yazmıştı.
Balyalı en son Tele1’deki yayınıma konuk oldu.
Sonunda dün belediye yazılı bir açıklama yapmış.
Zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışmış ama olmamış.
Çünkü Balyalı kime ne verildiyse kuruşu kuruşuna anlatıyor.
Belediye açıklamasında ise hiç isim ve miktar verilmeden yapılan tüm desteklerden söz ediliyor ve yapılanın bir “algı operasyonu” olduğunu ileri sürüyor.
Hepimiz aptalız ya, aynı yöntemi uyguluyorlar yine.
Cinlik şu; Tarık Balyalı benim programımda sorum üzerine yapılanların yasadışı olmadığını ama ahlaka uygun olmadığını söyledi.
Belediye bunun arkasına sığınarak “Biz herkese yardım yapıyoruz” diyor.
Evet. Belediye pek çok dernek, vakıf ve kulübe yardım yapıyor elbette.
Ama burada konu saraya yakın olanlara yapılan ödemelerin miktarıdır önemli olan.
Örneğin bir semt kulübüne yapılan 1000 liralık yardımla TÜGVA’ya yapılan 40 milyonluk yardımı aynı torbaya koyup “Biz herkese yandım yapıyoruz ama” diyebilir misiniz?
Diyemezsiniz ama AKP’li belediye yüzü kızarmadan söyleyebiliyor.

MERAK ETTİĞİM ŞEYLER

Bankalara soruyorum bu  gerçek mi yoksa şehir efsanesi mi?


Önce bir okurumdan gelen mesajı sizlere de aktarmak istiyorum.
Şöyle yazmış okurum;
“Can Bey merhabalar, yazılarınızı her gün takip eden bir okurunuzum. Başıma defalarca gelen bir husus hakkında bilgi vereyim, kredi kartlarındaki temassız özelliği ile mükerrer çekim çok yaygın. Ama sadece benim gibi ay sonunda ekstresini kontrol edenler bunun farkında. Tutarlar çok küçük oluyor genelde. Fark etmezseniz ruhunuz duymadan cebinizden her ay düzenli para çalıyorlar. Bence temassız özelliğini kullanmamak hatta kapatmak daha faydalı olur.”
Bazı kredi kartlarında küçük miktarlardaki harcamalar için “temassız” özelliği kullanılıyor.
Böylelikle kartınızı makineye okutuyorsunuz şifre girmenize gerek kalmadan ödemenizi yapıyorsunuz.
Ancak deniyor ki “Pos makinaları kredi kartına yaklaştırılınca işlem yapılabiliyor.”
Yani, diyelim ki kredi kartınız arka cebinizdeki cüzdanınızın içinde. Biri siz farkında olmadan pos makinasını arka cebinize doğru tutuğunda ekrana yazılan meblağ otomatik olarak sizden çekiliyor.
Bu konuyu son günlerde ben de çok duyuyorum.
Ama bu doğru mu yoksa bir şehir efsanesi mi?
Doğruysa bankalar için de hepimiz için de çok sıkıntılı bir durum.
Doğru değilse bir açıklama yapılmalı ve millet bir de bu konuda “paranoyak” olmaktan kurtarılmalı.