Enflasyon artacak izdiham azalacak
Merkez Bankası, ekonomik durgunluk dolayısıyla önümüzdeki aylarda işsizliğin giderek artmasını bekliyor.
Recep GENEL / SÖZCÜ
Para politikasında gevşeme sinyalleri vererek doların yeniden hareketlenmesine neden olan Merkez Bankası, ekonomistlere yaptığı sunumda ekonomideki durgunluğa bağlı olarak yılın ikinci yarısında istihdamda yavaşlama gözlenebileceğini açıkladı. Erdem Başçı Başkanlığın’da Merkez Bankası’nın ekonomistlere yaptığı sunumda, “Eylül ayında döviz kurunun gecikmeli etkileri ve işlenmemiş gıda fiyatlarındaki oynaklığa bağlı olarak enflasyonun yükselmesi beklenmektedir” denildi.
İHRACAT BÜYÜMEYE DESTEK VERİR
Bankanın açıklamasında son dönemde jeopolitik gelişmelerin ihracat artışını sınırladığı ifade edildi. Yılın ilk yarısında iç talep büyümeye ılımlı katkı verirken dış talebin zayıf seyrettiği vurgulanan sunumda, “Yılın ikinci yarısında Avrupa Birliği ekonomilerindeki talep artışının desteğiyle net ihracatın büyümeye katkısının yükselmesi beklenmektedir. Cari işlemler dengesindeki iyileşmenin ağustos verisi ile birlikte tekrar gözlenmeye başlayacağı ve yıl boyunca devam edeceği öngörülmektedir” tespitleri yapıldı.
TÜKETİM TALEBİ AZALDI
Tüketici güven endekslerinin yılın ikinci yarısında özel tüketim talebinde bir miktar yavaşlama olacağına dikkat çekilen açıklamada “Yılın ikinci yarısında ihracattaki toparlanmanın iktisadi faaliyetteki yavaşlamayı sınırlayacağı tahmin edilmekte. İstihdam yılın ilk yarısında istikrarlı bir şekilde artmaya devam etmiştir; ikinci yarıda bir miktar yavaşlama beklenmekte” denildi.
Sunumun “Parasal ve Finansal Koşullar” bölümünde gelişmekte olan ülkelere yönelik portföy akımlarının oynak bir seyir izlediği belirtilerek, benzer şekilde risk primi göstergeleri ve döviz kurlarının da oynak bir seyir izlediği bildirildi. Merkez Bankası sunumunda sıkı para politikası dolayısıyla tüketici kredilerindeki azalmaya vurgu yapılarak “Sıkı para politikası duruşu ve alınan makro ihtiyati önlemlerin etkisiyle kredi büyüme hızları makul düzeylere inmiştir. Ticari kredilerin tüketici kredilerine göre daha hızlı büyümesi fiyat istikrarına, finansal istikrara ve dengelenme sürecine katkı yapmaktadır” değerlendirmeleri yapıldı.
BANKALARA LİKİDİTE DESTEĞİ
Bankanın sunumunda bankacılık sektörünün aracılık maliyetini azaltmak ve çekirdek yükümlülükleri desteklemek için TL zorunlu karşılıklara ödenen kısmi faizin yıl sonuna kadar üç adımda 150 baz puan artırılmasına karar verildiği belirtildi. Sunumda “TL zorunlu karşılıklara ödenen kısmi faizin artırılması finansal sisteme döviz likiditesi sağlarken, çekirdek olmayan yabancı para cinsi yükümlülükler için zorunlu karşılık oranlarının yükseltilmesi rezervleri artırıcı yönde etkileyecektir” denildi.
BEKLEMENİN MALİYETİ YOK
Odeabank Başekonomisti İnanç Sözer, “Merkez Bankası ihtiyaç olursa likidite politikasını daha da sıkılaştırabileceğini vurgularken, mevcut durumda yüzde 9 seviyesindeki ortalama fonlama faizi yeterli görülüyor. FED faiz artırmadan Merkez Bankası adım atmayacaktır. FED’den aralık ayında artırım bekliyoruz, ancak bu da ötelenebilir. Merkez Bankası faiz koridorunun daraltılması ile likidite sıkılaştırması arasında ciddi bir fark olmadığını, o nedenle de FED’i beklemenin bir maliyeti olmadığını düşünüyor” dedi. Sunumda bankaların kısa vadeli borçlarını karşılayacak rezev olduğu belirtildi.
