Bankacıyken oyunculuğa, dahası mizaha yönelen ve “30’undan sonra olmaz” denilse de özellikle evinden canlı yayınladığı ‘talkshow’larla adını bir anda duyurarak şöhret olan Kaan Sekban, kelimenin tam anlamıyla bir sosyal medya fenomeni, bir ofis kahramanı... Kaan Sekban Saçmalar adlı tek kişilik gösterisini 20 Eylül’de İzmir Bornova Açıkhava’da, 27 Eylül’de Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde, 17 Ekim’de Maslak Uniq Açıkhava Sahnesi’nde sunmaya hazırlanan Sekban’ın Tebrikler Kovuldunuz adlı romanı da en çok okunanlar arasında yer alıyor. Kaan Sekban’la kitabının imza gününde buluştuk, ilginç hayat hikayesini, cesur kararlarını, insanları güldüren komedi anlayışını konuştuk...
10 YIL BANKACILIKLA UĞRAŞTIM
■ En başa gidersek... Hayat mücadelesine siyasal bilimler ve uluslararası ilişkiler okuyarak başladın... Hedefin belliydi...
Evet, siyasetçi ya da hariciyeci olmaktı hedefim. Lise yıllarımdan itibaren seçeceğim mesleği düşünüyordum. Hem havalı olsun hem entelektüel olsun hem de içinde matematik olmasın ve beni yormasın diye düşünerek evime de yakın olduğu için Yıldız Teknik Üniversitesi Siyasal Bilimler ve Uluslararası İlişkiler Bölümünü seçtim. Çok sevdim, bayıla bayıla okudum. Ama siyaseti sevsem de yapılması zor bir meslek.
Kaan Sekban, evinden yaptığı şovda ünlüleri de ağırlıyor. Onlardan biri Ayşe Tolga...■ Gönlünde yatan aslan neydi?
Ben aslında bir işadamı olmayı istedim. Bankacılık dünyasına geçiverdim. Dile kolay, 10 yıl bankacı olarak çalıştım.
■ Bankacılığı sevdin mi?
Bankacılığı değil, arkadaşlarımı seviyordum, üstelik Türkiye’yi geziyordum.
OYUNCULUK HEP İLGİMİ ÇEKTİ
■ Neden sıkılıp bıraktın?
Bankacılık çok monoton bir meslektir.
Sekban, programından birinde ise şarkıcı Gökhan Türkmen’le izleyici karşısına çıktı.■ Galiba yüreğindeki oyunculuk sevdası bir anda ön plana çıkıverdi...
Çocukluk yıllarımdan beri oyunculuk her zaman ilgimi çekti, gönlümü çeldi.
■ İlk rolün...
Ortaokul yıllarımda çocuk tiyatrosundaydım. Daha sonra Tiyatrum adlı bir çocuk topluluğunda yer aldım ve 3 yıl boyunca Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde Çocuk Atatürk oyununda rol aldım. 13 Eylül’de tek kişilik sahne gösterimle 23 yıl sonra yeniden Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nin sahnesine bu kez 34 yaşındaki Kaan olarak çıkacağım. O yıllarda tiyatro eleştirmenliği yapan Cenk Koray, Çocuk Atatürk oyunumu köşesinde yazmış, bana övgüler yağdırmıştı. Aslında tiyatro sevdası Atatürk aşkıyla girdi yüreğime. Daha sonraki yıllarda da yavaş yavaş yeniden çıktı ortaya.
ATATÜRK MÜZİKALİ YAPABİLİRİM
■ Keşke Atatürk’le ilgili bir şeyler yapabilsen...
Keşke. Belki Atatürk’ün hayatının bir bölümünü anlatan bir müzikal olabilir. Atatürk mizahı severdi, çok zeki espriler yapardı ve çok güzel gülerdi.
■ Zekice yapılan espriler çok önemli...
Evet, kaba saba yapılan mizah, işin kolayına kaçmaktır. Farklı bir mizah getirmeye çalışıyorum ben. Küfürsüz, bel altı esprileri olmayan ama hayatımızdaki pek çok kişiyi hicveden bir mizahı hedefliyorum. Bizlerin mizah diye izlediğimiz çoğu şeyin adı mizah değil, gülünçlüktür. Bir zamanlar mizah yönüyle çok zengin olan Türkiye artık mizah değil gülünçlükler ülkesi oldu.
Yazar İclal Aydın, Kaan Sekban’ın şovuna katıldığını takipçilerine böyle duyurdu.■ Hedefin ne?
Her kesimden insanın yüzünü güldürmek istiyorum. Çünkü benim sahne gösterilerime her kesimden insan geliyor. Geçende içki içilen bir mekanda yaptığım gösteriyi, genci, yaşlısı, akademisyeni, tesettürlüsü, muhafazakarı hep birlikte izledi. Biz sadece toplumsal gelişmelerin ve siyasetin gazına geliyoruz. Yoksa değerlerimiz ortak, mizahımız ortak.
Mizahım organik olduğu için insanlar beni sahipleniyorlar
■ Profesyonel oyunculukla ilgili çalışmalar yapmadın mı hiç?
Erler Film Şirketi’nin sahneye koyduğu eski İstanbul’u anlatan İstanbulname adlı bir müzikalde rol aldım. Nükhet Duru, Cezmi Baskın, Caner Cindoruk, Pelin Akil, Kayhan Yıldızoğlu’ndan oluşan dev bir kadronun arasına katılmak beni gururlandırdı. Ne yazık ki bu müzikalin ömrü kısa sürdü. Ardından dünyanın her yerinden oyuncu aranan Bir Yaz Gecesi Rüyası operasına başvurdum, kazandım ve İtalya’ya giderek iki ayda dört temsilde yer aldım.
■ Evden canlı yayın yapıyorsun...
Haftada üç gece ev tadında yaptığım ve internet ortamında yayınladığım talkshowlarım büyük ilgi görüyor. İclal Aydın’dan Yeşim Salkım’a, Gökhan Türkmen’den Ayşe Tolga’ya kadar çok önemli isimleri ağırladım. Onları evde ağırlıyoruz ve annem (Semiramis Hanım) yaptığı börekleri, pastaları ikram ediyor. Babam (Kurtuluş Sekban) da bize katılıyor. Evdeki bu şovu televizyona taşımak ve gerçek anlamda bir ‘late night show / gece programı’ yapmak istiyorum. Her kesimden izleyiciye hitap eden kaliteli bir mizah anlayışını yerleştirmek derdim.
■ Kaan Sekban Saçmalar...
Sergilediğim tek kişilik şovun adı bu. Neden saçmalar diye soruyorlar. Ben saçmalamanın gerekli olduğuna inanıyorum. Biz hep mantıklı olalım diye kendimizi hayatta ve toplumda sürekli sıkıyoruz. Arada bir saçma sapan konuşmak da iyidir. Birisi eleşirince de ‘Saçmalıyorum’ diyerek çıkıyorum işin içinden.
SKEÇLERİMİN UZUN VERSİYONUNU HAZIRLIYORUMKaan Sekban, Yüksel Şengül’ün sorularını yanıtladı. “Ofis sit-com yazıyorum. Skeçlerimin uzun versiyonunu hazırlıyorum” diye konuştu.
Sahnedeyken alkıştan çok kahkaha duymak isterim
■ Gelelim mizah yeteneğine...
Sahnede anlattıklarımın büyük bölümü kendi başıma gelenlerdir. Kendimle dalga geçmeyi seviyorum. Sahnedeyken alkıştan çok kahkaha duymak isterim.
■ Kaan Sekban Saçmalar tek kişilik gösterin devam ediyor...
Evet, 20 Eylül’de İzmir Bornova Açıkhava’da, 27 Eylül’de Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde, 17 Ekim’de Maslak Uniq Açıkhava Sahnesi’nde Kaan Sekban Saçmalar adlı gösterimi sunacağım. Bunun dışında Ankara, Adana, Bursa, Eskişehir ve Samsun’u kapsayan bir turneye çıkmayı planlıyorum.
■ Tebrikler Kovuldunuz adlı kitabın çok satanlar arasında...
Henüz 1.5 ay oldu çıkışı ama doğrusu sıfır reklamla Tebrikler Kovuldunuz kitabımın ilgi görmesi büyük mutluluk oldu benim için. Kitapta, beyaz yakalıların hayatı ayrıntılarıyla yer alıyor. Ben kurumları, kişileri değil, sistemi sorguluyorum. Kitabımla, videolarımla, showumla konuşuluyor olmaktan çok gururlu ve mutluyum. Kitabımın müzikal komedi filmi olmasını çok istiyorum. Kendimi kendim oynamak istiyorum, insanlara umut vermek istiyorum.
