Türkü-şarkı gidiyor işte programımız...
Siyasetin “Si”si notada dahi yok bizde...
“Sol” zaten olmaz...
“Re” Recep der gibi olmasın...
Kalan dört nota ile şarkı söyletince de hüzzam makamında “Götünün kılı olurum” gibi oldu sanki, özür dileriz...
Babam polisti...

*

Canlı yayına bağlanan bir öğretmen “Çocuklar ölüyor, anneleri ağlıyor, burada olanları duyun, duyarsız olmayın” dedi...
Suç bu....

*

Kanal D özür diledi...
Beyaz özür diledi...
Yönetmen özür diledi...
Kameraman özür diledi...
Çanak anten özür diledi...
Makyajcı özür diledi...

*

Ayşe öğretmenin “Terör örgütü elemanı” olduğuna karar verildi...
Beyaz suçsuz olduğunu kanıtlamak için “Babam polisti” dedi...

*

Sanatçı toplumun yüreğidir...
Korkup sustuğunda toplum susar...

*

Levent Kırca...
Metin Akpınar...
Zeki Alasya...
Müjdat Gezen...
Metin Uca...
Daha niceleri ve her birisi anılarımızdan ve yüreklerimizden asla silinmeyen, yoksullar ve mazlumlar adına asla seslerini kısmayan, unutulmaz birer sanatçı olarak kalacaklar...
Son yıllarda hiçbirisine ekranlarda yer verilmedi...
İmamdan korkanlar, güldürüleri bile sansürlemişlerdi...
İşte bu arkadaşlar doldurdular boşluklarını; bir öğretmenin “Çocuklar ölmesin” demesinden bile ürküp özür dilediler...

*

Bunlar teröriste kucak açtıklarında karşı çıkanlar, bir anda “vatan haini” ilan edildi...
Söyler misiniz; dünyanın neresinde “Çocuklar ölmesin, anneler ağlamasın” demek suçtur?..
Ve bunu bir başkası söylediğinde bile durup durup özür dilerler?..

*

Neler oluyor sana Türkiye?..
Yönünü, aklını, ideallerini, değerlerini kaybettikten sonra...
Vicdanını da mı yitirdin?..