Sevgili okurlarım, Türkiye Cumhuriyeti dün ve önceki gün, ne yazık ki kendi yarattığı acı bir olaya tanıklık etti.
Bayrak direklerine Kürdistan paçavraları çekildi!
Niçin?
Zira adına Barzani denilen alçak ve adi herif Türkiye’yi resmen ziyaret ediyordu.
Geldi...
Önce bizim dünya lideri, sonra da sadrazam Binali Bey’le resmi görüşmelerde bulundu.
Aşiret reisi Türkiye ziyaretini “Devlet Başkanı (!)” kimliği ile yapıyordu.
İstanbul ve Ankara’da sözde Kürdistan bayrağı işte bu nedenle çekilmişti.
Şimdi sormak gerekir, bu herif hangi devletin başkanıdır?
Dünyada Kürdistan diye bir devlet var mıdır?
Türkiye Cumhuriyeti Devleti nasıl olur da o katile devlet başkanı muamelesi yapar, paçavrasını göndere çeker?
Bu sorulara hem Recep Tayyip, hem de Binali Yıldırım beyefendi yanıt vermelidir.
Aynı kapsama alanına giren üçüncü bir şahıs daha var, onun adını birazdan vereceğim!

*  *  *

Türkiye, PKK ile mücadelesinde bugüne kadar yaklaşık yedi bin şehit verdi.
Bu terör mücadelesinde yıllar boyunca nice askerlerimiz, polislerimiz ve sivillerimizi öbür aleme yolcu ettik.
PKK’nın bizim topraklarımız dışındaki ana üssü nerede?
Kuzey Irak’ta, Barzani’nin egemenliğindeki dağlarda ve kentlerde. Teröristleri yıllardır bu alçak herif besliyor, onlara her türlü desteği veriyor.
Tayyipgiller iktidarıyla sıkı fıkı.
Recep Tayyip onu çeşitli zamanlarda yaptığı mitinglere davet edip kürsüde konuşturuyor, ahaliye alkışlatıyor. Örnek mi istediniz, işte sadece bir tanesi:
Diyarbakır’da 17 Kasım 2013 günü düzenlediği mitingde kürsüde yer alanlar arasında Kürt sanatçı Şivan Perver ve İbrahim Tatlıses’le birlikte Barzani var.
Tayyip o mitingde ilk kez “Kürdistan” dedi, Barzani’ye teşekkürler etti.
Haddini aşan bu iki paralık katil çeşitli zamanlarda Türkiye’nin iç işlerine karışıyor, zırvalıyor, ahkâm kesiyor. Kendisine “Dur bakalım lan, sen kimsin” diyen yok.

*  *  *

Şimdi gelelim Tayyip Erdoğan-Binali Yıldırım ikilisinden sonra bu yazının kapsama alanına giren üçüncü kişiye! Kimdir o?
Bay Devlet Bahçeli!
2015 yılında yine bir Barzani ziyareti sonrasında Bay Bahçeli sözüm ona küplere binmiş ve bakınız neler demişti:
“Barzani Kürdistan bayrağıyla birlikte başbakanla (Erdoğan’la) buluşup Saray’a çıkmıştır. Bu ne kepazelik! Barzani’den gelecek hayır Allah’tan gelsin. Ha Öcalan, ha Barzani. Aralarında ne fark var!”
Beyefendi o günlerde muhalefet partisinin başındaydı, elini tutan yoktu ve rahatça, içinden geldiği gibi konuşabiliyordu.
Şimdi referandum öncesinde iktidar partisinin stepnesi olduğundan bu yana suspus oldu, ağzını açamıyor.
Dün ve önceki gün göndere resmen çekilen sözde Kürdistan bayrakları sonrasında hiçbir şey söyleyemedi.
Referanduma kadar katılacağı AKP mitinglerinde iktidara destek verirken, seçmen bu tavrının hesabını sandıkta mutlaka soracaktır.

*  *  *

Şimdi yeri ve sırası gelmişken, Bay Devlet Bahçeli’nin bu aşağılık katil hakkında geçmişte söylemiş olduğu sözlerden birkaçını örnek vereyim:
“PKK’nın en büyük destekçisi olan, Türkiye’ye her fırsatta dil uzatma cüretini gösteren Barzani hakkında söylediklerimizin arkasındayız. (2010)”
(Yıl 2013. Partisinin Grup toplantısında Barzani’nin ziyaretini eleştiriyor.) “Cumhuriyet’in 90 yıllık tarihinde bu kadar ihanet görülmemiştir. İhanet hiç bu kadar statü elde etmemişti. Ali Kemal yattığı yerden kalkmış, Damat Ferit hortlamıştır. Başbakan Erdoğan olmayan kalitesinin gereğini yapmış, Barzani’yi Diyarbakır’a davet edip bağrına basmıştır. Kimse sabrımıza aldanıp da gevşeklik yapmasın. Yeri gelince Malazgirt destanı tekrarlanır. Barzani’nin kuyruğuna takılanlar yazsa yazsa ancak kalleşliğin ve kahpeliğin tarihini yazacaklardır!”
(1 Şubat 2014 Denizli mitinginde Erdoğan’a sesleniyor.) “Barzani senin emmi oğlun olmuş. Canı sıkılınca ya Ankara’ya geliyor, ya Diyarbakır’a. Bu durumda da rüşvet ve yolsuzluk patlıyor.”
Vay beee, helal olsun yani!

*  *  *

Sevgili okurlarım, şimdi burada hangisini eleştirmek gerekir!
Recep Tayyip-Binali Yıldırım ikilisini mi, yoksa onlarla ortaklık kurmadan önce bu olanları eleştiren, şimdi ise suspus olan Bay Devlet Bahçeli’yi mi!
Sözde devlet başkanı (!) olan bir katil iki günün birinde Türkiye’ye geliyor ve paçavrasını devletimizi temsil eden bayrak direklerinin gönderine çektiriyor.
Bu herifin üzerinde binlerce şehidimizin, binlerce sivil yurttaşımızın kanları var.

*  *  *

Şimdi cumhurbaşkanı başdanışmanı olarak görev yapmakta olan İlnur Çevik isimli eski bir gazeteci var. Bu şahıs geçmişte Barzani ile çok yakın ilişkiler kurdu, Kuzey Irak’ta konut yapımı, petrol arama gibi bir sürü işlere girişti...
Ve çok büyük paralar kazandı.
Bu aşağılık herifi en iyi tanıyanlardan biri bu tüccar gazeteci İlnur’dur.
Saray’ın Barzani politikasını yönlendiren de odur.

*  *  *

Evet, Barzani yine Türkiye’de!.. Paçavrası gönderlere çekilmiş durumda.
AKP’nin ortağı Devlet Bahçeli’den tık yok.
İktidar partisi ve Saray’la referandum işbirliği bozulmasın diye susmak zorunda kaldı.
Herhalde “Öküz öldü ortaklık bozuldu” denilmesinden korkuyor.
Bu nasıl bir siyasetçidir, nasıl bir “Türk milliyetçisidir (!)” akıl almıyor.
Dün defalarca kara dediğine bugün suskun kalarak karşı çıkamıyor.
Yurtsever ülkücüler bu genel başkanı iyi tanıyın, oylarınızı ona göre kullanın.