El Bab’ta Türkiye’ye yönelik saldırıların nedenleri konusunda farklı görüşler var. 

Kafa karışıklığının temel sebeplerinden biri hafızasızlık.

Öyle ki: Kimileri mültecilerin- göçmenlerin ülkemizdeki varlığını, Mehmetçik’in Suriye kuzeyinde olmasıyla ilişkili görüyor!

Hafızayı daima güçlü tutmak lazım; Türk ordusu niçin Suriye kuzeyinde? Hatırlatayım:

Göç sebebiyle nüfusu büyüyüp yüz bine ulaşan El Bab, Türkiye sınırına 30 km uzaklıkta-Halep valiliğine bağlı bir şehir. “Kapı” anlamındadır ismi...

Yedinci yüzyıldan beri Müslüman olan El Bab, Eyyubiler döneminde Şii idi. 1516-1919 yılları arasında Osmanlı egemenliği altında olduklarında Sünnileştiler...

2011 yılında emperyalizmin yarattığı iç savaş El Bab’ı da etkiledi. Şehirde yaklaşık 15 “isyancı grup” vardı.

Kasım 2013’te IŞİD şehri tamamen kontrolü altına aldı.

Türkiye sınırında sadece IŞİD değil, “Suriye Demokratik Güçler” ismini alan PKK da toprak işgallerine başladı. En son ABD desteğiyle Menbic’i aldı PKK...

Türkiye başta roket olmak üzere terör saldırılarının hedefiydi artık.

Ve:

★★★

Unutuyorsunuz... Sadece 2016 yılından anımsatma yapayım. Örneğin:

2016 Mayıs’ının başına kadar Kilis’e, Gaziantep’e 70’ten fazla roket ve bilinmeyen sayıda havan saldırısı gerçekleştirildi. Yaz aylarında bölgeye düşen toplam roket sayısı 95 olarak belirtildi.  

O yıl İstanbul Sultanahmet ve havalimanında, Bursa Ulu Cami ve Gaziantep’te IŞİD, Ankara’da iki PKK ve Elazığ gibi yerlerdeki saldırıları sonucu toplamda 144 kişi yaşamını kaybetti. 

Türkiye terör ile teslim alınmak isteniyordu.

-Ki, PKK’nın “hendek ayaklanmasını” hatırlatırım. 

-Ki, 15 Temmuz FETÖ darbesini de hatırlatırım.

Bunlar tesadüf değildi. 

Tüm bu saldırılar sonucu yıkılmayan Türkiye karşı saldırıya geçti; 24 Ağustos 2016 tarihinde, BM Sözleşmesi’nin 51’inci maddesinden kaynaklanan haklarını kullanacağını açıkladı ve Fırat Kalkanı Harekâtı başlattı...

Harekatın ilk yüz günü itibariyle 1.005 IŞİD mensubu ile 299 PKK/ PYD/YPG mensubu terörist etkisiz hale getirildi.

Türkiye’nin salt IŞİD’i değil, sınırında terör koridoru açma gayretindeki PKK’yı da etkisiz hale getirmesi başta ABD-NATO olmak üzere müttefiklerini kızdırdı! Bunların planına göre, Türkiye IŞİD ile savaşacak ve kurtarılan topraklara PKK yerleştireceklerdi!

Gerek IŞİD gerek PKK’yı yenip etkisiz hale getiren Türkiye’ye yönelik, küresel medya ve yerli işbirlikçilerini kullanan sözde müttefiklerimiz bu tarihten itibaren psikolojik harp uygulamaktadır...

★★★

En başa dönersem; kafa karışıklığını gidermenin yolu bilgi sahibi olup analitik düşünmektir.

Kimileri ABD/NATO’nun bize neden düşman olduğunu bu sebeple bir türlü kavrayamıyor. Maalesef... Siyaseti kişiler/liderler üzerinden “seviyorum-sevmiyorum” duygusallığı ile değerlendiriyor. Bunlara göre iktidar ne yaparsa yapsın, yaptığı mutlaka kötüdür! Ve muhalefet ne yaparsa yapsın doğrudur!

Siyaseti bu kaba ayrımdan çıkaramazsak emperyalizmin oyununa geliriz. Stratejisiz siyaset olmaz.

Evet iktidar hata yaptı; emperyalizmin oyununa gelerek Suriye egemenliğine karşı “savaş” açtı. Ancak:

IŞİD-PKK gibi kukla devletlere karşı dün direnç göstermesi gibi bugün de Esat ile görüşmeler yapma isteği-iradesi doğrudur. “Vay dün şunu yaptın” diye sonuçsuz politikalara, demagojiye gerek yoktur.

Kuşkusuz iktidarı değiştirin ama devlet politikalarına düşmanlık etmeden yapınız bunu... Atlantikçi cephenin oyununa, kumpasına gelmeyiniz...

Türkiye’deki kimi şehirlerdeki ve El Bab’daki olayları bu açıyla değerlendiriniz lütfen...

Önce, Suriye ile barışalım.

Sonra, göçmenler sorununu çözelim.