Varlığımızın kaynağı, yaşam ortamımız dünyanın hepimizi kucaklayıp barındıran, olanaklarıyla ölünceye kadar donatıp doyuran yapısı, öldükten sonra da toprağıyla besleyip koruması tanımı ve anlatımı güç bir olgudur. İnsanlığın beşiği olan topraklar aynı zamanda ona sarılan kollardır. Doğanın gizli yaşam gerçeği çekirdeğinde saklıdır. Yaratılma, yapılanma, yaşam sonrası gibi bilim gücüyle bile anlatılamayan oluşumlara ilişkin açıklamalar henüz kaynağa ulaşamamıştır.
Kişinin kendisinden, çevresinden ve yararlanıp kullandığı olanaklardan edindiği, çabaları ve çalışmalarıyla bulup saptadığı bilgiler tüm gerçekleri aydınlatmaya yeterli olamamıştır. Canlıların yaradılışı ve yapısı bilimin varsayımları ( tahminleri) ile açıklanmaktadır. Yaşam gerçeği şimdilik bu durumdur. Yaşamın güçlüklerini, sıkıntılarını, olumsuzluklarını bireylerin kendi çabalarıyla çözmesi yanında da dayanışmayla kotarmaları da toplumsal bir yöntemdir. İnsanlar arasındaki ilişkinin uygarlık doğrultusunda ve kapsamında giderek daha başarılı ve doyurucu olması, toplum olanaklarını gündeme getiren bir durumdur. Birliktelik, anlayış ve dayanışma insan gücünü sağlayan bir bağdır. İnsanları mutlulukta, sevinçte ve kıvançta buluşturup birleştiren edinimler ortak duygu ve düşüncelerin sonucu olarak paylaşıldıkça değerlidir. Destek, katkı, yardım, sakınca, tehlike ve kötülükten koruma, alıkoyma, kurtarma, övülecek davranışlardır.
Mutluluk ağız tadıyla değil duygu ve düşünce serinliğiyle, sevinciyle yaşanır. İnsan yaşamında özellikle aile yapısı içindeki düzenden kaynaklanan mutluluk daha çok konuşulur ve ele alınır. Başarının verdiği içten birlikteliğin, dayanışmanın, kazanımın, edinim mutlulukları yaşam gücünü artıran duygu coşkusudur. Toplumsal yaşamda öncelikle evlilik konusunda anımsanıp konuşulan mutluluk, yaşamın öbür alanlarında ve konularında da yaşanması istenen bir kaynaktır. Kişisel ilişkilerde, toplumsal durumlarda anlayışın, anlaşmanın, dayanışmanın değeri, insanlık alanlarının her kesimine güç ve aydınlık kazandıran bir etkendir. Dayanışma içtenlik, özveri ve sıcaklık yumağı bir güçtür.
Mutluluk yaşam ödülüdür. Gücün kaynağı ve dayanağıdır. İlişkilerin ortamı ve yapıcı sonucudur. Gönül esenliği ve sıcaklığıdır. Bu ve benzer nedenlerle kişisel ilişkilere, dostluğa çok önem ve değer veririm. Sonsuzluğa göçen bir ağabeyimizin yineleyerek uyarı ve öneride bulunduğu şu sözü hiç unutamam: "Ne altın gemi, ne gümüş gemi, dost gemisi!"