“Hakan Fidan milletvekili adayı olmak için istifa etti.”
- Kendisini ayakta alkışlıyorum.
- Adeta içimden geçeni okudu.
- Duyunca, işte bu diye haykırdım.
“Hakan Fidan milletvekili aday adaylığını geri çekti.”
- Fevkalade bir karar.
- Hislerimize tercüman oldu.
- Kendisine de bu yakışırdı.
“Hakan Fidan emekli ediliyor.”
- Eee böyle, kendi etti kendi buldu.
- Çok şımarmıştı.
- Bulunmaz Hint kumaşı zannetti.
“Hakan Fidan’ın Ak Saray’a danışman yapılacağı konuşuluyor.”
- Nefis bir hamle.
- Çok akıllıca bir manevra.
- Böyle değerler kolay yetişmiyor.
“Hakan Fidan kovuluyor.”
- Defolsun gitsin.
- Elimizi sallasak ellisi.
- Adam yerine koyanda kabahat.
“Hakan Fidan’ın dışardan bakan yapılacağı iddia ediliyor.”
- Biçilmiş kaftan.
- Dua edelim, görevi kabul etsin.
- Başbakanlığa bile cuk oturur.
“Hakan Fidan’ın bakan olmasını Tayyip Erdoğan istemedi.”
- Truva atı lazım değil.
- Brütüs’e özendi herhalde.
- Tipinde meymenet yok.
“Hakan Fidan’ın yeniden MİT müsteşarı yapıldığı açıklandı.”
- Vatan sana minnettar.
- Onsuz olmazdı.
- MİT uçurumdan döndü.