Başbakan Binali Yıldırım, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye dünkü grup toplantısındaki başkanlık sistemine ilişkin sözleriyle ilgili olarak teşekkür etti. Yıldırım, "AKP olarak uzun süredir hazırız, bu konudaki adımlarımızı da derhal atacağız. Meclis'e gideceğiz. Gelin bunu milletin önüne koyalım, 15 senedir konuşuluyor yeni anayasa, yeni anayasa her seçim öncesi sakız gibi konuşuluyor. Artık milletin önünden bunu çekelim. Biz Bahçeli'nin çağrısını aynen kabul ediyoruz, biz kısa sürede yeni anayasa çalışmamızı Meclis'e getireceğiz" ifadesini kullandı.

binaliyildirim880partiBaşbakan Yıldırım, "Meclis ister 367 ile ister 337 ile kabul etsin, her iki durumda da son durumu millete getireceğiz, bu kör dövüşü sona erdireceğiz" dedi. AKP ile MHP'nin milletvekillerinin sayılarının toplamı 357 olduğu için anayasa değişikliğiyle ilgili teklifin Meclis'te kabul edilmesi mümkün gözükmüyor. CHP ve HDP'nin karşı çıktığı başkanlık sistemiyle ilgili değişikliğin Meclis'te kabul edilebilmesi için 367 oya ihtiyaç var. Değişikliğin referanduma sunulması için ise 337 oya ihtiyaç var. Başbakan Yıldırım, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda daha önce kabul edilen 60 maddenin dışındaki maddelerin AKP grubu tarafından hazırlanacağını ifade etti.

BAHÇELİ 'HUKUKİ BOYUT KAZANDIRIN' DEMİŞTİ

MHP lideri Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın teklif ettiği başkanlık sistemiyle ilgili olarak "İki yolumuz var. İlki, Sayın Cumhurbaşkanı'nın fiili başkanlık durumundan vazgeçmesidir. Olmazsa fiili duruma hukuki boyut kazandırılmalıdır" dedi. Dünkü grup toplantısında "Her gün suç işleyen bir yönetimden bahsedilemez. AKP Başkanlık sistemiyle ilgili inadını sürdürecekse yine iki seçeneğimiz var" diyen Bahçeli, "AKP hazırda tuttuğu bir anayasa hazırlığı varsa mutabık kalınan maddeleri kabul etmek kaydıyla Meclis'e getirmelidir. Bu anayasa değişiklik teklifi TBMM'de ya 367 sınırını aşarak kanunlaşacaktır ya da 330 eşiğinin üstünde kalarak referanduma götürülecektir. MHP Türk milletinin vereceği her karara saygılıdır" diye konuştu.

İLGİLİ HABERAtatürk başkanlık için neler demişti?Atatürk başkanlık için neler demişti?


Partisinin grup toplantısında konuşan Yıldırım'ın başkanlık sistemiyle ilgili açıklamaları şöyle:

"Bu ülkeyi yıkmak isteyenlere arka çıkmak hiçbir şekilde, hiçbir şeyle izah edilemez. Yol yakından sayın Kılıçdaroğlu'nun bu yanlıştan dönmesini bekliyoruz. Yenikapı ruhuna bağlı kalmasını, milletin huzurunda verdiği sözlerin arkasında olduğunu görmek istiyoruz. Bu arada 15 Temmuz'dan beri meydana gelen tüm olaylardaki mücadelemizde sağ duyulu, duruşuyla, davranışıyla, milletten, bayraktan yana tavır koyan MHP Genel Başkan Bahçeli'ye de teşekkür ediyorum. Siyasi hesapları bir kenara bırakarak ülke için, gelecek için örnek bir davranış sergiledi. Dün yaptığı açıklama Türkiye'nin geleceğini inşa etmek için umut verici bir açıklamadır. Türkiye, fiili durumu hukuki durum haline dönüştürmek mecburiyetindedir. 15 Temmuz'da dönüşüm olmuştu, askeri yüksek yargıda, askeri idare mahkemelerle ilgili yapılan düzenlemelerle bir anayasa ihtiyacı artık acil hale gelmiştir. Türkiye'nin istikrarının sürmesi, birliği, beraberliği muhafaza etmesi için sistemin tıkanıklarının ortadan kaldırılması bir zaruret haline gelmiştir. Bahçeli'nin bunu görmüş olması, yol açıcı beyanları cesaret verici.

"Biz AKP olarak uzun süredir hazırız, bu konudaki adımlarımızı da derhal atacağız. Meclis'e gideceğiz. Gelin bunu milletin önüne koyalım, 15 senedir konuşuluyor yeni anayasa, yeni anayasa her seçim öncesi sakız gibi konuşuluyor. Artık milletin önünden bunu çekelim. Biz Bahçeli'nin çağrısını aynen kabul ediyoruz, biz kısa sürede yeni anayasa çalışmamızı Meclis'e getireceğiz. Bütün kurumlarla uyum içinde çalışacak bir sistem... Bizim önerimiz budur. Mevcut parlamenter sistemi zaman zaman istikrarı sağlıyor olmasına rağmen büyük bir zaman diliminde de zayıf iktidarlar nedeniyle Türkiye'nin dertlerine çözüm üretemediği de bir gerçek.

"50-60, 80-90 bakın buralarda büyüme ve istikrar devam ediyor. Kalkınma devam ediyor. Ticaret, bütçe, milli gelir artmaya devam ediyor ama koalisyon döneminde bu kazanımlar maalesef heba diliyor. Onun için sürekli güçlü iradeyi oluşturacak, istikrarı kalıcı hale getirecek bir sistem değişikliği Türkiye'nin vazgeçilmez bir ihtiyacıdır. Kardeşliğin de sağlamlaştırarak gerekenin yapılması gerekmektedir. Üzerinde anlaşılan 60 madde olmak üzere eksik maddeleri de AKP hazırlayacak, Meclis'e getirecek.

Meclis ister 367 ile ister 337 ile kabul etsin her iki durumda da son durumu Millet'e getireceğiz, bu kör dövüşü sona erdireceğiz.asıl bir bir dize getirdiğimizi görecek. Çocuklarımızın geleceğine kast edenlerin artık hiçbir şansı yok, asla olmayacak. Bunun en büyük teminatı önce yüce milletimiz daha sonra da AKP'dir. Başta ana muhalefet partisi olmak üzere FETO gerçeğini anlamamakta direnen bir küçük kesim olduğunu görüyoruz. Hiç kusura bakmasınlar, bu yaptıkları bu asil millete en hafif tabiriyle haksızlıktır. CHP'nin mağduriyet üzerinden sürdürdüğü söylemin ne kadar sıkıntılı olduğu açıktır. Bu FETO'nun bir oyunudur, bu oyuna alet olmaları üzücüdür. Kısa vadeli kazançların hesabını yapıyor olabilirler ancak 15 Temmuz kahramanları asla bunu hoş karşılamayacak. Bu tavır FETO'nun sinsi eylemlerine hizmet eder. Bir mağduriyet lafı tutturup tüm bunların üstünü örtmeye çalışmak terörün hanesine kazanç olarak yazılır.

Yanlışlık varsa işte mekanizmayı kurduk, her şey araştırılıp gereği yapılır. Bu milletin siyasi ve ekonomik olarak şahlanışının önünde taşeron terör örgütleri duramazlar, duramayacaklar. FETO ile eş zamanlı mücadele eden BTO ile mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz. PKK'ya son 30 yılın en büyük darbesi vuruldu. Halkımızın güvenliği için sınır ötesi harekatlarımız da devam ediyor. Örgütün kara ve hava harekatıyla kırsalda büyük ölçüde gücünü kaybetmesini sağladık. Güvenlik güçlerimiz büyük bir fedakarlıkla çalışmalarını sürdürüyor. Cani terör örgütü, bölgedeki insanların en büyük düşmanıdır. Milletim bölgede yaşayan bütün vatandaşlarım şunu iyi bilmelidir ki terör örgütünün sizler gibi bir sorunu olmadı ve olmayacak. Ancak hem Türkiye'nin, hem Doğu'nun, hem Türklerin, hem Kürtlerin tek bir sorunu vardır o da bölücü terör örgütüdür. Dolayısıyla yapmanız gereken bu sorunu kökünden söküp atmaktır. Bölgede kendilerine karşı duran siyasetçileri, korucuları, aşiretleri velhasıl kim varsa onlara karşı laf söyleyen hepsini hedef alıyorlar. Ancak nafile, bu kardeşlik bağını bırakın koparmayı bu hareketler daha da sağlamlaştırıyor. Bölge halkı devletinin yanında, daha pazar günü Van'da toplanan aşiretler bir şamar gibi terör örgütlerine karşı duruşlarını belli ettiler.

Bölgedeki vatandaşlarımız canını ortaya koyuyor, mücadeleye devam ediyor. 15 Temmuz'da 81 vilayetimizde herkes bayraklarla sokağa çıktı. Sadece İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de değil, Hakkari'de, Şırnak'ta, Yüksekova'da, Batman'da velhasıl Türkiye'nin her köşesinde bütün vatandaşlarımız bayraklarıyla meydanlardaydı. İşte bu da Türkiye'nin hiçbir ayrımcı gücün bölemeyeceğini. Bu kardeşliği yok edemeyeceğini gösteren tarihi bir geceydi. Teröre karşı vatandaşımız her zaman devlet - millet el ele bu mücadeleyi verdi. Kaostan, kargaşadan beslenen hainleri bu durum çok üzdü. Hırçınlaşıp sağa sola saldırmalarının nedeni budur. Ne kadar cana kıyan örgüt varsa onlardan çok daha büyük Türkiye var, yüreği iman dolu yiğit millet var. Birlik ve beraberlik ruhunu hiç ama hiç kaybetmeyeceğiz. Bölgeden gelen il başkanlarımız da burada. Karşılaştıkları sıkıntıları bizlerle paylaşacaklar. İhtiyaçları, yapılması gerekenleri anlatacaklar. İnşallah bu sıkıntıların tamamını el birliğiyle aşacağız. Terör örgütü de destekçisi de bu topraklardan tamamen çıkarılacak. Bundan en ufak kim şüphe ediyorsa ben de onun aklından şüphe ederim.

Kıymetli yol arkadaşlarım, sırası gelmişken bir hususu da özellikle ifade etmek istiyorum. Terörle mücadele ne gerektiriyorsa onu yapıyoruz. Elbette ki sadece tek bir teröre tek bir gündeme takılı kalamayız. Hayatı durdurup bir konuya odaklanıp diğer alanları ihmal edemeyiz. Ekonomik istikrarı korumak için gayretimiz devam ediyor. Gerekli ne tedbir lazımsa bunları alıyoruz. Projeler, yatırımlar, kalkınma hamlelerinde en ufak bir yavaşlama yok. Hedeflerimizde bir sapma olmadan programımızı planladığımız gibi uyguluyoruz. Bölgelerimizin kalkınması için yatırım ve teşvik paketlerini bildiğiniz gibi açıkladık, uygulamaya geçme çalışmalarımız sürüyor. Sanayicilerimizle, iş adamlarımızla, uluslar arası yatırımcılarla önemli kararlar alıyoruz. Yatırımların artması, yeni iş, aş sağlayacak fabrikaların artması için çalışmalar yapıyoruz. Rusya ile İsrail ile dostlukları arttırıp düşmanları azaltmak suretiyle ilişkilerimizi düzelttik. Rusya ile ilişkilerimizde kriz öncesi şartlarımıza geri gelme, daha da ileriye gitmek için kapsamlı bir iş birliğine gidiyoruz. Savunma, sanayi, tarım, turizm gibi yatırımların arttırılması yönünde kapsamlı kararlar aldık, bunları uygulamaya geçiriyoruz.