Elinizi vicdanınıza koyun ve cevap verin. 

DEM Parti, İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’nun kaybetmesi için çabalasaydı, Van’da 125 bin oy farkla kazandıkları belediye ellerinden alınmak istenir miydi?

Asla.

Yaşadık, gördük.

31 Mart’a günler kala... 

AK Parti, İstanbul’u CHP’den almak için DEM Parti üzerinde her yolu denedi. Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Hanım’ın İstanbul adaylığı gündeme geldiğinde sevinçlerini gizlemediler. 

“Selo” dakkasında “Selahattin Bey” oldu.

“Selo’nun karısı” da “Başak Hanım”lığa yükseldi.

Anayasal haklar siyasi rüşvete ve şantaja konu edildi.

HDP kapatma davası sürerken...

İstanbul’da “kendilerine oy vermeleri” halinde seçimden sonra DEM Partili belediyelere kayyum atanmayacağı ve Demirtaş’ın tahliye edilebileceği ima edildi. 

Sekiz yıldır siyasal gerekçelerle içeride tutulan Demirtaş özgürlüğü ve ailesiyle...

DEM Partililer Demirtaş’a olan sevgileriyle vurulmak istendi. 

Ülkenin en siyasal topluluklarından olan DEM’liler, aptal yerine konmayı kabullenmedi. İstanbul’da CHP’nin adaylarına oy verdiler. 

Sen misin, İstanbul’u AK Parti’ye yar etmeyen...

Sen misin, İmamoğlu’nu destekleyen...

AK Parti, sinsi bir yargı müdahalesi ile Van’a dolaylı bir şekilde kayyum atamaya çalıştı.   

BABASI VE ABİSİ AK PARTİLİ

DEM Parti, 31 Mart’ta Van’ın büyükşehir belediyesi ile birlikte bütün ilçelerini kazanmıştı. 

DEM’li Abdullah Zeydan, yüzde 55.5 ile birinci...

AK Partili Abdulahat Arvas ise yüzde 27.1 ile ikinci oldu. 

Zeydan, Hakkarili bir aşiretin mensubu. Babası Mustafa ve abisi Rüstem, geçmişte AK Parti Hakkari milletvekiliydi. 

Abdullah Zeydan, 2015 yılında HDP’den seçildi.

“PKK sizi tükürüğüyle boğar” dediği için dokunulmazlığı kaldırıldı ve 4 Kasım 2016’da tutuklandı. Demirtaş’ın koğuş arkadaşıydı. 

Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, 20 Aralık 2022’de örgüt propagandasından üç yıl 15 gün hapis cezası yedi.

Zeydan, Diyarbakır İnfaz Hakimliği’ne başvurdu.

Beş yıl iki ay üç gün cezaevinde kaldığını belirterek, cezasının bu süreye sayılmasını istedi. Diyarbakır İnfaz Hakimliği, 24 Mart 2023’te bu isteği kabul etti. Zeydan, 4 Kasım 2016-20 Aralık 2019 arasında tutuklu kalmış sayıldı. 

Adli Sicil Kanunu’na göre memnu (yasaklanmış) hakların geri verilmesi için üç yıl geçmesi gerekiyor. Bu haklar seçme ve seçilmeyi de içeriyor.

Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, 4 Nisan 2023’te Zeydan’ın yasaklanmış haklarını geri verdi. 

Karar Adli Sicil İstatistik Genel Müdürlüğü’ne bildirildi, sicili düzeltildi.

Artık Zeydan’ın siyasete dönmesi önünde engel yoktu. 

DEM’in Van Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu.

3 Mart’ta aday listeleri kesinleşti. İtiraz gelmedi. 

SEÇİME İKİ GÜN KALA

Zeydan, 31 Mart’ta kutlamaları kabul ederken...

UYAP’tan gelen bildirimle sarsıldı. 

Meğer Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, 29 Mart’ta Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yazı yazarak, Zeydan’ın infaz süresinin yanlış hesaplandığını iddia etmiş. Hükmün 20 Aralık 2022’de kesinleştiğini, sicil için gerekli üç yıllık sürenin 2019’dan değil, bu tarihten başlatılması gerektiğini, süre dolmadığı halde yasaklanmış haklarının verildiğini ileri sürmüş.

Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi ise aynı gün bir yıl önceki kararını yok saymış.

SAVCI İTİRAZ ETMEDİ

Mahkeme, yasaklanmış hakların iadesine ilişkin karara Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca ‘görüldü’ işleminin yapılmadığını belirterek, şöyle diyor:

“Kesinleştirme tutanağı tanzim edilmiş ise de usulüne uygun şekilde ‘görüldü’ işleminin yapılmaması nedeniyle kesinleşmiş karardan söz edilemeyeceği...”

Oysa elde kesinleştirme tutanağı var. 

Ayrıca karardan iki ay sonra tali karar fişi mahkeme başkanı ve savcı tarafından imzalanmış.

Buna rağmen, Zeydan’ın infaz tarihi olarak 20 Aralık 2022 esas alınarak “üç yıllık süre henüz dolmadığı” ve “yasaklamış hakların iadesi için gerekli koşulların oluşmadığı” iddia edildi. Ve Zeydan’ın haklarının iadesine yönelik karar kaldırıldı. 

ARVAS: BANA VERİN

AK Partili Arvas, aynı gün Van İl Seçim Kurulu’na başvurarak, başkanlığın kendisine verilmesini istedi.

YSK, “Usule uygun verilmiş bir memnu hakların iadesi kararı mevcut olmadığından” ve “Zeydan seçilme yeterliliğini taşımadığı” için “İkinci adaya mazbata verilmesine” hükmetti.

Dayanak olarak, 2014’te Sivas’ın Ulaş belediyesi seçimlerine ilişkin YSK kararı gösterildi. 

Mazbata Arvas’a ikram edildi. 

O, Arvas ki...

4 Mart’ta “Kayyum atanmak istemiyorum. Seçimleri kazanmak istiyorum” demişti.

Dört hafta sonra...  

Seçimi 125 bin oy farkla kaybettiği halde Van’a dolaylı olarak kayyum atandı.

KARAR USULSÜZ

Van İl Seçim Kurulu Başkanı Murat Altundere, karara itiraz etti. Heyetle aynı fikirde olduğunu kaydeden Altundere, “Usulün doğru işletilmediğini” savunuyor.

Altundere’ye göre...

Yasaklanmış hakların iadesine ilişkin karar yasalara aykırı olsa da kesinleştiği için olağanüstü yollarla kaldırılmalıydı. Ya Adalet Bakanlığı kanun yararına bozmaya başvurmalı ya da Yargıtay’da temyize gidilmeliydi. Altundere iki şart yerine gelmeden Zeydan’ın seçilme yeterliliğine sahip olup olmadığının Van İl Seçim Kurulu tarafından değerlendirilemeyeceğini söyledi. “Aksi halde Yargıtay temyiz yolunun görev alanına girecektir” dedi.

Altundere:

“Bu durumun ancak tam kanunsuzluk yolu ile YSK tarafından değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.”

Zeydan kararının usule aykırı olduğu gün gibi ortada.

VAN’DAKİ MİLLİ İRADE DEĞİL Mİ?

Erdoğan, 25 Mart’ta Diyarbakır’da DEM’lilere seslenerek, “Parti yönetiminin önce hem ülkeye, hem millete, hatta hem de kendi tabanına siyasi irade sahibi olduğunu ispatlaması gerekiyor” demişti.

Bu sözler “İstanbul’da gereğini yapın” şeklinde yorumlanmıştı. 

DEM Parti, gereğini yapmayınca Van planı uygulandı. 

“Plan” diyorum, çünkü... 

Zeydan’ın yasaklanmış haklarının iadesinin hatalı hesaplandığı seçimlere iki gün kala mı fark edildi? 

Kim haber verdi de Adalet Bakanlığı harekete geçti?

Hangi el müdahale etti de...

Bir yıl önce hakları iade eden Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, bir yıl sonra yanlış hesaplama yaptığını idrak etti?

Temiz kağıdı verilmeseydi Zeydan aday olmaz, DEM’liler başka bir aday gösterirdi. Sanki tuzak kurularak, Zeydan’ın aday olması sağlandı. Seçime iki gün kala siyasallaşmış yargı devreye sokularak, mazbata elinden alındı.

Bu müdahale İstanbul’da İmamoğlu’na, Ankara’da Yavaş’a yapılsa ne hissederdiniz?

İstanbul ve Ankara’daki milli irade de Van ve Diyarbakır’daki değil mi?

Neyse ki...

Dün akşam YSK, bu zorbalığın ve çifte standardın yol açtığı infiali gördü ve Zeydan’ın itirazı üzerine Van İl Seçim Kurulu’nun kararını iptal etti. Mazbata asıl sahibi olan Zeydan’a iade ediliyor.

Cübbeli Ahmet’in sandığından CHP çıktı

15 Temmuz’dan beri tarikat ve cemaatler seçimlerde Cumhur İttifakı’na biat açıklaması yapıyor. 

Gelenek 31 Mart’ta bozuldu.

Menzil, şeyh babaları Abdülbaki Erol’un ölümünden sonra üç kardeş arasında pay edilmişti. Fettah ve Mübarek Erol, Semerkand Vakfı’nı ellerinde tutarken, ağabeyleri Şeyh Saki Erol ise Serhendi Vakfı’nı kurdu. 

Bu seçimde Semerkand’çılar Erdoğan’a biatlarını tazelerken, Serhendi’ciler suskun kaldı. Saki Erol’un Yeniden Refah Partisi’ni desteklediği iddia ediliyor. 

İskenderpaşa, Erenköy ve İsmailağa da tercihlerini açıklamadı. Erdoğan ve Kurum’un seçimden bir gün önce İsmailağa’yı ziyaret etmesi para etmedi. 

İsmailağa’dan aforoz edilen Cübbeli Ahmet ise Cumhur’a oy vermenin caiz olduğu ve vermeyenlerin günaha gireceği yönünde fetva verdi. 

Cübbeli’nin fetvasının nasıl sonuç verdiğini merak ediyordum.

Oy kullandığı İçerenköy Hasan Leyli Ortaokulu’nda 1104 numaralı sandığın büyükşehir sonuçları şöyle:

CHP: 130

AK Parti: 104

YRP: 8

DEM: 1

İyi Parti: 4

MHP: 0

İlçe belediye başkanlığı seçimlerinde de CHP, AK Parti’ye fark atıyor. 

Bu sonuç Ataşehirlilerin Cübbeli’nin fetvasına kulak asmadığını gösteriyor.

Zaten Cübbeli’nin duasının Allah tarafından da kabul görmediği aşikar.