-Dünya aydınlığının kaynaklarından öğretmenlerin yeri asla unutulamaz.-
Anne kucağından, baba ocağından sonra bizi sarmalayan en yararlı kaynak öğretmenlerdir. Okul sıcaklığının, öğretmen ilgisinin ve arkadaş kıvancının tadı, insan yaşamının en ışıklı günleri ve kazanımıdır. İlkokul, ortaokul ve lise öğretmenlerimi hiç unutmadığım gibi Anayasa Mahkemesi günlerimde de onları ziyaret etmeyi savsaklanmaz bir görev bilirdim. Bu yaklaşımımda babamın öğretmen olması bir yanda, benim de 1956-1966 yıllarında Ankara Cebeci Ortaokulu’nda, Adliyeden çıkınca öğleden sonra, Türkçe, Yurttaşlık Bilgisi ve Yazı dersi öğretmenliği yaptığım gerçeğinin de unutulmaz bir yeri vardır. Anılar bizim en sıcak başyastığımızdır. Yarınlar koşusunun duygu ve düşünce kaynağıdır, yaşam gücüdür.
Anılarımız içinde en ışıklı yeri ailelerimizle birlikte öğretmenlerimiz alır. Ben ilkokul, ortaokul, lise öğretmenlerimle üniversite büyüklerimi hiçbir zaman unutmam. Sağ kalanları ziyaret eder, arar-sorarım. Bizi eğiten, yetiştiren insanların yaşamımızdaki güneşli yerlerini hiçbir zaman başka şeylerle gölgelemem. Işığın bir damlası, bir çizgisi bile yaşam aydınlığımıza yol açan değerdir. Ne yazık ki öğretmenlerimize yaraşır oldukları saygıyı, ilgiyi ve değeri göstermekte kusurluyuz. Ne sorunlarıyla yeterince ilgileniyor, ne de güçlüklerini gidermeye gereken önemi veriyoruz. Devlet yönetiminin öğretmenler konusuna ve sorunlarına gereken yaklaşım sıcaklığını gösterdiğini savunmak güçtür.
Öğretmenler konusunda yıllarca ilçe Millî Eğitim Memurluğu yapan rahmetli babamın çalışmalarını unutamam. Bu konuda ATAtürk’ümüzün Millî Eğitim Bakanlarından Hasan Ali YÜCEL’i eğitim tarihimizin kahramanı olarak anarım. Kendisini en son benim yönettiğim bir münazarada Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’nde jüri üyesi olarak karşılamış ve selâmlamıştım. Aynı zamanda değerli bir yazar ve şairdi. Onun bir şiirini de yazıma alıyorum:
Atatürk
Türk tarihi insanlığa kök olmuştur, evrenseldir,
Türk Milleti ta Asya’nın ortasından kopup gelen,
Gökyüzünün dört yanına kol atan bir coşkun seldir.
Hep o selin ayakları: Sümer, Elam, Mısır, Eti
Türkiye’dir bir kolu da, en yenisi, en gürbüzü:
Tarih, yeni yazmaktadır böyle güçlü bir devleti
Bu devleti kuran kimdir? Sensin, bilir bunu cihan,
Adın KEMAL ATATÜRK’tür, büyük küçük tanır seni,
Sensin Türk’e yol gösteren, Sensin bize Ulu Başkan.
Damarında akan kanda Milletinin öz kanı var
Bileninde Milletinin yenilmeyen öz kuvveti,
Yüreğinde, bütün Türklük tarihinin volkanı var.
Görüşünle vatanını ölümlerden sen kurtardın;
Düşmanları bu topraktan denizlere sensin döken.
Yıkık yurdu can verici ellerinle sen onardın.
Uzak, yakın geçmişlerde hiçbir eşi bulunmayan
Eserini yarın için, Türk Gencine imanladın
Biz de onu korumaya and içmişiz buna inan.
Çalışmakta, iş yapmakta, yurt sevmekte örnek sensin
Bizler Senin çocuğunuz, Atamazsın ey ATATÜRK
Kurtaransın, koruyansın, Türikye’ye can verensin.
Hasan Âli YÜCEL