Adam “Müstemleke kafalı”... Türkiye’yi Amerika’nın sömürgesi gibi görüyor.
Ülkemizi yönetenler de ne yazık ki bu saygısız adama “Eyvallah” diyor.
ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’den söz ediyorum.
Bu yazı birinci sayfadaki TOKMAK-1’in devamıdır.
Joe Biden, İstanbul’da yaptığı görüşmelerde bizimkilere “Kıbrıs’ta barış yapın” diye talimat verdi. Yani “Kıbrıs’ı verin gitsin” demek istiyor. Bizimkiler ABD karşısında ezik! Ses çıkaramıyorlar! Bu gidişle Kıbrıs gitti-gider! Yazık!
***
ABD’nin 2 numaralı adamı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni “Katliamcı” olarak gösteren densiz akademisyenleri karşısına alıp görüştü ve bizim yönetime inat onlara destek verdi.
Bu arada Başbakan Davutoğlu’nun Joe Biden’e şu soruyu yönelttiğini öğrendim:
“Sayın Biden... Savunduğunuz akademisyenlerin imzaladığı bildiriyi okudunuz mu?
Size Amerika’dan bir örnek vereyim. El Kaide veya başka bir terör örgütünün ABD’de herhangi bir bölgeyi, işgal edip, silahlı teröristleriyle kapatması, devletin güvenlik güçlerinin oraya girmesine izin vermemesi ve sivil insanları hedef alması durumunda ne yapardınız?”
İlginç bir soru... Eğer Davutoğlu ona gerçekten böyle bir soru yöneltmişse, haklı ve doğru bir soru sormuş olduğunu düşünüyorum.
Evet, cevap ver Joe Biden! Böyle bir durumda Amerika ne yapar, söyle!

***

CHP Mars’a mı kaçtı?

Anlaşılan CHP de iktidar partisi AKP’nin paraleline girdi ve Atatürk’ten uzaklaştı. Durum onu gösteriyor.
Bir ayı aşkın süredir gündemde olan bir skandal var. Bir kadın milletvekili, Atatürk’ün portresini Meclis’teki odasından kaldırıp çöpe atıyor, bunu başka bir kadın milletvekili izliyor.
Kılıçdaroğlu, bu milletvekillerini uyaracağı yerde, ikisini de Parti Meclisi’ne alarak ödüllendiriyor! Nedir bu CHP’deki Atatürk alerjisi, anlamak zor?!
***
Bu olayı Türktime da açıklayan gazeteci Talat Atilla için, milletvekili Aylin Nazlıaka tarafından 100 bin liralık tazminat davası açıldı.
Bu yetmiyormuş gibi Aylin Hanım, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak Talat Atilla’nın bilgisayarına ve cep telefonuna el konulmasını, ayrıca Türktime Sitesi’nin kapatılmasını istedi.
Ne demokratik (!) bir davranış değil mi?
***
Türktime’da bir analiz yayınlayan Talat Atilla (özetle) şunları diyor:
“Duruma tanık olan bazı CHP milletvekilleri de olayı doğruladı. Bunların arasında CHP’nin önemli isimlerinden Muharrem İnce de var.
Fakat Genel Başkan Kılıçdaroğlu olayla ilgili hiçbir girişimde bulunmadığı gibi, skandalı kapatmak için kurmaylarına talimat verdi ve o iki kadın milletvekilini Parti Meclisi’ne aldı.
Her şeyini borçlu olduğu bir kurucu lidere yapılan saygısızlığa nasıl tepkisiz kalabildi, anlayamıyorum.
Yeni CHP’nin son cevheri milletvekili Zeynep Altıok... Tepkisiz kalan 134 CHP milletvekili nerede, Mars’a mı kaçtı?”

AKP’lilerin belâlısı idi

İstanbul’da dün iki büyük insanı sonsuzluğa uğurladık. Mustafa V. Koç ve Kamer Genç.
İkisi de yerleri, doldurulmaz insanlardı.
Kamer Genç, AKP’lilerin belâlısıydı.
Meclis’te yıllarca onları öfkeden çılgına döndürmüştü.
Yolsuzluklar üzerine gidiyor, tehditlere, şantajlara aldırış etmiyor bazı AKP’li bakanların ve milletvekillerinin ipliğini pazara çıkarıyordu!
Meclis’te yaptığı konuşmalar AKP milletvekillerini öylesine sinirlendiriyordu ki, bazen hışımla onun üzerine yürüyor, dövmek istiyorlardı. “Seni geberteceğiz lan. Leşini sereceğiz senin!” diye tehdit edenler bile vardı.
Fakat Kamer Genç hiçbir zaman yılmadı, yolsuzluklarla mücadele etti. Atatürkçü ve Cumhuriyet yanlısıydı. AKP’lilere “Nankörlük etmeyin, buradaki varlığınızı bile Atatürk’e borçlusunuz. Atatürk, bu ülkede yaşayan tüm insanlar için bir nimettir, hepiniz onun kadrini bilin.” derdi.
Hasta olup yatağa düşene kadar mücadeleye devam etti.
Mustafa V. Koç da, Kamer Genç de, Atatürk sevdalısıydı. Nur içinde yatsınlar.

TAHSİN YÜCEL’E VEDA

Yazar ve çevirmen Tahsin Yücel de üç gün önce sessiz sedasız aramızdan ayrıldı.
Türk Edebiyatı’nın önemli isimlerinden ve kilometre taşlarındandı. Dil devriminin yılmaz bir savunucusuydu. Allah, gani gani rahmet eylesin.

Gü­nün Sö­zü

Yeminine bakarak insana inanma. İnsana bakıp yeminine inan!