Zeynep GÜRCANLI/ANKARA

PKK terör örgütünün Güneydoğu'daki "hendeklerinin" nedeni ortaya çıktı.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) tarafından yayınlanan bildiride, PKK'nın hendekleri savunuldu, "özyönetim" tarif edildi, bunun "siyasi statü talebi" olduğu vurgulandı. "Özyönetim", Güneydoğu'da bir değil, birkaç bölgesel parlamento kurulmasını da, Kürtçe eğitimi de, "kadın kömünleri" oluşturulmasını da kapsıyor. PKK elebaşısı Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması da "özyönetimin" olmazsa olmazı...
DTK bildirisine göre, HDP'nin de sürekli dile getirdiği "özyönetim" şunları içeriyor;

FOTO:DHA DTK'nın bildirgesi Apo posterlerinin altında yapıldı.


* SİYASİ STATÜ TALEBİ- Bildirinin en vurucu yeri, yapılanların nedenine ilişkin bölüm. Bildiride, "Demokrasi ve özgürlük talepleri özünde siyasi statü talepleridir" denilerek, asıl amacın siyasi statü elde etmek olduğu vurgulandı. Bildirinin geri kalanında da bu siyasi statünün nasıl olacağının "ayrıntıları" yer aldı.

* ÖCALAN SERBEST BIRAKILSIN - DTK bildirisinde açıkça Öcalan'ın serbest bırakılması istendi. Öcalan'dan "Kürt Halk Önderi" olarak bahsedildi. Öcalan'ın serbest kalarak, başlaması istenen siyasi süreci "yöneteceği" ifade edildi.

* ÖZERKLİK GELSİN, YEREL PARLAMENTOLAR KURULSUN- Bildiride, Türkiye için yönetim şekli olarak da "özerk bölgelerden oluşacak" bir sistem önerildi. Buna göre, ülke genelinde, "bir ya da birkaç komşu şehri kapsayacak" özerk bölgeler oluşturulacak, tüm bu "özerk bölgelerin" Meclisleri olacak. Bu meclislere seçilenler, hiçbir şekilde Ankara'daki merkezi yönetim tarafından görevden alınamayacak.

* ŞEHİR, MAHALLE, KÖY MECLİSLERİ OLACAK- "Özerk yönetimin" altında da, şehir, mahalle, köy, kadın ve gençlik meclisleri kurulacak. Tüm bu oluşumlarda kadınlara eşit temsil imkanı sağlanacak.

* "KADIN KOMÜNLERİ" KURULACAK- Kadınların ihtiyaçlarını karşılamak için, "kadın meclisi" ya da "kadın komünü" kurulacak. "Özerk bölge"nin kadınlarla ilgili tüm kararları, bu meclislerden de geçecek.

* KÜRTÇE "RESMİ DİL" OLACAK- Türkçe'nin yanı sıra, Kürtçe de "resmi dil" ilan edilecek, Anayasa'ya koyulacak.

* EĞİTİM "ÖZERK BÖLGELERE" BIRAKILACAK, KÜRTÇE EĞİTİM SERBEST OLACAK- Eğitim, ilköğretim, lise ve üniversite dahil olmak üzere, "Özerk bölgelere" bırakılacak. Türkçe'nin yanı sıra, Kürtçe başta olmak üzere, diğer diller de "öğretim dili" olarak ilan edilecek.

* DİYANET KALKACAK, İBADET HİZMETLERİ DE "ÖZERK BÖLGEYE" GEÇECEK- "Özerk bölgelerin" kurulmasıyla birlikte, inanç ve ibadet hizmeti de merkezi yönetimden, buralara geçecek. Böylece Diyanet İşleri işlevsizleştirilecek, her "özerk bölge", kendi kararlarına göre inanç ve ibadet hizmeti verecek.

* SAĞLIK HİZMETİ DE "ÖZERK BÖLGEYE" EMANET EDİLECEK- Sağlık hizmetleri de merkezi yönetimden alınarak, "özerk bölgeye" devredilecek. Her "Özerk bölge", kendi kontrolündeki alandaki tüm sağlık hizmetlerinden sorumlu olacak.

* BARAJLAR, SU HAVZALARI, DOĞAL KAYNAKLAR, HEPSİ "ÖZERK BÖLGEYE" - Kurulacak olan "özerk bölgeler", kontrollerindeki alanlarda tüm toprak, su ve enerji kaynaklarının işletilme ve denetim yetkisini alacak. Buna göre, barajların da, madenlerin de, akarsuların da kontrolü merkezi yönetimden alınarak, "özerk bölgeye" verilecek. Tarım yönetim ve denetimi de "özerk bölgede" olacak.

* HAVAALANLARI BİLE "ÖZERK BÖLGEYE" GEÇECEK, "KÜRT HAVA YOLLARININ" ÖNÜ AÇILACAK- Bildiriye göre, özyönetim aynı zamanda kent içindeki her türlü kara, deniz, hava ulaşımının da "Özerk Bölgeye" geçmesi anlamına geliyor. Trafiği bile, özerk bölge yönetecek.

* VERGİLERİ DE TOPLAYACAKLAR- "Özerk bölgeler", bazı vergileri de kendileri toplayacaklar. Ancak bunun dışında, merkezi yönetimin topladığı vergilerden de, "özerk bölgeye" pay verilecek.

* POLİS GÜCÜ, EMNİYET'TEN "ÖZERK BÖLGEYE" DEVREDİLECEK, ÖZERK BÖLGE KENDİ POLİSİNİ KURACAK- "Özerk bölgeler" kendi polis güçlerini de kuracaklar. Merkezi yönetime sadece ülke savunması kalacak.

FOTO:DHA Bildirgeye HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da tam destek verdi.

HENDEKLER "MEŞRU DİRENİŞ"MİŞ


Bildiride, PKK'nın güneydoğuda kazdığı hendekler de "meşru direniş" olarak nitelendirildi. PKK'nın, hendekler sayesinde halkın "kendi kendisini yönetmesinin" önünü açtığı savunuldu. DTK bildirisinde şöyle denildi;
"DTK olarak halk meclislerinin ilan ettiği özyönetim ilanlarını ve halkımızın her alanda yürüttüğü bu haklı ve meşru direnişi sahipleniyor; Kürt halkının ve tüm Türkiye halklarının bu direnişlere katılmasını ve destek vermesini demokrasi ve özgürlük mücadelesi gereği olarak görüyoruz."

FOTO:DHA Bildiride, 1 Kasım seçimlerine giden süreç, "Tayyip Erdoğan ve ekibinin siyasi darbesi" olarak isimlendirildi

1 KASIM SEÇİMLERİNİ BÖYLE DEĞERLENDİRDİLER; "ERDOĞAN SİYASİ DARBE YAPTI"


DTK bildirisinde dikkat çeken bir başka unsur ise, 1 Kasım seçimlerine ilişkin değerlendirme oldu. Bildiride, 1 Kasım seçimlerine giden süreç, "Tayyip Erdoğan ve ekibinin siyasi darbesi" olarak nitelendirildi. 7 Haziran seçim sonuçlarında çıkan halk iradesinin tanınmadığı, bu iradenin ortaya koyduğu TBMM'nin çalıştırılmadığının ifade edildiği bildiride, "Tayyip Erdoğan ve ekibiyle, AKP üst yönetimi, bir siyasi darbe yaparak parlamentoyu çalıştırmayıp, devlete ve bürokrasiye de el koyarak kapsamlı bir savaş politikasına örtü yapacağı bir seçim süreci başlatarak 7 Haziran seçim sonuçlarını ortadan kaldırmışlardır" denildi.

FOTO:DHA 2012'de kapatılan il özel idarelerinin yeniden kurulması bekleniyor.

AKP'DEN KARŞI ADIM; BÜYÜKŞEHİR YASASI DEĞİŞECEK


AKP hükümeti de, HDP cephesinden gelen bu çıkışa karşı "yasa değişikliği" kartını ortaya koydu. AKP içinde, daha önce belediyelere verilen bazı yetkilerin geri alınması için, yerel yönetimler kanununda değişiklik yapılması isteği dillendirilmeye başlandı. AKP kulislerinde konuşulunlara göre, yapılacak değişiklikler ile 2012'de kapatılan il özel idareleri yeniden kurulacak, itfaiye bile belediyeden alınıp, Valiliklere bağlanacak.