Yıllar sonra normalleşmeyi, siyasetçilerin bir arada verdikleri görüntüleri konuşurken bir anda fabrika ayarlarımıza döndük.

2 Mayıs’ta 8 yıl sonra bir ilk yaşanmıştı halbuki.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel AKP Genel Merkezi’nde bir araya geldi.

Normalleşme rüzgarı 11 Haziran’da CHP’ye yapılan iade-i ziyaretle sürdü.

Ancak bu hava 83 gün sonra ne olduğunu anlayamadan bir anda dağıldı.

★★★

Yaklaşık 2.5 aylık süre sonunda Erdoğan geride bıraktığımız haftada eski söylemlerine döndü.

CHP’yi tekrar “çöp, çukur, çamur” ile tarif etmeye başladı.

Aslında ilk sinyali 20 Temmuz’da KKTC ziyaretinden dönüşte almıştık.

Gazeteci Altan Sancar’ın kulisine göre Erdoğan dönüş yolunda uçakta “fazlasıyla” keyifliydi.

Öyle ki bu her zaman onunla uçağa binen “seçilmiş” gazetecilerin bile dikkatini çekti.

“Ne yapacağını planlamış, yol haritasını belirlemiş” yorumları yapıldı.

★★★

Çarşamba günkü grup toplantısında o “oyun planı”nın ilk adımı olabilecek bir salvo gördük AK Parti’den.

Yıllardır Sayıştay raporlarında yer almasına, borçlarınızı ödeyin diye uyarılar yapılmasına rağmen hiç ödenmeyen ve yapılandırılan SGK prim borçları bir anda belediyelerden talep edildi.

İcra yoluyla bu borçların tahsil edilebileceği belirtildi.

Ama bu arada İsmail Arı’nın haberiyle öğrendik ki, Pendik gibi AKP’li belediyeler bu açıklamadan kısa süre önce ellerindeki bazı arazileri SGK borçlarının silinmesi karşılığında Hazine’ye devretme kararı almıştı.

İBB de aynı uygulama için başvuruda bulundu.

Yanıtın ne olacağını hep birlikte takip edeceğiz.

★★★

AK Parti’nin yerini sağlamlaştırmasında uzun yıllardır dar gelirlilere yapılan kömür ve erzak gibi yardımların hep ön plana çıktığı iddia edilirdi.

Ancak bir süredir toplumda üstlendikleri bu rol değişmiş durumda.

CHP’li belediyeler 35 liraya yemek yenilebilen Kent Lokantaları, 1 liraya çay içilebilen Emekli Evleri açıyor.

Pazar yardımları, kreşler, yenidoğan destekleri artıyor.

Belediyeler bu hizmetleri elbette belirli bir gelir gider dengesinde, ince ince hesaplar yaparak sağlıyor.

Özgür Özel’in “mali darbe” dediği AK Parti’nin bu borç tahsilatı talebi, bütçenin hesabını şaşırtacak.

Üstelik belediyeler üzerine başka gider yükleri de bindirilmek isteniyor.

Mesela bir Bozcaada örneği çıktı karşımıza.

Daha geçen hafta adanın yarısını kaplayacak bir JES projesi için ilana çıkan Çanakkale İl Özel İdaresi, “çevreyi kirletti” diye belediyeye yaklaşık 1,2 milyon liralık dev bir ceza kesti.

Borç kıskacından sonra bir de ceza sopası gösterildi.

★★★

Sokak hayvanları ile ilgili düzenleme de belediyeleri zora sokacak uygulamalardan bir diğeri.

Can dostlarımızın topluca öldürülmesine yol açacak yasa teklifi hem bu işlemin hem de barınakların mali yükünü belediyelerin üzerine bırakıyor.

Belediyeler hayvanları öldürmeyi reddederse, belediye başkanlarına 2 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.

CHP kendi yönetimindeki hiçbir belediyede bu yasayı geçse dahi uygulamayacağını duyurdu.

Bu da başkanlara karşı bir de yargı sopasının devreye sokulabileceği izlenimi yaratıyor.

İmamoğlu hakkında zaten İstinaf Mahkemesi’nde bir dosya var.

Ceza Yargıtay tarafından da onanırsa İmamoğlu siyasi yasaklı sayılacak.

Bu hamle ile ön plana çıkabilecek diğer belediye başkanlarının da tepesinde Demokles’in kılıcı sallandırılabilir.

★★★

Şimdi soru şu; giderleri bu denli artan belediyeler ayakta kalmak için ne yapacak?

Gelirlerini artırmaları için yeni yatırımlar yapmalarına hangi ölçüde imkan tanınacak?

Tablonun gider kısmındaysa borcu olan her belediyeye aynı haklar verilecek mi?

Yoksa AK Partili belediyelerin borçları Pendik örneğinde olduğu gibi arazi karşılığı mahsup edilirken, CHP’li belediyelerin gelirlerine el konulup, belediyeler çalışamaz hale mi getirilecek?  

Bana kalırsa AK Parti büyük bir risk aldı.

Şu anda attıkları adımla karşı tarafı sıkıştırdıklarını düşünüyorlar ama maç 90 dakika.

Özgür Özel 2019’da yenilenen seçimleri hatırlatarak “O gün ‘Adli darbe’ yaptılar demokrasi tokadı yediler, ‘Mali darbe’ ile belediyeyi çalışamaz hale getirirlerse yine tokat yerler. Gerekirse ellerimizle çöp toplarız” dedi.

Medya var, imkanlar var.

Eğer cezalandırılan belediye başkanları değil de halk olursa, CHP topu Erdoğan’ın sahasına atıp havayı pekala tersine çevirebilir.

AK Parti ise bu krizden CHP’nin daha güçlenerek çıkmasına neden olabilir.