Türk gençliğinin yetenek ve zamanının boşa harcandığı OECD raporuyla kayda geçti. Buna göre, boştaki yüzde 30’luk genç kesimin ekonomiye kazandırılması halinde Türkiye en az 25 milyar dolar daha zenginleşecek.

Erken yaşta eğitime veda eden ve bir iş edinemeyen gençlerin oranının yüksekliği Türkiye’ye pahalıya mal oluyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) dün yayımladığı “Bir Bakışta Toplum 2016” raporunun Türkiye ile ilgili bölümünde çarpıcı veriler yer alıyor. Raporda, Türkiye’de 15-29 yaş grubunda olup herhangi bir eğitim veya yetiştirme programına devam etmediği gibi, iş hayatında da yer almayan nüfusun oranının yüzde 30 civarında seyrettiği belirtiliyor.
Bu oranın 35 OECD ülkesi arasındaki en yüksek oran olduğuna dikkat çekilen raporda, kısaca NEET (ne işte, ne eğitimde, ne yetiştirmede) denilen bu kesimin OECD ülkeleri içindeki ortalama oranının ise Türkiye’dekinin yarısından az olduğu aktarılıyor.

OECD uzmanlarının hesaplamasına göre, Türkiye’deki bu genç nüfusun düşük ücretle çalışma imkanı bulması halinde bile, Türkiye’nin yıllık GSYH’sine en az yüzde 3.43’lük (25 milyar dolar) bir katkı sağlanması mümkün. OECD ülkeleri genelinde sayıları 40 milyona yaklaşan genç nüfusun işgücüne katılması halinde yaratılacak yıllık değer 360 ila 605 milyar dolar arasında hesaplanıyor ki bu miktar, OECD ülkelerinin toplam GSYH’sinin yüzde 0.9 ile 1.5’e karşılık geliyor. OECD, Türkiye’de özellikle genç kadınların yüzde 46’sının NEET kategorisine girdiğine dikkat çekiyor. Erkeklerde bu oran yüzde 17 civarında seyrediyor.

KADINLAR EVE KAPANDI

Raporda, bu farkın başlıca sebebi olarak, kadınların ev işlerini ve çocuk bakımını üstlenirken eğitim ve iş hayatının dışında kalması gösteriliyor. 25-34 yaş grubundaki Türk kadınlarında ortaöğretimin üst kısmını tamamlayamayanların oranının yüzde 60’ı bulduğunu kaydeden OECD uzmanları, erkeklerde bu oranın yüzde 49 olduğunu aktarıyor. OECD genelinde ise bu oranların kadınlarda yüzde 15, erkeklerde ise yüzde 18 olduğu belirtiliyor.

NEET grubundaki Türk gençlerinin yalnızca yüzde 6’sının aktif olarak iş aradığı belirtilen raporda şu ifadeler yer alıyor: “Bazı genç kişiler okulu erken bıraktıkları için işe girmekte zorluk çekerken, bazıları -özellikle kadınlar- ise bakım yükümlülüğü altındalar. Hastalık veya engellilik durmundan etkilenenler eğitim veya iş hayatında pratik zorluklarla karşılaşabilirken, göçmenler ise dil engeliyle karşı karşıya kalabiliyor.”

Diğer yandan, raporda Türkiye’de istihdamın artmasıyla birlikte, NEET grubundakilerin oranının 2007’ye göre yüzde 13 azalması olumlu bir gelişme olarak gösteriliyor.

6 Türk’ten 1’i yoksulluk çekiyor

OECD verilerine göre, her 6 Türk vatandaşından biri yoksulluk sınırının altında yaşarken, OECD ortalamasında bu oran 10’a 1 civarında seyrediyor. Gelir eşitsizliğinde OECD ülkeleri arasında 4’üncü sırada bulunan Türkiye, göreli yoksullukta ise 3’üncü sırada yer alıyor. Türkiye, eğitim ve sosyal harcamalar bakımından da OECD ülkeleri arasında en son sıralarda yer buluyor. OECD genelinde öğrenci başına yıllık eğitim harcaması 10 bin doları bulurken, Türkiye’de 3 bin 500 doların altında kalıyor.

7