Ankara’dan kulislerden aldığım fakat doğrulatamadığım ama sizlerle de paylaşmak zorunda hissettiğim habere göre, “Kaçak Ak Saray Halkla İlişkiler Birimi” harekete geçti. Dozerin önüne dikilen ve jandarma erine “Ben halkım...” diye haykıran Karadenizli Havva Ana’yı (63 yaşında Rabia Özcan) razı etmeye çalışıyorlar. Havva Ana’nın kıramayacağı yakınlarını aracı koydular. Razı ederlerse bayram sonrası kaçak Ak Saray’da “Şöhret olmuş film artistleri, şarkıcı, arabeskçi sanatçılarla birlikte Havva Ana’yı da helikopter pisti büyüklüğündeki Saray Yemek Masası’nda ağırlamayı” ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da Havva Ana’ya saygı ve sevgiyle yan yana durmuş pozda bir fotoğrafını çekip yandaş TV’ler ile gazetelerde yayınlamayı planladılar.
Havva Ana sevgisi patladı.
Bütün önde gelen gazete yazarları; “Yolun yolumuzdur Havva Ana... Yaylan yaylamızdır... Hepimiz Yaylayız...” yazıları yazınca ve CHP milletvekilleri de yaylaya koşturup horon oynayınca kaçak Ak Saray yağcıları, Havva Ana’yı karşı tarafın elinden almak ve Saray sofrasına çekmek için acil strateji geliştirdiler!

* * *

Havva Ana kanar mı?
Gülben Ergen’e bakar!
Necati Şaşmaz’a bakar!
Sibel Can’a, Mustafa Sandal’a, Mustafa Denizli’ye, Fatih Terim’e ve sayıları 100’e ulaşmış bütün sanat ve spor dünyasının Ak Saray masasına koşturan şöhretlerine benzer o masaya gider mi?
Gitmez. Gidemez.
Kanmaz. Kandırılamaz.
Havva Ana, dün gazetecilere konuşmuş diyor ki; “afili” ye ihtiyaç yok. Karadeniz yayla insanı; fiyakalı, çalımlı, gösterişli, abartılı, israflı, altın suyuna batmış klozetli olana “afili” diyor.
Afili Saray yaparsın!
Ünlüleri masaya toplarsın.
Yedirirken fotoğraf çektirir.
Dünyaya maskara olursun.
Bu yüzden ağacı kesip, kirpiyi öldürüp, kuşu kaçırtıp, çiçeği soldurup 5 metre ile 7 metre genişlikte ziftten-asvalttan afili yol yapmaya bu geniş yolun iki tarafını züppe zenginlerin senede bir kez gittikleri boş dağ evleri ile doldurmaya da ihtiyaç yok.
Havva Ana’yı dinle.
Saray’ı maskara yaptın.
Yaylayı maskara yapma.
Yerli turist!
Yabancı turist!
Farkı yok.
Vursun çantalarını sırtına, kızlı-erkekli tutuşsunlar el ele, taşa toprağa basarak çıksınlar yaylalara, yayla yayla dolaşsınlar. Karadeniz yemekleri yesinler. Dursun ile Temel fıkraları dinleyip gülsünler. Karadeniz oyunları oynayıp sevinsinler.
Yaylalar da yayla kalsın.
Sizin afili masanız batsın!

* * *

Gerçekten Karadeniz’in zümrüt yeşili yaylalarını “Yandaş zengin etmek için çok pahalı afili yollar yapmaya kalkışıp” birbirine bağlamak yerine Havva Ana’nın dediği gibi yine katırlarla, eşeklerle birlikte dinlene- dinlene, eğlene-keyiflene, güle-oynaya, tanışa-konuşa yürüyerek çıkılan, yürüyerek inilen bir proje olarak düşünülseydi, kim itiraz ederdi?
Niçin böyle yapılmadı?
Afili Saray savunucuları cevap verin: Afili yayla yoluna bugüne kadar kaç milyon TL harcandı? DOKAP’ın mali tabloları, birleştirilmiş veriler defteri, hesap cetveli, bilanço, tüm hacamaları kapsayan hesaplar Sayıştay’dan niçin gizlendi?

Kuruluyor! Kuruluyor!


İçi boş görüşmeler başladı. Kuruluyor! Kuruluyor! İster AKP-CHP koalisyonu, ister AKP-MHP koalisyonu, isterse de AKP-HDP koalisyonu kurulsun; bu eninde sonunda “Ayakkabı kutuları ile çikolata kutularındaki dolarları unutturma koalisyonu” olacak. Bu birlikteliklere dayalı koalisyonun hangisi olursa olsun çok sayıda yeni yolsuzluk, rüşvet, hırsızlık haberi okuyacağız.