AK Parti’nin İstanbul adayı konusunda bir sorun olduğunu ilk bilenler siz, değerli SÖZCÜ okurlarıydı. Herkes TBMM Başkanı Binali Yıldırım’ın 24 Kasım 2018 günü İstanbul adayı ilan edileceğini söyleyip yazarken, 22 Kasım 2018 günü yayınlanan “Yıldırım’a emrivaki mi yapıldı” başlıklı yazımda, bir sorun yaşandığına dikkat çekmiştim. Yıldırım’ın henüz Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la görüşmediğini, “evet” demediğini, buna karşın Numan Kurtulmuş ve Ömer Çelik’in İstanbul kesinleşmiş gibi açıklama yapmasından da rahatsız olduğunu o yazıdan okumuştunuz.

O yazı nedeniyle başta “nereden çıkarıyorsun, sorun falan yok” tepkileriyle karşılaştım. Ancak İstanbul 24 Kasım’da da 27 Kasım’da da açıklanmayınca, haklılığımı kanıtlamış oldu.

TOPBAŞ SENDROMU MU?

Bana anlatılanlara göre, Binali Yıldırım, adaylığının netleşme süreci kadar, aday olması halinde birlikte çalışacağı ekibi belirleme konusunda da hassasiyet gösteriyor. Bu çerçevede, biraz aceleci davranan İstanbul İl yönetimine de sitem edip, tepki göstermiş. İstanbul’un 39 ilçesinden başkan adayı yapılacak isimleri de o ilçelerde belediye meclislerine seçilip, oradan Büyükşehir Belediye Meclisi’ne gelecek isimleri de belirlemek istediğini ortaya koymuş.

İlçe Belediye Başkanları ve Büyükşehir Belediye Meclisi önemli, zira ortada bir Topbaş örneği var.

Hatırlar mısınız? İstifaya zorlanan Kadir Topbaş baskıya direniyorken, ilçe belediye başkanlarından beklediği desteği görememiş, çok önemli projeleri Belediye Meclisinden veto yemiş ve istifa etmek zorunda kalmıştı.

MHP’YE KONTENJAN VERİLECEK

Bu arada şu detayı da unutmamak lazım: MHP’nin İstanbul’da aday çıkarmayacak olması MHP’nin Büyükşehir Belediye Meclisi’nde üye bulundurmayacağı anlamına gelmiyor.

MHP’li meclis üyelerinin de AK Parti listelerinden aday gösterilmesi ve İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nde bir MHP grubu olması hedefleniyor. İki partinin il başkanlıkları, Ankara’da belirlenecek rakamlar doğrultusunda birlikte hareket edecek ve MHP’li isimler, kontenjan sıralarına yerleştirilecek.

ARJANTİN DÖNÜŞÜNE KALDI

TBMM dün çok hareketliydi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, TBMM Grup Toplantısı’nın ardından Binali Yıldırım’ı ziyaret etti. O görüşme sonrasında Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki ile Kuliste karşılaştık. Tebrikleri kabul ediyordu. “İstanbul adayınızla ilgili sorun çözüldü mü? Binali Bey aday olacak mı?” diye sordum. “Ufak tefek pürüzler vardı. Hallolmayacak şeyler değil” yorumunu yaptı. Aklıma doğal olarak “Peki ne zaman açıklanacak” sorusu geldi. Özhaseki, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Arjantin ziyareti sonrasına kalacağını söyledi.

Anladığım kadarıyla, Erdoğan dönene kadar da “pürüzler” giderilecekti.

Kuliste konuştuğum başka bir AK Partili de geri kalan 21 ilin 6’sında MHP ile ittifak yapılacağına dikkat çekerek, ortak aday yöntemine başvurulursa o illerle ilgili açıklamanın da ortak yapabileceğine dikkat çekti..

GERİ ADIMLAR SIKIŞMIŞLIĞIN SONUCU

İktidar partisinin tarihinde ilk defa yaşanan gelişmelere tanık oluyoruz. AK Partililerin aleyhte tutumu nedeniyle MHP’nin 23 Ekim’de kapattığı ittifak kapısı, yine AK Parti tarafından aralanmıştı. Daha önce “herkes kendi yoluna” denilirken, TBMM’de dün gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan MHP’ye jestler yapabileceklerini ifade etti.

Bir diğer gelişme de İstanbul adayının belirlenme süreciydi. İlk defa liderin görev verdiği bir isim kendi tavrını net bir şekilde ortaya koydu.

Gelen bilgiler, İstanbul’da Yıldırım’a bütün isteklerinin karşılanacağının vaat edildiği yönündeydi.

İki konuda atılan geri adımlar, AK Parti’nin 31 Mart 2019’da yapılacak yerel seçimler için öngördüğü riskler nedeniyle sıkıştığını gösteriyor.

Çok merak ediyorum, muhalefet partileri, iktidar kanadındaki bu sıkışmışlığın farkında mı ve bu sıkışmışlığı avantaja çevirebilecekler mi?