“Asgari ücrete yapılan sözde zammın, hem esnaf, hem alışveriş yapan vatandaşlar tarafından nasıl karşılandığını, nasıl değerlendirme yapıldığını öğrenmek istedik.
Gördük ki, sahada, pazarda büyük bir öfke var.
Esnafta var bu öfke... Alışveriş yapan vatandaşta da...
Hiç kimse torbasını dolduramıyor.
Millet açlıkla boğuşuyor.
Vatandaş umudunu “erken genel seçime” bağlamış durumda.
Semt pazarlarında, asgari ücret zammı sonrası umutsuzluğun öfkeye dönüştüğünü görüyorum!
Patlıcan-biber bile lüks olmuş. Vatandaş isyanda!”
★★★
Yukarıdaki sözler, Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ’a ait...
Asgari ücrete yapılan 5 bin 104 liralık komik zam sonrasında Ankara’nın Mamak ilçesinde, Gülveren Kapalı Pazar Alanı’nı gezmiş, esnafın ve yurttaşın sesini dinlemiş...
Büyük bir tepki var!
Millet öfkeli...
İnsanlar dokunsan ağlayacak halde...
Vatandaşlarımızı bu duruma düşüren iktidar hâlâ “Ben her şeyi iyi yapıyorum. İşler iyiye gidiyor” havasında...
Muhterem iktidar sahipleri, lütfen çarşıya-pazara çıksınlar da, vatandaşın acınacak halini görsünler...
Yarattıkları bu hazin tablodan, eminim ki, kendileri de azap ve utanç duyarlar.
Ülkemizi istila eden sığınmacılara karşı olduğu ve Suriyeli, Afganlı, Iraklı, Afrikalı, kim varsa ülkesine geri dönmesini isteyerek bu yolda mücadele verdiği için toplumda taraftarları artan Ümit Özdağ “Asgari ücretin 28 bin 500 lira olması gerekirdi. Oysa 22 bin lirada kaldı. Bu iktidar artık en ufak bir umut ışığı vermiyor” diyor.
Ümit Özdağ, iktidarın bu olumsuz gidişe dayanamayacağını söylüyor ve:
“2025 Haziran’ında ‘Erken Genel Seçim’ yapılacağını düşünüyorum. Bunun için biz çalışmalarımızı başlattık” diyor.
★★★
Ümit Özdağ, AKP iktidarının politikalarını da eleştirerek şu görüşleri savunuyor:
“Yanlış politikalar, Türkiye’yi Orta Doğu’da ciddi bir tehlikenin içine sürüklüyor ve büyük riskler barındırıyor.
Bu risklerin birincisi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükûmetin bölgeye bakışının mezhep eksenli olmasıdır.
İktidar ortağı Devlet Bahçeli, Meclis’te kanlı terör örgütünün temsilcilerinin ellerini sıkmıştır. Terörist başı Öcalan’ı Meclis’te konuşmaya davet etmiştir. Bu talep büyük tepki yarattığı için bundan vazgeçilip, DEM Partililer İmralı’ya yollanmıştır.”
Ümit Özdağ, izlenen yanlış politikalar nedeniyle ülkemizi bekleyen daha birçok tehlikenin var olduğunu ve mezhep ağırlıklı politikanın Türkiye’nin başına büyük dertler açacağını söyleyerek iktidarı uyarıyor.
Piyangoda bize düşen “Avucumuzu yalamak!”
Ankaralı avukat okurum A. Erdem Akyüz, çok çeşitleri olan Milli Piyango’nun değişik sürümlerini titizlikle izledikten sonra yeni yıla girerken şu ilginç mesajı yolladı:
“Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında Türk Havacılığı’na katkı olması için kurulan ‘Tayyare Piyangosu’ daha sonra ‘Milli Piyango’ adını aldı. Ancak son yıllarda özelleştirilerek bir yerli-yabancı şirket ortaklığına devredildi.
Birçok isim altında, en bilinenler (Milli Piyango, Çılgın Sayısal, Şans Topu, On Numara) olmak üzere çok çeşidi var. Üstelik bayiliklerin çoğu kaldırıldı. İnternet üzerinden giriş yapılıp paralar verilerek, küçük çocuklar bile kumara yönlendirildi.
Hiçbir masrafı olmayan, el kadar bir kâğıda basılarak satılan bilet paralarının yarısı, bu yerli-yabancı şirket kasasına akıyor. Çekilişte çıkan numaralar tutmadığı için aylarca dağıtılmayan paralar ve faizi de bu şirket kasasında kalıyor.
Üstelik çekiliş sonuçları da tartışmalara yol açtığı gibi, resmi sayfasında yer alan çekiliş bilgileri de karmakarışık. Demek ki, bize düşen şey AVUCUMUZU YALAMAK.”
GÜNÜN SÖZÜ
Doğru karar veremeyen insanlar da, toplumlar da hiçbir yönde ilerleyemez!