2001 krizi sonrasında çıkarılan 4749 Sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun, mali disiplini ve saydamlığı sağlama konusunda atılmış önemli bir adım olarak görünüyor. Çünkü ilk kez yasa ile devlet borçlanmasına limit getirilmişti. Yasa limit aşımı için Bakanlar Kurulu kararını zorunlu hale getiriyordu. Kanunun 5. Maddesi’nde, ‘bütçe başlangıç ödenekleri toplamı ile tahmin edilen gelir arasındaki fark miktarı kadar net borçlanma yapılabilir’ deniyor.

Ayrıca, yıl içinde bu limitin yüzde 5 oranında artırılabileceği bunun da yetmemesi halinde Bakanlar Kurulu’nun çıkaracağı kararla ilave bir yüzde 5’lik borçlanma daha yapılabileceği aynı kanun maddesiyle hükme bağlanmıştı.

SEKİZ AYDA EN İYİ LİMİTİNİ ALDI


2017 Bütçe Kanunu’na göre, yıl boyunca Hazine’nin yeni aldığı borç ile yaptığı anapara ödeme arasındaki farkın yani ilave borçlanmanın, yaklaşık 47.5 milyar lira olması gerekiyor. 47.5 milyar TL’lik borçlanma limitine yapılacak iki ayrı yüzde 5’lik artış da eklenince 2017’nin tamamında toplam borçlanma sınırı 52.3 milyar TL’yi buluyor. Oysa Hazine Müsteşarlığı verilerine göre, yılın ilk 8 ayında yapılan net borçlanma 53.4 milyar TL’ye ulaştı. Yani hem kanunun emrettiği borçlanma limiti, hem de aynı yasanın izin verdiği ilave esneklikler 8 ayda aşılmış oldu.

Bu arada Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, 2009’dan bu yana ilk kez borçlanma ihtiyacının limitin içinde kalamayabileceğini belirtmişti. 2009’da seçim harcamaları ve küresel kriz bütçe dengelerini bozunca hükümet çareyi borçlanma limitini artırmakta bulmuş Hazine’nin net borç kullanma limiti 13.5 milyar liradan 74.8 milyar liraya çıkarılmıştı. Böylece borçlanma imkanı 5 kat artırılmıştı.

KEYFİLİK YATIRIM ÇEKMEZ


Hazine’nin yasaya aykırı limitleri aştığını belirten CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, “Yasanın açık hükümleri ortada iken ve borçlanma limitlerinin tutmayacağı mayıs ve haziran aylarından bu yana belirli iken hükümet neden bu limiti artıracak yasal düzenlemeyi yapmadı? Ekonomide artan keyfilikle hukuk tanımazlıkla çok şikayet ettiğimiz faizler maalesef düşmez. Hukuka ve kanuna uyulmayan bir ülkede kimse önünü görüp üretimi artıracak yatırımları yapmaz” dedi.