Türkiye Cumhuriyeti ikinci yüzyılına hazırlanırken, 100 yıllık tarihinde birçok önemli siyasi parti kuruldu ve siyaset sahnesinde yerini aldı. CHP, 1950 yılına kadar tek başına iktidarını sürdürürken, sonraki yıllarda Demokrat Parti ve Adalet Partisi dönemi yaşandı. Zaman zaman askeri darbe ve ihtilallerle partiler kapatıldı, siyasi liderlere yasak geldi. İşte çok partili hayata geçtiğimiz 1946’dan itibaren yakın tarihimize kadar yaşanan siyasi partilerin serencamı:

DEMİRAĞ İLE YENİ DÖNEM

Türkiye’de Cumhuriyet’le birlikte kurulan Cumhuriyet Halk Partisi dışında ikinci bir parti 1945 yılında Nuri Demirağ liderliğinde Milli Kalkınma Partisi ile başladı. Cumhuriyet’in ilk yıllarında Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (1924-1925) ve Serbest Cumhuriyet Fırkası (1930) kurulmasına rağmen bu partilerin yaşamaları mümkün olmamıştı.

1946 yılında ise CHP’den Demokrat Parti doğdu. CHP’de siyaset yapan Celal Bayar, Adnan Menderes, Refik Koraltan ve Fuat Köprülü’nün “Dörtlü Takrir” olarak tarihe geçen önergesi reddedilince yollar ayrıldı. Celal Bayar genel başkanlığında DP kuruldu ve Türk siyasi yaşamında yeni bir devir başladı.

27 YILLIK İKTİDAR BİTTİ

CHP’den ayrılarak DP’yi kuran Bayar-Menderes, 1950-1960 yıllarına damgasını vurdular. 1950 seçimlerinde büyük başarı elde eden DP, 27 yıllık tek parti dönemini sona erdirdi. Bu seçim sonuçları kimi çevreler tarafından ‘beyaz ihtilal’ olarak nitelendirildi. Bayar Cumhurbaşkanı, Menderes ise Başbakan olarak görev aldı.

Adnan Menderes hükümetinin uygulamalarına üniversiteler, öğrenciler ve toplumun farklı kesimlerinden tepkiler yükseldiğini gören ordu içindeki albay ve daha alt rütbeli subaylar 27 Mayıs 1960 darbesini yaptı. Yassıada yargılamaları sonucunda Başbakan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan, 16 Eylül 1961’de İmralı adasında idam edildi. 27 Mayıs 1960’da başlayan darbe dönemi 25 Ekim 1961’de sona erdi. Darbe sonrasında DP’nin oy mirası Adalet Partisi, Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi ve Yeni Türkiye Partisi’ne gitti.

MUHTIRA 71’DE GELDİ

12 Mart 1971 günü Türkiye ‘ikinci muhtıra’ya sahne oldu. TRT radyosundan “Parlamento ve Hükûmet, süregelen tutum, görüş ve icraatı ile yurdumuzu, anarşi, kardeş kavgası, sosyal ve ekonomik huzursuzluklar içine sokmuş, Atatürk’ün bize hedef verdiği çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmak ümidini kamuoyunda yitirmiş ve anayasanın öngördüğü reformları tahakkuk ettirememiş olup, Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği ağır bir tehlike içine düşürülmüştür” denilerek muhtıra verildi. Bu muhtıradan sonra 2 yıl sürecek ara dönem başladı.

AP OYLARI ERİDİ

1965 ve 1969 seçimlerinde tek başına iktidar olan AP, 1973 seçimlerinde büyük oy kaybetti. Necmettin Erbakan’ın Milli Selamet Partisi ve Ferruh Bozbeyli’nin Demokratik Partisi, AP’nin oylarını bölerek tek başına iktidar dönemini sona erdirdi. 1974’te Bülent Ecevit ile Necmettin Erbakan arasında koalisyon hükümeti kuruldu. CHP-MSP koalisyonu döneminde Kıbrıs Harekatı gerçekleştirildi. 1970’li yılların başından itibaren Türkiye sağ-sol çatışması sürecine evrildi. 12 Eylül 1980 tarihine kadar her gün ülkenin onlarca evladı sağ-sol kavgasında kurban gitti.

12 EYLÜL’LE YENİDEN ARA

12 Eylül 1980’de TSK yönetime el koydu. Arka arkaya yaşanan suikastlar, siyasi cinayetler, enflasyonun yüzde 100’ün üzerine çıkması gibi gerekçeleri bahane eden askerler yönetimi devraldı. Askerler, halen yürürlükte olan 1982 Anayasası hazırladı ve referandumla bu kabul edildi. 1983 yılında yapılan seçimlerde ise askerin ‘oy vermeyin’ dediği ANAP seçimlerin birinci partisi oldu. 12 Eylül darbesiyle siyaset yasağı getirilen Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan ve Alpaslan Türkeş’in yasağı 1987 yılında yapılan referandumla kaldırıldı.

KOALİSYON VE AKP DÖNEMİ

1991-2002 arası ise Türkiye’nin en çok koalisyon hükümeti yaşadığı dönemler oldu. Süleyman Demirel-Erdal İnönü (7.Demirel Hükümeti), Tansu Çiller-Deniz Baykal (1.Çiller Hükümeti), Mesut Yılmaz-Tansu Çiller (İkinci Çiller Hükümeti), Necmettin Erbakan-Tansu Çiller (Refahyol), Bülent Ecevit-Devlet Bahçeli-Mesut Yılmaz’ın (Anasol-D) liderliğinde koalisyon hükümetleri kuruldu. 2002 yılı öncesinde siyasetteki parçalanmışlık parlamento seçimlerine yansıdı. 3 Kasım 2002 seçimlerinde sadece AKP ve CHP barajı geçerek milletvekili çıkardı. AKP, ilk iktidara geldiği 2002’den itibaren 2007-2011 seçimlerinde birinci parti çıkarak tek başına hükümet oldu. Haziran 2015’te ise AKP tek başına iktidara gelemedi. 6 ay süren ‘koalisyon görüşmeleri’ başarısızlıkla sonuçlanınca Kasım 2015’te yeniden seçim yapıldı. AKP yeniden tek başına iktidar oldu. 2018 ve 2023 seçimlerinde de başarı elde eden AKP, 22 yıllık kesintisiz iktidar gücünü elde etti.

E-MUHTIRA VE 15 TEMMUZ

2007’de TBMM’de Cumhurbaşkanlığı seçiminde kriz yaşanınca 27 Nisan 2007 gece yarısı TSK, e-muhtıra bildirisi yayınladı. Ertesi gün Hükümet karşı bildiri yayınlayarak muhtıraya cevap verdi. E-muhtıra gölgesinde gidilen milletvekili seçiminde AKP bir önceki seçimde % 34 olan oyunu %46’ya çıkardı. 15 Temmuz 2016 yılında ise FETÖ destekli darbe girişimi yaşandı. Tüm siyasi partiler ve milletin karşı çıkışıyla darbe püskürtüldü ve siyasi partiler başarılı bir sınav verdi.

59 PARTİ KAPATILDI


Bugüne kadar bir siyasi partinin kendini feshetmesi veya başka partiyle birleşme kararı dışında askeri-sivil mahkemeler ile yasal gerekçelerle kapatılan 59 parti oldu. Cumhuriyet’in ilk yıllarında Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (1925) ve Serbest Cumhuriyet Fırkası (1930) Bakanlar Kurulu kararıyla kapatıldı. Askeri mahkemeler İslam Koruma Partisi, Türkiye Sosyalist İşçi Partisi ve Güden Partisi’ni 1946 yılında kapatılmasını kararlaştırdı. Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılan partiler de Refah Partisi (1998), Demokratik Kitle Partisi (1999), Fazilet Partisi (2001), Halkın Demokrasi Partisi (2003), Halkın Emek Partisi (1993), Demokrasi ve Değişim Partisi (1996) oldu.