Sevgili okuyucularım, bizim gazetenin dünkü manşeti bence yılın haberi idi. Haberin sahibi olan arkadaşımız Taylan Büyükşahin’i kutluyorum.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın oğlu Erkan Yıldırım Singapur’da beş yıldızlı bir kumarhanede...
Çökmüş masaya, bastırmış paraları, rulet oynuyor.
Keyfi de kazancı da yerinde imiş.
Keyfini bilemem ama kazancı inşallah hep yerinde olsun. Zaten yaptığı işlere bakınca öyle olduğu anlaşılıyor.

*  *  *

Bir Ulaştırma Bakanı düşünün, taa 1994 yılından, belediye başkanlığı döneminden bu yana Recep Tayyip’le birlikte çalışmaktadır. Onun sağ koludur.
Ulaştırma Bakanı kimliği ile bütün kara, deniz ve hava ulaşım işlerinin tek sorumlusudur.
Kumarhanede yakalanan Erkan Yıldırım deniz taşımacılığı yapan bir armatör. Çok büyük bir gemi filosu ve çeşitli şirketleri var.
Kaç gemisi olduğu bilinmiyor! Babası bu konuda verilen soru önergelerine yanıt vermiyor veya veremiyor.
İddialara göre aile boyu olarak doğrudan ya da dolaylı olarak denetimleri altında bulunan 17 şirket ve 28 gemileri var. Muhteşem bir sermaye!
Şimdi bir düşünün, tüccarsınız ve denizlerde taşınacak malınız var...
O yükü kime verirsiniz?
Ben olsam Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın oğluna, onun gemilerine veririm.
Baba kocaman bir sektörün ilah mertebesinde yöneticisi, oğlu ise aynı sektörde iş yapıyor!
Acaba emme basma tulumba mı çalışıyor!

*  *  *

Varsayalım Singapur kumarhanelerinde fotoğrafı çekilen Erkan Yıldırım değil de, örneğin Kılıçdaroğlu’nun oğlu idi...
AKP’nin yandaş satılık-havuz medyası anında, bir dakika bile yitirmeden kıyameti koparırdı:
“İşte bunların ahlak düzeyi budur. Bul karayı al parayı deyip kumarhanelerde oyun oynarlar. Milletimiz bunların kim olduğunu iyi bilsin.”
Bu sabah yandaş gazetelere bakacağım, acaba Binali Yıldırım’ı doğrudan ilgilendiren bu haber birinin bile sayfalarında yer alacak mı? Doğal olarak almayacak.
Dünya liderimiz çok sayın ve muhterem cumhurbaşkanımız Recep Tayyip acaba kendisini çağırıp “Eyy Binali, oğluna söyle, ne istediniz de vermedik... Şimdi bu ne iş” diyecek mi?
Elbette demeyecek.
Demek ki gemicilikten ve armatörlükten kazandıkları yetmiyor, o halde hayırlı kumar kazançları olsun, amin!

Şimdi de takkeli boksör



Sevgili okuyucularım, geçtiğimiz pazar günü evdeyim, TRT Spor kanalında canlı yayınlanmakta olan Boks müsabakalarını izliyorum.
Samsun’da yapılan müsabakalarda Rio Olimpiyat Oyunları’na Avrupa ülkelerinden katılmaya hak kazanacak boksörler kapışıyor. Zaten turnuvanın adı da 2016 Rio Olimpiyat Oyunları Avrupa Kıtası Boks Müsabakaları.
Ringde boksörümüz Batuhan Gözgeç var, Ermeni rakibi ile dövüşüyor.
Maç bitti, Batuhan’ın kazandığı belli.
Ama bundan sonrası çok önemli.
Köşesinde bekleyen hocalarının yanına gidiyor, eldivenleri çıkarılıyor ve hakemle rakibinin yanına geliyor. Eli kaldırılıp galip ilan edilecek.
Fakat o da ne?..
Bu aşamada boksörümüzün kafasında bir namaz takkesi! Seyircileri ve tümü yabancı olan hakemleri kafasında takke ile selamlıyor.

*  *  *

Takkenin orada ne işi var? Takkeyi ona kim giydirdi? Hocaları mı, yöneticiler mi, yoksa kendisi mi, bilmiyorum çünkü o aşamayı ekranda göremedim.
Böyle bir manzara değil Türkiye’de, dünyada bile o güne kadar herhalde hiç görülmemiş bir şey.
Gözlerimle görmüş olmasam, birileri bana anlatsa inanmam, “Bu kadarı da olmaz artık” derim.
Spora AKP siyaseti mi yoksa böyle ucuz din propagandası mı sokuluyor, bilmek mümkün değil.

*  *  *



2014 yılında şampiyon profesyonel boksörümüz Ünsal Arık vardı, Almanya’da yaşardı. Avrupa Şampiyonu olmayı başarmıştı.
Ay yıldızlı formasıyla ringe Atatürk tişörtleri ile çıkardı:
“Bu ülke Atatürk’ün, Tayyip’in değil.”
“Ne mutlu Türk’üm diyene. Doğruyu bilen yanlışı görür.”



Sonrasını kendisi anlattı:
“İslamcılar ve PKK’lılardan tehditler aldım. Ancak dik durdum, geri adım atmadım. Ondan sonra sponsor bulmak mümkün olmadı. Türkiye adına dövüştüğüm için Almanlar sponsor olmuyor. Türkler ise ‘Bize iş yerlerimizi mi kapattıracaksın’ diyor. Artık boks organizasyonlarına davet edilmiyorum...”
Bir yanda Ünsal Arık, öbür yanda ringde başında namaz takkesiyle boy gösteren Batuhan gibiler!
İkisi de boksör.