Önceki gün bir cennetteydik. Muğla’nın koylarını, Gökova Körfezi’nin kıyılarını gezdik.
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün’ün davetlisiydik.
Gördüğümüz muhteşem tabiat manzaralarını anlatmak çok zor.
Güzel bir ülkede yaşıyoruz. Yeşilin maviyle kucaklaştığı harika sahillerimiz var.
Peki, biz bunların kıymetini biliyor muyuz?
Doğa hızla tahrip ediliyor, ormanlar yok oluyor, sahiller yağmalanıyor, çevre kirliliği insanlığın geleceğini tehdit ediyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, doğal koruma alanlarını yerle bir ederek cennet Gökova’da betonlaşmanın önünü açtı.
Koruma derecelerinin düşürülmesine bağlı olarak ilk tahribat Okluk Koyu’nda yapıldı. Turgut Özal’ın uzun yıllar önce yaptırdığı mütevazı Cumhurbaşkanlığı Yazlık Konutu yıkılıp, yerine insan aklına ve vicdanına sığmayan boyutlarda 300 odalı devasa yazlık saray inşaatı başlatıldı.

* * *

Özal’ın eski başdanışmanı, çevre âşığı, gazeteci-yazar Can Pulak:
“50 bin dolayında ağaç kestiler. Binlerce kamyon beton döktüler.” diye anlatırken gözleri dolu dolu oldu, neredeyse ağlayacaktı.
Can Pulak şöyle devam etti:
“İnanıyorum ki Tayyip Bey kendisi için yapılan bu dev saray için kesilen koca koca ağaçları görse dayanamaz ve bu tahribatı durdururdu. Keşke vakti olsa da Okluk Koyu civarını şöyle bir gezse doğa cinayetini gözleriyle görürdü.”
Eşsiz güzellikteki Okluk Koyu beton duvarlarla çevrilmiş, orman yolu on binlerce ağaç kesilerek Cumhurbaşkanı için 4 şeritli protokol yolu açılmış durumda...
Yalnız bu mu? Hayır! 10 bin metrekare deniz alanı doldurularak yazlık saraya gelecek lüks yatlar için liman yapılıyor.

* * *

Okluk’ta başlayan yıkım henüz bir başlangıç...
Eğer bu yıkım durdurulmazsa, gelecek kuşaklara “Cennet Muğla” değil, betonlaşmış, çölleşmiş. Yaşama imkânı kalmamış bir Muğla, Gökova Körfezi, Bodrum, Marmaris, Fethiye, Datça kalacak!
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, bu doğa faciasını yargıya taşıdı. Hukuk mücadelesini sürdürüyor ve “Bu
yıkıma seyirci kalamayız.”
diyor.
Gördüğüm kadarıyla bu çevre katliamı bütün Türkiye’nin, bütün insanlığın ayıbı olacak ve gelecek kuşaklar doğayı tahrip eden bugünün iktidarını hayırla anmayacak!

“Çevre ödülleri”


Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün’ün basından sorumlu yöneticisi Taner Yiğit’in daveti üzerine gittiğimiz etkinlikte Muğla Büyükşehir Belediyesi, çevre koruma konusunda yazılarıyla hassasiyet gösteren meslektaşlarımıza ve bana “Zeytin Ağacı Çevre Ödülü” verdi.
Ödülün üzerinde “Yazılarınız ve haberlerinizle çevrenin korunmasına yapmış olduğunuz katılımlarınızdan dolayı teşekkür ederiz.” yazıyor.
Benimle birlikte “Çevre Ödülü”nü alan meslektaşlarım şunlar:
Can Pulak (Gözlem), Tuncay Mollaveisoğlu (Yeniçağ-Tele 1 TV), Fatih Ertürk (Halk TV), Yalçın Bayer (Hürriyet), Hayri Köklü (Yeniçağ), Fatih Portakal (Fox TV), İsmail Küçükkaya (Fox TV), Aykut Küçükkaya (Cumhuriyet), Hande Zeyrek (Sözcü), Barış Tekelioğlu (Oda TV), Mustafa Büyüksipahi (Sözcü Com.), Güven İslâmoğlu (CNN Türk), Gülçin Hacıevliyagil (Habertürk TV).

...Ve aktör Ediz Hun


Sanırım Ediz Hun’u tanımayan yoktur. Eski yılların ünlü aktörü, ANAP döneminin milletvekili ve bugünün önemli bir çevre savunucusu...
Muğla’daki çevre etkinliğinde güzel bir konuşma yaptı.
“Ben bugün 77 buçuk yaşındayım ve gördüğünüz gibi sapasağlam ayaktayım, işte böyle koşuyorum, zıplıyorum. Çünkü sağlıklı besleniyorum, doğa ile barışık yaşıyorum, ağaçları, çiçekleri, denizi, ormanı, hayvanları, kuşları seviyorum. Çevreyi korumamız şart. Otlar bile bizden şefkat bekliyor. Geleceğimiz çevremizdir. Ormanlar yakılıp yıkıldıkça kahroluyorum. Yaş kesen baş keser. Ağaçların kesilmesi benim gözyaşlarımı akıtıyor” dedi.
Bu arada dinleyicilerden biri şöyle seslendi:
Ediz Bey... Evet fiziğiniz gerçekten iyi... Sağlıklısınız. Fakat sizinle aynı yaşta olan Ertuğrul Akbay daha farklı şeyler de yapıyor. Yere yatıp şınav çekiyor, barfikste ayaklarından asılıp baş aşağı sallanıyor, halter kaldırıyor, ip atlıyor.”
Ediz Hun “Ertuğrul Akbay arkadaşımdır. 1963 yılında onunla ‘Artist yarışmasına’ beraber katılmıştık. Eski günlerde de atletikti. O da sağlıklı yaşama güzel bir örnektir” dedi.

GÜNÜN SÖZÜ


Ülkemizin geleceğinden korkuyoruz, çünkü korku bilinmeyenden gelir!

11-karitatur-15cm

sozcu-banner-1