Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Zeytinburnu Kazlıçeşme'de partisi tarafından düzenlenen 'Milli İradeye Saygı' mitinginde, "tıraşlamak istediği ancak gerçekleşmediği için sahibine küstüğü" gökdelenlerin gölgesinde seçmenlerine hitap etti.


ERDOĞAN'IN KONUŞMASINDAN SATIRBAŞLARI;

* "Şu anda Gezi Parkı boşaltıldı, Taksim meydanı boşaltıldı, belediyemiz orayı temizledi çiçeklendirmelerini yapıyor, çevreciler iş başında..."

* "Ben dedim ya üç beş çapulcu. Rahatsız olanlar oldu. Yarası olanlar konuştu.

* "Camide alkol kullananlara, ayakkabısıyla girenlere hukuk çerçevesinde hesap soracağız"

* " Polis biber gazı kullanır, yetkisi var"

* "Kim çevreci AKP iktidarı... Bunların çevrecilikle falan alakası yok bunların dikili ağacı yoktur Türkiye'de..."

* "Başörtülüye şiddet uygulayan alçaklara hesap soracağız."

* "Bu ülke yol geçen hanı değil. İstediğin yerde miting yapamazsın, miting alanı neredeyse orası"

* "Faiz lobisi ortaya çıktı, bunları A'dan Z'ye biliyoruz"

* "Uluslararası medya, Avrupa Parlamentosu Gazze'yi, Suriye'yi görmez"

* "Kararlı bir şekilde yolumuza devam ediyoruz"

* "CHP'ye sesleniyorum: Neden teröristbaşıyla Atatürk'ü yan yana getirdiniz?"

* "Eğer Türkiye fotoğrafı görmek isteyen varsa, uluslararası medyaya rağmen görmek isteyen varsa fotoğraf burada. Uluslararası medya bunu da gizleyin olur mu? Hadi bakalım BBC bunu da gizle. CNN bunu da gizle. Reuters bunu da gizle. Günlerdir yalan haberler ürettiniz. Türkiye’yi dünyaya farklı gösterdiniz. Siz yalanlarınızla başbaşa kaldınız. Bu millet sizin dünyaya tanıttığınız millet değil. Bu millet samimi, bu millet gece tencere tava çalan bir millet değil."

* "Eline Molotof atıp polise fırlatan, kıran yakan yağmalayanlar burada değildir. Ve biz söyleyeceğimizi demokratik yollarla söyleriz. Hukukun bize tanıdığı yerlerde söyleriz. İstanbul’un miting alanı neredeyse orada söyleriz. Asla hukuku zorlamayız. Zorlamadık."

* "Bunlar cumhuriyet mitinglerini, Danıştay saldırılarını, müdahale senaryolarını bize karşı AkKP’ye karşı hukuka karşı tertip ettiler. Bu millet sabretti 22 Temmuz’da 12 Haziran’da bunun hesabını sordu."

Diyorlar ki sayın Başbakan çok sertsin. Bazıları da diktatör diyor. Bu nasıl diktatör ki sizin gibi o gezi parkını işgal edenlerle samimi çevrecileri kabul ediyor. Böyle bir diktatör var mı yahu dünyada. Orada size gösteri yaptırtacak ha. Mümkün mü? Biz bu milletin hizmetkarıyız, hizmetkarı.

Biz bütün adımlarımızı sevgi üzerine bina ettik. Mesele Gezi Parkı değil. mesele başka. Önce Ankara’da partimin genel merkezine lav silahıyla saldırdılar. Odama saldırdılar. Ardından reyhanlı’da 53 kardeşimizi şehit ettiler. İşte bu son olaylar zincirin yeni bir halkası.

Bu gösterilerde yer alan almaya devam eden kardeşlerime sesleniyorum. Mesele gezi parkı, ağaç, çevre değil. mesele demokrasi milli irade, mesele millet. Asıl mesele Türkiye.

O gösterilerde yer alan kardeşlerim artık bunları görsün. Bu oyunu görsün. Bu oyunu hep beraber bozmalıyız. Hedefin Türkiye olduğunu birliğimiz bütünlüğümüz olduğunu görsün.

Bu karanlık çevreler sizi hesaba katmadılar. Bu milletin iradesini anlamadılar. Tanımadılar. Hukuka demokrasiye ülkesine sahip çıkan bu sessiz yığınları hesaba katmadılar. 76 milyonun bu şiddet eylemleri karşısında nasıl tek yürek olduğunu hesaba katmadılar.

Çok enterasan. Ellerinde Türk bayrağıyla geziyorlar, Türk bayrağını yakanlarla beraber oluyorlar. Tabi bu arada Gazi Mustafa Kemal’i de istismar ediyorlar. Ama Gazi Mustafa Kemal ile bölücülerin posterlerini yan yana taşıyorlar. Şimdi ben buradan CHP’ye sesleniyorum. CHP’nin kuyruğuna takıldığı sözüm ona ulusalcılara sesleniyorum. Atatürk Kültür Merkezi’ne asılan o paçavralar içine sindi mi?

Cumhuriyet Anıtı’na asılan o paçavralar içinize sindi mi? Camilerde alkol kullananlar, başörtülü kardeşlerime el uzatanlar içinize sindi mi? 18 gündür sokaklara yazılan küfürler, küfürlü sloganlar içinize sindi mi?

Ama şunu söyleyeyim. Bu CHP’nin yönetiminde olanlar, bunun kadrolarının büyük bir çoğunluğu, bunların içine siner. Çünkü bunlar maalesef karakterlerinin gereğini yapıyorlar.

Başörtüsü düşmanlığında ileri çıktıkları için CHP bunları kıskanmıştır. Zaten tarihinde var. Bunlar tek partili dönemde camileri ahır olarak kullananlar değil mi? Bunları Meclis’te hep belgelerle açıkladım.

Sokak sokak direniş çağrısı yapan CHP, sokak sokak terör estirenlere emin olun gıpta ile bakmıştır. Polise en ağır hakaretleri yapan CHP milletvekilleri. Benim polisime ana avrat küfür ediyor. Bunu televizyonlarda izledik. Bunu televizyonlarda izledik. Yeri gelince bunları paylaşacağız.

Para veren CHP milletvekilleri. Elbette sokaklardaki dehşet karşısında bunlar hakikate mutlu olmuştur. Zaten istedikleri bekledikleri bu. Ya küfredecekler ya hakaret edecekler. Ama kadera bakın ki bu gösterilerin üzerine çöreklenmeye çalışan CHP dışarıda bırakıldı. Şimdi zorla bir yerlere girmek istiyor.

Şimdi çevrecilik diyorlar değil mi? Bir örnek vereceğim. Şimdi Kocaeli Belediye başkanını gördüm de aklıma geldi. SEKA kağıt fabrikasını biz yıkıyoruz dediğimiz zaman sayın Baykal çeşitli milletvekilleri hep birlikte SEKA’ya geldiler. Bu illegel örgütler de geldi. Orada günlerde ayak dirediler. Dediler ki biz burayı yıktırmayacağız. Biz de dedik ki yıkayacağız. Burada çalışanları da belediyeye alırız dedi. Biz burayı park yapacağız, yeşil alana dönüştüreceğiz dedik. SEKA Kağıt Fabrikası’nın olduğu devasa alan şimdi parktır, park.

Bir hafta önce CHP genel başkanı çıktı Gezi Parkı için halk oylaması yapılsın dedi. Dün çıktı “ne plebisit, ne referandum, ne yargı kararı” Sen kimsin yahu? Millete rağmen kimse laf edemez. Bu nasıl bir kafa yapısı. Bu neyin kafası? Allah aşkına bu CHP genel başkanının akşam nasıl yattığını sabah nasıl kalktığını bilenler var mı? Ey CHP yönetimi. İstesen de istemesen de kabul etsen de etmesen de. Demokrasinin sahibi millettir.

Şu İstanbul’un minarelerinden iç karartıcı şekilde, “tanrı uludur tanrı uludur” diye okunuyordu. Kim yaptı bunu? CHP. İşte 16 Haziran 1950’de merhum Adnan Menderes bu büyük zulme son verdi. 16 Haziran’dan itibaren Allahu ekber diye okunmaya başlandı.

CHP döneminin ağır dayatmaları, toplum mühendisliği tek tek sona erdi. Millet iradesine saygısı olmayanlar 27 Mayıs’ta o başbakanı devirdiler. Sonra iki arkadaşıyla birlikte dar ağacına götürüp astılar.

Burada bir şey söyleyeceğim. Sayın Başbakan çok sert. Çok gerilimden yana. Diktatör. Onlara sesleniyorum. Sayın Menderes, çok kibardı, çok nazikti. Bu kadar kibar, bu kadar nazik insanı ipe götürdünüz. Astınız be vicdansızlar. İdam ettiniz.

Şimdi Erdoğan için de bunu kullanıyorsunuz. Fakat biz ölüm haktır, Allah’ın verdiği ömrü kimse Allah’tan başka alamaz. Biz buna inanmış insanlarız. Biz milletimizle kucaklaşmışız. Milletimizle bütünüz. Bizi ayırmaya kimsenin gücü yetmeyecek.

Taksim Gezi Parkı bahanesiyle Türkiye genelinde ortaya konan tavır kesinlikle samimi değildir. Milli iradeyi bir tarafa koymak suretiyle, azınlığın çoğunluğa tahakküm etme çabasıdır. Azınlık çoğunluğa tahakküm edilemez. Aksi takdirde bu iktidar kendisine oy verenlere saygısızlık yapmış olur. Biz yüzde 50’yle geldik. Ama biz yüzde 100’ün hükümetiyiz.

Hakkari’e bizim milletvekilimiz yok. Ama Hakkari’ye hizmet gitmiyor mu? Üniversitesi var, yolları yapılıyor. Şimdi havaalanı yapılıyor. 10 yıl önce havaalanı yapılıyor dense kim inanırdı?

Ağacın çevrenin gezi parkının ardına saklanıp korkakça alçakça kendi hesaplarını görmeye çalışanları biliyoruz. Ağacın çevrenin gezi parkının arkasına saklanan faiz lobisini de biliyoruz. Kaymak tabakayı bizler de milletimiz de çok iyi tanıyoruz. Sandıktan başka yol arayanlara geçit vermeyeceğiz.

Çetelerin terör örgütlerinin illegal örgütlerin vandallıkla milletin huzurlarını bozmasına müsaade etmeyeceğiz. Bu milli irade hırsızlarına karşı bugün tüm Türkiye tek yürek halindeyiz.


Şimdi tencere tava çalanlara sesleniyorum. Sizler de benim vatandaşımsınız. Ama diyorum ki bu tencere tavayı gece yarısı çalacağınıza gelin bu meydanlarda çalın. Ve gayet güzel şekilde burada yapın. Verin buradan mesajınızı.  Hiç kimseye hor gözle bakmadan gönül gönüle geleceğe yürüyeceğiz.

Şimdi artık çok daha fazla çalışacağız. Seçimlere 8 ay kaldı. Biz bugüne kadar sustuk sükut ettik. Sabrettik. 8 ay daha sabredeceğiz.  Sandıkta bu milli irade hırsızlarına gerekli cevabı vereceğiz.

20’sinde inşallah Mersin’de akdeniz oyunlarının açılışını yapacağız. 21’nde U20 Kayseri’deyiz. 22-23’te Erzurum ve Samsun milli irade saygı mitinglerini yapacağız. Hazır mıyız?

Benim sizden bir ricam var. Türk bayraklarınızı sakın katlayıp koymayın. Balkonlarınıza asmanızı istiyorum. Tamam. Bu bayrakları balkonlarınıza asmak istiyorum. Bu bir bayrak kampanyasıdır. Bunlarla birilerine cevabı çok iyi şekilde vereceksiniz. İstanbul’un her yerinde bunu göreceğiz.

MİTİNGE VAPUR VE BELEDİYE OTOBÜSLERİYLE GELDİLER

Kazlıçeşme Meydanı’nda düzenlediği mitinge Anadolu Yakası'ndaki partililer teknelerle Zeytinburnu’na geldiler, buradan da İETT’ye ait otobüslerle miting alanına götürüldü. Miting alana çevresine çok sayıda polis ekibi takviye edildi.

AKP'nin Saat 18:00’da başlayacak olan miting nedeniyle Anadolu yakasından gelenler için tekneler tahsis edildi. Teknelerle Zeytinburnu’nda bulunan Zeyport Limanı’na getirilen partililer, buradan İETT otobüsleriyle miting alanına taşındı.

Miting alanına girenler X-Ray cihazında geçirildikten sonra üst aramaları yapıldı. Partililerin getirdikleri bazı döviz ve pankartlar ile seyyar satıcıların Başbakan Recep Tayyip Erdoğan resmi bulunan atkılar dikkatleri çekti. Miting alanına çok sayıda polis ekibi sevk edildi.