Yunanistan tarafından adalarımızın birer birer işgal edildiğini, askeri üsler, kiliseler kurulduğunu, adaların silahlandırıldığını hep Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri emekli Kurmay Albay Ümit Yalım’dan öğrendik. Kısıtlı olanaklarına rağmen, adalarla ilgili gündeme getirdiği her konuyu belgelere dayandırdı ve yaptığı açıklamalarının hiçbirisine “Hayır öyle değil” diyen olmadı.
Ümit Yalım, dün telefonda, “Yunanistan, Doğu Akdeniz’deki 42 bin kilometrekarelik Türk kıta sahanlığını parselleyip satışa çıkardı” diyordu. Böyle bir olayın yankısı kuşkusuz büyük olur ama bunlar konuşulmuyor bile. Bu durumda Lozan’daki kazanımlarımızı parsel parsel kaybediyoruz” diyordu.

RESMİ GAZETE’DE YAYIMLANDI

Konuşulmadığı için kamuoyu duymuyor. 18 Türk adası ve 1 Türk kayalığının da elden çıktığını yıllar sonra öğrendik. Doğu Akdeniz’deki Türk Kıta Sahanlığı’nın da Yunanistan’a teslim edildiğini Ümit Yalım, belgelere dayanarak şöyle açıklıyor:

“Yunanistan, İyon Denizi’nde ve Girit Adası’nın güneyinde bulunan sahayı 4001 /2011 sayılı kanun ile sismik araştırma sahası olarak ilan etti. Anılan kanun 22 Ağustos 2011 gün ve 179/2011 sayılı Yunan Resmi Gazetesi’nde yayımlandı, 08 Mayıs 2012’de Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’ne teslim edildi. Yunanistan’ın yaptığı faaliyetler BM Deniz Hukuku Bülteni’nde yayımlandı.

Hükümet, Yunanistan’ın 2011 yılında Girit Adası’nın güneyinde bulunan sahayı sismik araştırma sahası ilan etmesine karşı herhangi bir itirazda bulunmadı. Yunanistan bu durumdan cesaret aldı, Girit Adası’nın güneyinde bulunan Türk Kıta Sahanlığı’nı 2014 yılında parselleyip satışa çıkardı. Konu ile ilgili duyurular, resmi dokümanlar ve ihale şartları Yunan Çevre ve Enerji Bakanlığı’nın Resmi İnternet Sitesinde yayımlandı.”

SATIŞ HARİTASI

İyon Denizi’nde ve Girit Adası güneyinde bulunan sahalarda, uluslararası hidrokarbon araştırma/işletme ihaleleri açan Yunanistan, ihale ile ilgili bakanlık kararnamesini de 8 Ağustos 2014 tarih ve 2186/2014 sayılı Yunan Resmi Gazetesi’nde yayımladı. Orada yer alan haritada, İyon Denizi’nde ve Girit Adası güneyinde bulunan hidrokarbon sahalarındaki parsellerin numaraları ve konumları gösterildi.  Yunan Deniz Kuvvetleri Hidrografi Dairesi’nin çizdiği haritada 18 Türk adası da tabiî ki, Yunanistan Devlet sınırları içinde gösterilmiş.

Türkiye ve Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’deki kıta sahanlıkları 30 Mayıs 1913 Londra Antlaşması‘na göre 24 Temmuz 1923 Lozan Antlaşması, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne göre belirlenmişti. Buna göre Yunanistan’a Girit Adası’nın sadece dörtte biri verilmiş, Girit Adası’nın etrafındaki 14 ada ile adacık ve kayalıklar Türk egemenliğinde kalmıştı. Ümit Yalım, anılan Antlaşmalar ve BM Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne göre Doğu Akdeniz’de, Türk Kıta Sahanlığı’nın enlem ve boylamlarını da veriyor, Yunanistan’ın satışa çıkardığı  parsellerin Türk Kıta Sahanlığı içinde olan 42 bin km2’lik bir alanı kapsadığını belirtiyor.

Avrupa Birliği de,  (AB) Yunanistan’ın İyon Denizi’nde ve Girit Adası güneyinde bulunan sahalarda açtığı uluslararası hidrokarbon araştırma/işletme ihalelerini tüm AB üyesi ülkelere duyurdu. AB’nin yaptığı duyuru Avrupa Birliği Resmi Gazetesi’nde yayımlandı, Girit Adası güneyi Türk Kıta Sahanlığı’nda bulunan parseller, Yunan Kıta Sahanlığı parselleri gibi coğrafi koordinatlarıyla birlikte yayımlandı.

ANDIMIZ’A İTİRAZ EDENLER

Gelişmeleri yakından izleyen Ümit Yalım, Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerin kendi deniz yetki alanları hakkında yaptıkları duyuruları Resmi Gazeteler, BM Deniz Hukuku bültenleri ve Avrupa Birliği Resmi Gazetesi’nde yayımladıklarını anımsatıyor ve şunları söylüyor:

“Anılan duyuruların diğer ülke ya da ülkelerin deniz yetki alanlarını ihlal etmesi halinde BM Genel Sekreterliği’ne nota ile başvurularak itiraz ediliyor. Ülke ya da ülkelerin yaptıkları itirazlar BM Deniz Hukuku bültenlerinde yayımlanıyor. Anılan bültenler incelendiğinde, Yunan Hükümeti’nin Doğu Akdeniz’de Türk Kıta Sahanlığı’nı parselleyerek satmasına, hükümetin itiraz etmediği görülüyor.”

Danıştay’ın, “Andımız yeniden okunsun” kararına jet hızıyla itiraz edilirken, Yunanistan’ın, bu girişimlerine sessiz kaldık. Yalım, “18 Türk adası ve 1 Türk kayalığı ile 42 bin km2’ lik Türk Kıta Sahanlığı’nın, AKP döneminde  Yunanistan’a alenen teslim edildiği belgelenmiş ve tescillenmiş oldu” diyor.

Adalar gibi bu konuya da sağlıklı bir cevap verileceğini sanmıyorum. Çünkü, unutturmak izlenen politikanın bir parçası.