CHP Milletvekili Enis Berberoğlu’nun cezaevine konuluşunun birinci yılı 14 Haziran’da dolacak. Kılıçdaroğlu’nun, dünya çapında yankı uyandıran Ankara’dan İstanbul’a “Adalet Yürüşü” başlatışının da 15 Haziran yıldönümü.
YÜCE YARGININ KARARI
CHP’lilere göre yargıda o günden bu yana olumlu yönde değişen bir şey yok. “Eğer, yargı işliyor olsa, CHP Milletvekili Enis Berberoğlu için ‘Dokunulmazlığı var’ denilip tahliye edilmesi lazım” deniliyor. Berberoğlu, 24 Haziran’da yine milletvekili seçilecek ve yine dokunulmazlık elde edecek. Bakalım yüce yargı nasıl karar verecek bekleyelim.
Darbe girişimine katıldıkları için 33 ere verilen ağırlaştırılmış hapis cezasını CHP lideri her fırsatta dile getiriyor. FETÖ’nün sözde “imamları”nın Ankara’da toplantı yaptığının istihbarat kuruluşu tarafından bilindiğini ve bunun raporlarda yer aldığını Kılıçdaroğlu öne sürüyor, “Toplantı yapılan adresi bile bildiklerine göre, içeride ne konuştuklarını bilmiyorlar mı? Eğer ‘bilmiyorduk’ diyorlarsa, biz de bunu yiyeceğiz öyle mi?” diyor.
GÜLEN, RAPORUNU KİM AÇIKLAYACAK?
Bu köşenin okurlarına, Fetullah Gülen hakkında uluslararası yakalama ve tevkif müzekkeresi niteliğinde olan “Kırmızı Bülten”in çıkarılmadığını, Gülen’le birlikte çatı davasının 73 sanığından 65’nin yurtdışında olduğunu, iadeleriyle ilgili ihmal ve yazışmalardaki eksikliklerinden söz etmiştim.
Gülen’in usulüne göre istenmediği iddiası üzerine, TBMM Grup Başkanvekili Özgür Özel, Adalet Bakanlığı’na başvurdu ve belgeleri incelemek istediklerini belirtti. Bakanlık, “olur” dedi. 2 milletvekili ve iki avukat, Gülen’le ilgili iade amaçlı belgeleri inceledi.
Adalet Bakanlığı’na giden heyet, raporunu hazırladı. Raporun bir örneği CHP Genel Başkanı’na, bir örneği de cumhurbaşkanı adayı İnce’ye verildi. Kılıçdaroğlu’nun elinde Gülen raporu olmasına rağmen, “Muharrem Bey’in konusu” deyip raporun içeriğiyle ilgili tek kelime açıklamada bulunmadı. İnce dün gece NTV’de bu konuda açıklamalarda bulundu. Giden heyetin, raporla ve bakanlıkta yapılan incelemeyle ilgili açıklama yapmayıp, bunu Kılıçdaroğlu ve İnce’ye bırakmaları da önemli bir ayrıntıydı.
YAZILANLAR HAYALİ Mİ?
Muharrem İnce’nin, Kılıçdaroğlu’na karşı CHP Genel Başkanlığı’na aday olarak çıkmasını, aralarının açık olduğu biçiminde yorumlayan meslektaşlar da oluyor. Bu durumu doğrudan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na sordum. İşte söyledikleri:
“Benimle, Muharrem İnce’nin arasında ne sorun olacak? Aramızın açık olduğuna, sorunlarımız bulunduğuna ilişkin haber ve yorumların tamamı hayal üzerine kurulu. Bunların gerçeklerle ilgisi yok. Kurultaylarda aday olmasını, aramızın açık olduğu biçiminde yorumlayanlar da çıkıyor. Aday olduğu süreçte de kurultaydan sonra da Muharrem Bey’le biz her zaman konuşuyor, değerlendirmeler yapıyorduk.”
İNCE, DOĞRU ADAY MI?
CHP’de kimin cumhurbaşkanlığına aday gösterileceği uzun süre tartışılmıştı. Bunun için milletvekilleri, parti yöneticileri, belediye başkanlarına da “Cumhurbaşkanı adayı olarak kimi görmek istiyorsunuz?” sorusu yöneltildi. Gerisini, Kılıçdaroğlu’dan dinliyorum:
“İsimleri kamuoyuna yansıyan bazı aday adaylarımız vardı. Kamuoyu yoklamalarımızda Muharrem Bey birinci çıkınca, doğal olarak kendisini aday gösterdik. Muharrem Bey de zaten cumhurbaşkanlığı adaylığını çok arzu ediyordu. Halkın da kendisine büyük teveccühü var. Parti olarak doğru aday belirledik. Gerçekten başarılı bir kampanya yürütüyor. İkinci tura kalan isim olacak.”
Kılıçdaroğlu, “Millet İttifakı”nda sorunlar çıkmadığını, çıkanların da genel başkanlara bile intikal etmeden çözümlendiğini söylüyor. AKP-MHP ittifakının ise “Geleceğinin olmadığını” belirtiyor. Seçim haftasında Kılıçdaroğlu ile İnce 4 ilde miting alanına birlikte gideceklerdi. Ancak, bundan kampanyayı yönetenlerin de görüşmleri doğrultusunda vazgeçildi. Önceki gün Manisa’da konuştuğum Özgür Özel de Balıkesir’de konuştuğum Ahmet Akın da önceki seçime göre CHP’nin çıkaracağı milletvekili sayısının da artacağını anlattı. Onlar, “İlk sıradayız. Seçilmemiz garanti” demeden çalışıyorlar. İkisinin de konuşmaktan sesleri kısılmıştı.
Cumhurbaşkanı, milletvekili seçiliyor ama analarından emdikleri süt burunlarından geliyor. Hele bir de seçimi kazanamazlarsa vay ki vay...
