Fenerbahçe adına turun Rangers'a gitmesi olması beklenmeyen en dramatik şekilde oldu. Glasgow'da filmi tersten izlersek Mert Hakan'ın son penaltıda topu tribünlere vurması bir kariyer özeti sayılabilir.

Futbolda negatif duygularını yönetmeyi başaramayan hiç kimseye kader anında sorumluluk vermeyeceksin.

'Fenerbahçe'ye turu kaybettiren şeyler' listesinin ilk sırasını elbette Mert Hakan penaltısı almaz ama penaltı atışlarına plansız gidilmesi kesinlikle ilk 3 sırayı alır.

Hayatı boyunca hiç penaltı atmayan Fred'in orada olması, geçen sene de ilk penaltıyı kaçıran Tadic'in yine topu ilk alan olması, tüm sevmeyenlerinin kaçırsın diye dua ettiği Mert Hakan Yandaş'ın topu uzaya yollaması tesadüf olamaz yoksa. 

Mourinho 120 dakika özelinde her şeyi kusursuza yakın planlamış ama penaltılara yeterli özen verilmemiş belli ki... Bir soygunun her ayrıntısını ince ince işleyip en basit hatadan yakayı ele vermek gibi oldu bu.

Kadıköy'deki maçın ikinci yarısına çıkması gereken kadro +1 Fred opsiyonuyla sahadaydı Ibrox'ta. 3-1'i çıkarmanın Madrid olsan zorlayacağı yerde Fenerbahçe mucizenin kıyısından dönmüştür.

Mourinho bence maçı 3-0 bile kazanabileceğini düşünüyordu ama penaltılarda elenmeyi asla düşünmüyordu. Normal şartlarda maç penaltılara gitmeyecekti çünkü.

90+4'te En Nesyri'nin kaçırdığı gol bu sezon bittiğinde Fenerbahçelilerin en unutamayacağı an olarak kalacak muhtemelen. Atsa bayram yapacağı yeri cenazeye çevirdi. 

Tek bir pozisyonu yeniden yaşama şansı verilse En Nesyri'nin de bunu seçeceğine yemin edebilirim. Şimdiye kadar oynanan maçlarda lig de dahil tüm hikayeyi değiştirebilecek en dramatik an bu.

Uzatmada Mert Hakan'a çıkmayan penaltı, Tadic'in olur sandığı olmaz şutları da düşündürücü ama En Nesyri'nin harcadığı tartışmaya kapalı. 

Rangers'ın İstanbul'daki sahte üstünlüğü bize bir şey gösterdi; 

Mourinho da olsan ilk maçın avantajını bu kadar elinin tersiyle itmeyeceksin.